harzem
Erkek olan ben. Eblek suratın sebebi selfie kamerasının geniş açısı. Normalde brad pitt bir, ben iki.mobil için: http://i.hizliresim.com/W0VL3m.jpg
Erkek olan ben. Eblek suratın sebebi selfie kamerasının geniş açısı. Normalde brad pitt bir, ben iki.
mobil için: i.hizliresim.com
mobil için: i.hizliresim.com
0
isott+1 :))
Çok güzelsiniz, yalnız top sakalın modası 10 yıl önce geçti.
Çok güzelsiniz, yalnız top sakalın modası 10 yıl önce geçti.
0
long live rock n roll
Eskinin rockçusu artık popçu.Edit: Fotoları sildim, yorumlar kalsın.
Eskinin rockçusu artık popçu.
Edit: Fotoları sildim, yorumlar kalsın.
Edit: Fotoları sildim, yorumlar kalsın.
0
@basond: Genç durmak için elimden geleni yapıyorum halbuki :((
@elorelia: Kuzeyli değil, güneyliyim. Antalya'nın daha da güneyi.
@filteria: Mühendis. Önemli bir iş görüşmesinden önce çekmiştim.
@klar: Kesinlikle ilk ifşa. Fotoğraf Berlin civarı bir kasabadan, belki başka fotoğraflardan tanıdık gelmiştir.
@elorelia: Kuzeyli değil, güneyliyim. Antalya'nın daha da güneyi.
@filteria: Mühendis. Önemli bir iş görüşmesinden önce çekmiştim.
@klar: Kesinlikle ilk ifşa. Fotoğraf Berlin civarı bir kasabadan, belki başka fotoğraflardan tanıdık gelmiştir.
0
kısa saçlı olanı çok daha iyi.
bir an yalova'da yürüyen köşk'e giden yol sandım ilk fotoğraftaki ağaçlı yolu.
bir an yalova'da yürüyen köşk'e giden yol sandım ilk fotoğraftaki ağaçlı yolu.
0
kıprıslısın di mi sen ? ben seni esmer gibi düşünmüştüm
bence kısa saç daha iyi, bu arada ilk yorumu ben yazmıştım ama gönderirken duyuru birden kayboldu
bence kısa saç daha iyi, bu arada ilk yorumu ben yazmıştım ama gönderirken duyuru birden kayboldu
0
@limoncello: Evet Kıbrıs. Duyuruyu ilk gönderdiğimde fotolardan biri yan çıkmıştı, silip tekrar açtım.
0
iwasbornonamountainside
Geçen gün uzun zamandır görmediğim bir arkadaşıma rastladım. Konu konuyu açtı, evliliğe geldi. Bir süredir beraber yaşadığı bir kadın varmış ve evlenmeyi düşünüyorlarmış. Hayırlı olsun dememle birlikte içindekileri bir bir döktü bana. Meğerse bu kadın hiç tipi değilmiş, düşük seviyedeymiş, çok saf v
Geçen gün uzun zamandır görmediğim bir arkadaşıma rastladım. Konu konuyu açtı, evliliğe geldi. Bir süredir beraber yaşadığı bir kadın varmış ve evlenmeyi düşünüyorlarmış. Hayırlı olsun dememle birlikte içindekileri bir bir döktü bana. Meğerse bu kadın hiç tipi değilmiş, düşük seviyedeymiş, çok saf ve salakmış.. fiziksel olarak ta göğüsleri küçük, bacakları kalın, kıl-tüy, vs..Anlattı da anlattı... Kafa olarak uyuşuyor musunuz dediğimde, ya iyi vakit geçiriyoruz beni eğlendiyor falan dedi. Peki neden evleniyorsunuz, beraber yaşamaya devam edin dediğimde de kendince sebeplerini sıraladı. Aile baskısı, çevre baskısı, kurulu düzeninin olmasını istemesi, kadını istediği gibi idare edebilmesi, vs.
İlişkisi hakkında anlattığı detaylar da beni oldukça şaşırttı. Meğer bu kadınla beraber olduğu sırada birkaç kızla daha beraber olmuş, üstelik evleneceği kadın da bunu biliyormuş ama salağa yatmış. Arkadaşım çoğu zaman, kadınla seviştikten kısa bir süre sonra dahi porno izliyormuş veya başka kadınların resimlerine bakıp onlarla tatmin oluyormuş. Kadın bütün bunları bilgisayardan, telefondan öürendiği halde çoğu zaman sesini çıkarmıyormuş. Bunları konuştuğumuzda da inkar ediyorum veya bir daha yapmayacağım diyorum, kadın da hemen inanıyor dedi. Bunu elimde bu kadar kolay idare edebileceğim için ve bana muhtaç olduğu için de evlenmek istiyorum, olmazsa da tekmeyi basarım boşanırız deyince bana çok saçma geldi.
Bir kadın düşünün evleneceği erkek her haltı yiyor, hiçbir şekilde güven vermiyor, devamlı yalan söylüyor, maddi durumu desen de öyle çok zengin falan değil, özellikle vücudu çirkin olduğu için devamlı eksikleniyor ve kendini yetersiz hissediyor, vs.. ama tutunacağım bir dal olsun diye evleniyim diyor ! Ne kadar onursuzca, haysiyetsizce, gurursuzca, aşağılık bir düşünce yapısı böyle !!
Sorulara gelirsek ;
1. Bir kadın çalışıp iyi kötü kendi kendine yetebileceği halde nasıl böyle bir erkekle evlenmek ister, aşk bu kadar gözleri kör edebilir mi ?
2. Evleneceğiniz kişinin sözleriyle eylemleri bu kadar çelişiyorsa ilerde değişebilir umuduyla evlenmeyi düşünür müsünüz ?
3. Evleneceğiniz kişinin maddi durumu, sosyal statüsü ve toplum içindeki konumu evlilik kararınızda ne derecede etkili olur ?
İlişkisi hakkında anlattığı detaylar da beni oldukça şaşırttı. Meğer bu kadınla beraber olduğu sırada birkaç kızla daha beraber olmuş, üstelik evleneceği kadın da bunu biliyormuş ama salağa yatmış. Arkadaşım çoğu zaman, kadınla seviştikten kısa bir süre sonra dahi porno izliyormuş veya başka kadınların resimlerine bakıp onlarla tatmin oluyormuş. Kadın bütün bunları bilgisayardan, telefondan öürendiği halde çoğu zaman sesini çıkarmıyormuş. Bunları konuştuğumuzda da inkar ediyorum veya bir daha yapmayacağım diyorum, kadın da hemen inanıyor dedi. Bunu elimde bu kadar kolay idare edebileceğim için ve bana muhtaç olduğu için de evlenmek istiyorum, olmazsa da tekmeyi basarım boşanırız deyince bana çok saçma geldi.
Bir kadın düşünün evleneceği erkek her haltı yiyor, hiçbir şekilde güven vermiyor, devamlı yalan söylüyor, maddi durumu desen de öyle çok zengin falan değil, özellikle vücudu çirkin olduğu için devamlı eksikleniyor ve kendini yetersiz hissediyor, vs.. ama tutunacağım bir dal olsun diye evleniyim diyor ! Ne kadar onursuzca, haysiyetsizce, gurursuzca, aşağılık bir düşünce yapısı böyle !!
Sorulara gelirsek ;
1. Bir kadın çalışıp iyi kötü kendi kendine yetebileceği halde nasıl böyle bir erkekle evlenmek ister, aşk bu kadar gözleri kör edebilir mi ?
2. Evleneceğiniz kişinin sözleriyle eylemleri bu kadar çelişiyorsa ilerde değişebilir umuduyla evlenmeyi düşünür müsünüz ?
3. Evleneceğiniz kişinin maddi durumu, sosyal statüsü ve toplum içindeki konumu evlilik kararınızda ne derecede etkili olur ?
0
Bir erkek nasıl böyle bir kadınla evlenmeyi düşünür?
"Bunu elimde bu kadar kolay idare edebileceğim için ve bana muhtaç olduğu için de evlenmek istiyorum, olmazsa da tekmeyi basarım boşanırız"
Bu ne lan. Mantığına sıçayım ya.
Neyse olaydan bağımsız sorulara yanıt vereceğim:
1- Aşkın gözü kör etmesinden ziyade, aile ya da çevre baskısı da etken olabilir buna.
Aman "evde kaldı" demesinler diye düşünüp isteyebilir.
2- Hayır.
3- Maddi olarak da diğer açılardan da birbirimize yakın olmamızı, arada çok fark olmamasını isterim.
"Bunu elimde bu kadar kolay idare edebileceğim için ve bana muhtaç olduğu için de evlenmek istiyorum, olmazsa da tekmeyi basarım boşanırız"
Bu ne lan. Mantığına sıçayım ya.
Neyse olaydan bağımsız sorulara yanıt vereceğim:
1- Aşkın gözü kör etmesinden ziyade, aile ya da çevre baskısı da etken olabilir buna.
Aman "evde kaldı" demesinler diye düşünüp isteyebilir.
2- Hayır.
3- Maddi olarak da diğer açılardan da birbirimize yakın olmamızı, arada çok fark olmamasını isterim.
0
Kalitesizlik akıyor.
1- Kadının çok aşık olduğunu sanmam o da idare ediyordur.
2- Düşünmeyi düşünmem
3- %50 etkili olur.
1- Kadının çok aşık olduğunu sanmam o da idare ediyordur.
2- Düşünmeyi düşünmem
3- %50 etkili olur.
0
insanlar çok tuhaf varlıklar.
hastaların çoğu, aslında bilinçaltında iyileşmek istemez.
kendilerini bile bile olmayacak ilişkilerin içine atarlar.
sadece "ben bu ilişkiyi bir yere bağladım, bir sonuca ulaştırdım" diyebilmek için kötü giden bir ilişkiyi evliliğe dönüştürebilirler.
bu şekilde ilişkilerin içinde olanların çoğu da kendi egolarıyla ilişki içindedir.
linç edilebilirim, ama özellikle erkekler kontrol edebilecekleri kadınları istiyorlar.
bunun özgüvenle, egoyla ya da kuracağı ailenin sağlamlığını düşünmekle ilgisi olabilir.
sağlamlıktan kastım, mutlu ve güçlü temellere dayanan bir sağlamlık değil.
"yarın öbür gün bir bok yediğimde yakalarsa, yuvam dağılmaz" tarzı, kendini garantiye ve güvenceye almaya yönelik bir sağlamlık.
o yüzden kadının kılının, tüyünün önemi olmuyor.
kadın erkek ilişkisi er meydanıdır.
tamamen performansa dayalı, tarafların kendilerini dişil ve eril yanlarıyla birlikte açık ettiği bir ortam.
bu, erkeklerin kültürel ve sosyal avantajlarını kullanarak belden aşağı oynama yöntemi aslında.
ama bunu bilinçli olarak yapan da var, farkında olmadan yapan da.
ilişkilerin temelinde, herkesin sandığının aksine ego ve bencillik var.
senin amacına uyduğu sürece, karşındakinin adı, sanı, kimliği önemsizdir.
önemli olan, senin amacına ve aradığına uymasıdır.
çünkü temelde sevgi olduğunda, risk alınır.
herkes riskten ve belirsizlikten kaçar.
yargılamamak lazım, çünkü bu insanın temel dürtüsü.
o yüzden kolaya kaçılmak isteniyor.
ama aslında daha zor olanı yapıp, hayatlarını mahvediyorlar.
evlilik, ilişkiler, hayat böyle yaşanmaması gereken bir şey.
bir ilişki, insanı mutlu etmeli, onu maddi/manevi/kültürel/sosyal/ailevi/ruhsal/zihinsel/fiziksel/duygusal anlamda beslemeli.
ilişkiler beslendikçe büyür.
anlattığın şeyle ilişkilendirmek gerekirse; evlilik söz konusu olduğunda, (günümüz için konuşuyorum) ortada çoğu zaman sevgi olmadığından, kadın da, adam da kendi kendini tatmin ediyor aslında.
odak noktası evlenmiş olmak, ilişkiyi sonuca bağlamış olmak, başarmış (?!) olmak.
1. aşk gözleri kör eder, ama durumun böyle olduğunu sanmıyorum. önemli olan evlenmiş olmak.
2. asla. ama çoğunluk değiştirebileceğini, çekip çevirebileceğini düşünür ya da öyle düşünmek ister.
3. ailelerde kültür farkı varsa yüzde 90 etkiler. onun dışındakiler tartışmaya açık.
hastaların çoğu, aslında bilinçaltında iyileşmek istemez.
kendilerini bile bile olmayacak ilişkilerin içine atarlar.
sadece "ben bu ilişkiyi bir yere bağladım, bir sonuca ulaştırdım" diyebilmek için kötü giden bir ilişkiyi evliliğe dönüştürebilirler.
bu şekilde ilişkilerin içinde olanların çoğu da kendi egolarıyla ilişki içindedir.
linç edilebilirim, ama özellikle erkekler kontrol edebilecekleri kadınları istiyorlar.
bunun özgüvenle, egoyla ya da kuracağı ailenin sağlamlığını düşünmekle ilgisi olabilir.
sağlamlıktan kastım, mutlu ve güçlü temellere dayanan bir sağlamlık değil.
"yarın öbür gün bir bok yediğimde yakalarsa, yuvam dağılmaz" tarzı, kendini garantiye ve güvenceye almaya yönelik bir sağlamlık.
o yüzden kadının kılının, tüyünün önemi olmuyor.
kadın erkek ilişkisi er meydanıdır.
tamamen performansa dayalı, tarafların kendilerini dişil ve eril yanlarıyla birlikte açık ettiği bir ortam.
bu, erkeklerin kültürel ve sosyal avantajlarını kullanarak belden aşağı oynama yöntemi aslında.
ama bunu bilinçli olarak yapan da var, farkında olmadan yapan da.
ilişkilerin temelinde, herkesin sandığının aksine ego ve bencillik var.
senin amacına uyduğu sürece, karşındakinin adı, sanı, kimliği önemsizdir.
önemli olan, senin amacına ve aradığına uymasıdır.
çünkü temelde sevgi olduğunda, risk alınır.
herkes riskten ve belirsizlikten kaçar.
yargılamamak lazım, çünkü bu insanın temel dürtüsü.
o yüzden kolaya kaçılmak isteniyor.
ama aslında daha zor olanı yapıp, hayatlarını mahvediyorlar.
evlilik, ilişkiler, hayat böyle yaşanmaması gereken bir şey.
bir ilişki, insanı mutlu etmeli, onu maddi/manevi/kültürel/sosyal/ailevi/ruhsal/zihinsel/fiziksel/duygusal anlamda beslemeli.
ilişkiler beslendikçe büyür.
anlattığın şeyle ilişkilendirmek gerekirse; evlilik söz konusu olduğunda, (günümüz için konuşuyorum) ortada çoğu zaman sevgi olmadığından, kadın da, adam da kendi kendini tatmin ediyor aslında.
odak noktası evlenmiş olmak, ilişkiyi sonuca bağlamış olmak, başarmış (?!) olmak.
1. aşk gözleri kör eder, ama durumun böyle olduğunu sanmıyorum. önemli olan evlenmiş olmak.
2. asla. ama çoğunluk değiştirebileceğini, çekip çevirebileceğini düşünür ya da öyle düşünmek ister.
3. ailelerde kültür farkı varsa yüzde 90 etkiler. onun dışındakiler tartışmaya açık.
0
1. Kız erkeğe göre düşük seviyeymiş işte. Ya köpek gibi aşık oldu, ya da daha iyisini bulamayacağını düşünüyor. Bunun gibi çok örnek var. Esas soru; Bir erken nasıl böyle bir kadınla (hiç ciddiye almadığı) evlenmeyi düşünür? Beraber güzel vakit geçirdiklerini kabul etmek zor, erkek açısından...
2. Muhtemelen hayır.
3. Etkili. Zaten başta o insandan etkilenmeme bile etkili. Benden çok daha düşük maddi durum, sosyal statü veya toplum içindeki konuma sahip birini pek ciddiye alacağımı düşünmüyorum, işler zorlaşır. Benden çok yüksekse de kendimi ezik hissetmemek için tercih etmem.
2. Muhtemelen hayır.
3. Etkili. Zaten başta o insandan etkilenmeme bile etkili. Benden çok daha düşük maddi durum, sosyal statü veya toplum içindeki konuma sahip birini pek ciddiye alacağımı düşünmüyorum, işler zorlaşır. Benden çok yüksekse de kendimi ezik hissetmemek için tercih etmem.
0
olaya genel bakış açım;
(bkz: hatunların efendi adam yerine piç tercihi)
2- hayır.
3- eğer bu olaydaki erkek maddi durum olarak iyiyse kadından iyiyse, bu 3. soruya hayır diyenler de kısmen de öyleler işte. para, para para.
maddi duruma göre evlenilmez, kafaya bakılır kafa yapısına. kafa yapın uyuşmuyorsa karşındakinin istediği kadar maddi durumu, sosyal statüsü olsun cicim ayları geçer, seks biter kendinizi avukatın muhasebecisinin karşısında avukat ücreti bulurken görürsünüz.
(bkz: hatunların efendi adam yerine piç tercihi)
2- hayır.
3- eğer bu olaydaki erkek maddi durum olarak iyiyse kadından iyiyse, bu 3. soruya hayır diyenler de kısmen de öyleler işte. para, para para.
maddi duruma göre evlenilmez, kafaya bakılır kafa yapısına. kafa yapın uyuşmuyorsa karşındakinin istediği kadar maddi durumu, sosyal statüsü olsun cicim ayları geçer, seks biter kendinizi avukatın muhasebecisinin karşısında avukat ücreti bulurken görürsünüz.
0
bazı insanlar oldukları gibi gözükmez. birlikte olmak istedikleri insan nasıl bir insan istiyorsa onun gibi davranırlar. belli bir süre sonra yavaş yavaş gerçek yüzlerini göstermeye başlarlar. ama başta ustalıkla bir başkası gibi davrandığı için kişi ikileme düşer bu kişi başta davrandığı gibi mi biri yoksa bu kişi şimdi davrandığı gibi mi? eğer kendisi hiçbir zaman ustalıkla bir başkası gibi davranmadıysa ki büyük olasılıkla davranmamıştır, olayı anlamlandıramaz.
birlikte olduğu kişi eskisi gibi davranmamaya başlayınca ve artık sözleri hareketleriyle çeliştiği zaman kişinin aklında iki ayrı gerçeklik oluşur. ama bir şey hem siyah hem de beyaz olamaz, bu ikilem cognitive dissonance oluşmasına yol açar: en.wikipedia.org
artık kişinin iki seçeneği vardır: ya onun taklit ettiği gibi bir insan olduğunu seçmek ya da onun şimdiki halinin gerçek olduğunu seçmek. bu seçim yapıldıktan sonra kişi birlikte olduğu kişinin bütün hareketleri için kafasından nedenler, mazeretler yaratır ve yaptığı bütün her şeyin olmasını istediği kişinin yapacağı hareketler olduğunu düşündüren inandırıcı bir gerçeklik yaratır.
arkadaşının birlikte olduğu kadın arkadaşını senin onu gördüğün gibi göremiyor. belki duyuruyu açıp okumuştur ve ne garip insanlar var diye düşünmüştür. o yüzden o adamla evlenmek istiyor. kendisi için maddi durum, sosyal statü önemli değil, bahsettiğin gibi biriyse adam.
birlikte olduğu kişi eskisi gibi davranmamaya başlayınca ve artık sözleri hareketleriyle çeliştiği zaman kişinin aklında iki ayrı gerçeklik oluşur. ama bir şey hem siyah hem de beyaz olamaz, bu ikilem cognitive dissonance oluşmasına yol açar: en.wikipedia.org
artık kişinin iki seçeneği vardır: ya onun taklit ettiği gibi bir insan olduğunu seçmek ya da onun şimdiki halinin gerçek olduğunu seçmek. bu seçim yapıldıktan sonra kişi birlikte olduğu kişinin bütün hareketleri için kafasından nedenler, mazeretler yaratır ve yaptığı bütün her şeyin olmasını istediği kişinin yapacağı hareketler olduğunu düşündüren inandırıcı bir gerçeklik yaratır.
arkadaşının birlikte olduğu kadın arkadaşını senin onu gördüğün gibi göremiyor. belki duyuruyu açıp okumuştur ve ne garip insanlar var diye düşünmüştür. o yüzden o adamla evlenmek istiyor. kendisi için maddi durum, sosyal statü önemli değil, bahsettiğin gibi biriyse adam.
0
Geçen gün bir kadının ropörtajına denk geldim. Kadın ekonomik özgürlüğü olan, dışarıda görsek dayak yediğini anlayamayacağımız, Nişantaşı bacısı ayarında bir kadın. Kocasından yıllarca dayak yemiş, en sonunda boşanmış ama o zamana kadar yediği dayaklar da buradan köye yol olmuş. Kadın 'Ayrıldıktan sonra ayıldım, ne yaptığımı anladım' diyordu. 'Ben kendimi aciz bir kadın olarak görmedim ki hiç! Ben kendimi hep güçlü ve savaşçı bir kadın olarak gördüm. Kocamın kötü zamanlarında benim yardımıma ihtiyacı vardı, içindeki canavarı iyileştirmek için bana ihtiyacı vardı. Sevdiği halde içindeki canavara karşı koyamıyordu. İkimiz canla başla o canavarla uğraşıyorduk. Üstelik diğer kadınlardan üstün görüyordum kendimi, çünkü diğer kadınların eşleri ile birlikte savaştıkları şeyler yoktu. Ben eşimle birlikte madalyonun diğer yüzü ile savaşıyordum. Kendimi çok güçlü hissediyordum.' diyordu.
Sonra düşündüm, ben hiç dayak yememiştim ama 'güçlüyüm ben, dayanacağız' dediğim bir ilişkim olmuştu. Birçoğumuzun içine aşık aşık girdiği ve aşığız diye bir ton saçma şey yaşadığımız ve ancak ayrılınca kafamıza dank eden, 'Ben salak mıymışım ki' dediğimiz şeyler olmuştur. Sadece kadınlar değil, birkaç istisna hariç hepimiz öyle saçmasapan şeyler yaşamamışızdır.
İnsan ilişki içinde birden böyle şeylerle karşılaşmıyor. Yaşadığımız her şeyin bir işareti oluyor ve yavaş yavaş geliyor. O işaretler de öyle alenen 'Ben seni döveceğim' diye olmuyor. Örneğin, bu kadına kocası ilk tanıştıkları zaman 'Sinirli bir insanım ama kötü biri değilim, kin tutmam. Bazen parlarım, hıncımı eşyalardan alırım, bazı şeyleri kırdığım olur ama hemen sönerim' demiş. Kadın tabii bunu söyleyince dayağı hayal edememiş bile. Nereden aklına gelsin. Hepimizin çevresinde aniden parlayıp sönen; kötü kalpli olmayan, kin tutmayan ama saman alevi siniri olan insanlar vardır. Onlardan biri gibi düşünmüş. İlk zamanlar öyleymiş de, hep alttan almış. Alttan alınması da o kadar kötü durumlar değilmiş. İlk dayak yıllar sonra gelmiş. Bir süre sonra bu durum ona normal gelmeye başlamış ve aslında dışarıdan farklı olduğunu görmesine rağmen bunu çekmeyi üstünlük saymış.
Hatta şurada Zihni Göktay'ın eşiyle yapılmış bir ropörtaj var.
www.sabah.com.tr
Zihni Göktay kadın için "Sevinç benim hayatımın ABS frenidir. Zararlı olaylara karşı beni frenledi. Sevinç, hayatımın freni. Olmasaydı, ben belki ölmüş olurdum" diyor. Kadına 'Evlilik nedir' diye soruluyor, kadın 'Mücadele etmek! Bunun zorluklarını yaşadım. Ama kocadan kocaya, ondan ona gezmektense savaş verdim. Ben mücadeleci bir kadınım' diyor. İnsan ilişki içinde buna alışıyor, bunu normalleştiriyor; kaçmayıp savaşmayı bir gurur ve güç meselesi haline getirebiliyor. Adam içip karısına kötü davranmış, arada aldatmış. Kadın 'Hiç aşık olmadım, zaman içinde sevdim' diyor, ona rağmen vazgeçmiyor mücadeleden. Bu toplum baskısı ile de açıklanabilir, ki 'Kocadan kocaya koşmadım' diyerek bunu da doğruluyor zaten ama kadının bununla gurur duyması tek başına toplum baskısı ile açıklanabilecek bir şey değil. Öyle olsa kendi başarısından bu kadar gururla söz etmez, suçu komple topluma atan cümleler kurardı.
Dolayısıyla
1. Aşktan öte, kadın ilişkisi için o kadar çalışmış ki, bırakıp gitse emekleri boşa gidecek ve bunu kendine yediremiyor olabilir. Adamla başa çıkmak gurur kaynağı haline gelmiş de olabilir. İçine de atıyor olabilir, belki bir noktada içinde düdüklü tencere yaptığı duygular patlar ve rahatlar. Her insanın da gücü bir noktaya kadar. O zaman boşanabilirler.
2. Öyle bir durumda olmayı istemem. Şimdi buradan ve her şey tıkırında iken 'Hayatta olmaz. Bir kere benim kendime saygım var şekerim' demek kadar kolay bir şey yok; umarım o zaman fark ederim de yapmam öyle bir hata.
3. Evsiz ya da müzmin işsiz, tembel değilse çok da etkili olmaz. Aslında şu açıdan etkili olacak şeyler var. Örneğin, bir ressam ile benim evliliğim çok saçma olur. O benim dünyamı anlamaz, ben onun dünyasını anlamam. Hayata bakışımız çatışır ama 'Ressam bu, hayatta olmaz' diye de bir şey söyleyemem.
Sonra düşündüm, ben hiç dayak yememiştim ama 'güçlüyüm ben, dayanacağız' dediğim bir ilişkim olmuştu. Birçoğumuzun içine aşık aşık girdiği ve aşığız diye bir ton saçma şey yaşadığımız ve ancak ayrılınca kafamıza dank eden, 'Ben salak mıymışım ki' dediğimiz şeyler olmuştur. Sadece kadınlar değil, birkaç istisna hariç hepimiz öyle saçmasapan şeyler yaşamamışızdır.
İnsan ilişki içinde birden böyle şeylerle karşılaşmıyor. Yaşadığımız her şeyin bir işareti oluyor ve yavaş yavaş geliyor. O işaretler de öyle alenen 'Ben seni döveceğim' diye olmuyor. Örneğin, bu kadına kocası ilk tanıştıkları zaman 'Sinirli bir insanım ama kötü biri değilim, kin tutmam. Bazen parlarım, hıncımı eşyalardan alırım, bazı şeyleri kırdığım olur ama hemen sönerim' demiş. Kadın tabii bunu söyleyince dayağı hayal edememiş bile. Nereden aklına gelsin. Hepimizin çevresinde aniden parlayıp sönen; kötü kalpli olmayan, kin tutmayan ama saman alevi siniri olan insanlar vardır. Onlardan biri gibi düşünmüş. İlk zamanlar öyleymiş de, hep alttan almış. Alttan alınması da o kadar kötü durumlar değilmiş. İlk dayak yıllar sonra gelmiş. Bir süre sonra bu durum ona normal gelmeye başlamış ve aslında dışarıdan farklı olduğunu görmesine rağmen bunu çekmeyi üstünlük saymış.
Hatta şurada Zihni Göktay'ın eşiyle yapılmış bir ropörtaj var.
www.sabah.com.tr
Zihni Göktay kadın için "Sevinç benim hayatımın ABS frenidir. Zararlı olaylara karşı beni frenledi. Sevinç, hayatımın freni. Olmasaydı, ben belki ölmüş olurdum" diyor. Kadına 'Evlilik nedir' diye soruluyor, kadın 'Mücadele etmek! Bunun zorluklarını yaşadım. Ama kocadan kocaya, ondan ona gezmektense savaş verdim. Ben mücadeleci bir kadınım' diyor. İnsan ilişki içinde buna alışıyor, bunu normalleştiriyor; kaçmayıp savaşmayı bir gurur ve güç meselesi haline getirebiliyor. Adam içip karısına kötü davranmış, arada aldatmış. Kadın 'Hiç aşık olmadım, zaman içinde sevdim' diyor, ona rağmen vazgeçmiyor mücadeleden. Bu toplum baskısı ile de açıklanabilir, ki 'Kocadan kocaya koşmadım' diyerek bunu da doğruluyor zaten ama kadının bununla gurur duyması tek başına toplum baskısı ile açıklanabilecek bir şey değil. Öyle olsa kendi başarısından bu kadar gururla söz etmez, suçu komple topluma atan cümleler kurardı.
Dolayısıyla
1. Aşktan öte, kadın ilişkisi için o kadar çalışmış ki, bırakıp gitse emekleri boşa gidecek ve bunu kendine yediremiyor olabilir. Adamla başa çıkmak gurur kaynağı haline gelmiş de olabilir. İçine de atıyor olabilir, belki bir noktada içinde düdüklü tencere yaptığı duygular patlar ve rahatlar. Her insanın da gücü bir noktaya kadar. O zaman boşanabilirler.
2. Öyle bir durumda olmayı istemem. Şimdi buradan ve her şey tıkırında iken 'Hayatta olmaz. Bir kere benim kendime saygım var şekerim' demek kadar kolay bir şey yok; umarım o zaman fark ederim de yapmam öyle bir hata.
3. Evsiz ya da müzmin işsiz, tembel değilse çok da etkili olmaz. Aslında şu açıdan etkili olacak şeyler var. Örneğin, bir ressam ile benim evliliğim çok saçma olur. O benim dünyamı anlamaz, ben onun dünyasını anlamam. Hayata bakışımız çatışır ama 'Ressam bu, hayatta olmaz' diye de bir şey söyleyemem.
0
sadece birkac bakis acisi birakip kacacagim.
*enteresan, adam neden asagilik degil? surekli yalan soyleyen, pornocu, asagilik kompleksli, ezik, insanlari kullanan, evlenecegi kadinla ilgili sagsa solda konusup kilini tuyunu anlatan, kadina tekme basmaktan bahseden bencil bir adam. himmmm...
*siz nasil boyle bir adamla arkadaslik edebiliyorsunuz? bunu suclamak icin yazmiyorum, sadece farkli gozlerden degerlendirebilin diye. yani ayni mantikla sizin boyle asagilik bir adamla dostluk kurmaniz da garipsenebilir.
*kadini asagilik yapan ozellikleri anladigim kadariyla saf olmasi, zeki olmamasi, guzel olmamasi, epilasyon yapmamasi ve aldatilmaya goz yummasi. bunlar etrafinizda cokca gorebileceginiz seyler. sadece guzeller birbiriyle ciftlesmiyor. aptallar da evleniyor. bircok adam aldatiyor, bir cok kadin bunu biliyor ve goz yumuyor.
yani ortada 3 unlemlik bir durum yok aslinda. herkes kendi hayatini yasiyor iste. herkesin kendi dogrusu, yanlisi, deger yargisi, hedefi var. bu kiz da evlenmek istiyor gibi gorunuyor. evlenmemis kadina toplumun yaptigi baskidan bikmis. kendini oldugu gibi Kabul eden birini bulmus evlenecek. bu kadar. anneleriniz de babalarinizla boyle evlendi.
*enteresan, adam neden asagilik degil? surekli yalan soyleyen, pornocu, asagilik kompleksli, ezik, insanlari kullanan, evlenecegi kadinla ilgili sagsa solda konusup kilini tuyunu anlatan, kadina tekme basmaktan bahseden bencil bir adam. himmmm...
*siz nasil boyle bir adamla arkadaslik edebiliyorsunuz? bunu suclamak icin yazmiyorum, sadece farkli gozlerden degerlendirebilin diye. yani ayni mantikla sizin boyle asagilik bir adamla dostluk kurmaniz da garipsenebilir.
*kadini asagilik yapan ozellikleri anladigim kadariyla saf olmasi, zeki olmamasi, guzel olmamasi, epilasyon yapmamasi ve aldatilmaya goz yummasi. bunlar etrafinizda cokca gorebileceginiz seyler. sadece guzeller birbiriyle ciftlesmiyor. aptallar da evleniyor. bircok adam aldatiyor, bir cok kadin bunu biliyor ve goz yumuyor.
yani ortada 3 unlemlik bir durum yok aslinda. herkes kendi hayatini yasiyor iste. herkesin kendi dogrusu, yanlisi, deger yargisi, hedefi var. bu kiz da evlenmek istiyor gibi gorunuyor. evlenmemis kadina toplumun yaptigi baskidan bikmis. kendini oldugu gibi Kabul eden birini bulmus evlenecek. bu kadar. anneleriniz de babalarinizla boyle evlendi.
0
Gerçekten çok değerli yorumlar gelmiş. Herkese ayrı ayrı teşekkür ederim. Öncelikle birkaç konuyu açığa kavuşturmak istiyorum, sonra tek tek cevap yazacağım.
Arkadaşım dediğim lafın gelişi bir ifadeydi, uzun süredir görüşmüyorduk ve sosyal medyada ikimizin de aktif olmaması sebebiyle de herhangi bir iletişimimiz yoktu. Uzun bir süredir beraber yaşadığını ve evlenmeyi düşündüğünü duyduğumda çok şaşırdım. Çünkü karakter olarak hiçbir şekilde bir kıza uzun süre bağlanabilecek birisi değildi, bu konuda geçmişi de epey sabıkalı. Hala da öyle olduğunu gördüm. Evlenmeyi düşündüğü kadının ismi ve birkaç ayrıntı şekilde tanımıyorum ve görmedim. Ancak onca olaya rağmen beraber yaşamaya razı gelmesinin, üstüne üstlük evlenmeyi düşünmesinin hiçbir mantıklı sebebi olamaz.
@mutekebbir Adamın neden evlenmeyi düşündüğünü @blatta hiberna güzel bir şekilde açıklamış bence. Kolay kontrol edebilecek olması, istediği zaman boşanabilecek olması ve aile baskısı ön plana çıkıyor. Tabi bunların anlamsızlığı ve mantıksızlığı konusunda seninle hemfikirim.
@Icha Katılıyorum. Kalitesizlik bu durumu ve iki kişinin de karakterini açıklayabilecek güzel kelimelerden biri.
@blatta hiberna Gerçekten de ilişkilerde herkesin ders çıkarılması gereken sözler. Saygıyla eğiliyorum.
@long live rock n roll Kadının düşük seviyede olduğu %100, adamın da ondan aşağı kalır bir tarafı yok bence. Daha iyisini bulamayacak olması onun açısından mantıklı olsa da, böyle saçma sapan bir evliliğe adım atması hangi açıdan bakarsan bak kabul edilebilir bir şey değil.
@blue eyes white dragon Maddi durum olarak kadından iyi ama orta halli diyelim. Ne evi geçindiremeyecek kadar fakir, ne de rahatlık içinde yaşayacak kadar zengin. Maddi duruma göre evlenilmemesi gerektiği yorumuna katılıyorum.
@cikis yolu Bazı kişiler illa kafasını duvara vurarak gerçeklerin farkına varabiliyor dediğin gibi.
@aychovsky Verdiğin örnek gerçekten de çok doğru. Olaya dışardan bana biri olarak benim gözlemimle, kendisinin yaşadıkları mutlaka bire bir örtüşemez. Ancak dediğim gibi kadının hem bu kadar uzun süre beraber yaşamasının, hem de evlenmeyi kabul etmesinin hiçbir mantıklı sebebini göremiyorum.
@jimicik Adamın karakteri hakkında yazdıkların su götürmez bir gerçek. Zaten devamlı görüştüğüm bir kişi olmadığını ve onun açısından evlenme sebeplerini de yazdım. Günümüzde okumuş,etmiş kendi kendine yetebilecek ekonomik özgürlüğü olan bir kadının böyle bir adama bu kadar körü körüne bağlanabilmesi ve gerçekleri yok sayması benim garibime giden şey. Hiçbirimizin annesinin ve babasının böyle bir evlilik ilişkisi içinde olduklarına ve olabileceklerine ihtimal dahi vermiyorum. Herkes kendi adına konuşsun.
Arkadaşım dediğim lafın gelişi bir ifadeydi, uzun süredir görüşmüyorduk ve sosyal medyada ikimizin de aktif olmaması sebebiyle de herhangi bir iletişimimiz yoktu. Uzun bir süredir beraber yaşadığını ve evlenmeyi düşündüğünü duyduğumda çok şaşırdım. Çünkü karakter olarak hiçbir şekilde bir kıza uzun süre bağlanabilecek birisi değildi, bu konuda geçmişi de epey sabıkalı. Hala da öyle olduğunu gördüm. Evlenmeyi düşündüğü kadının ismi ve birkaç ayrıntı şekilde tanımıyorum ve görmedim. Ancak onca olaya rağmen beraber yaşamaya razı gelmesinin, üstüne üstlük evlenmeyi düşünmesinin hiçbir mantıklı sebebi olamaz.
@mutekebbir Adamın neden evlenmeyi düşündüğünü @blatta hiberna güzel bir şekilde açıklamış bence. Kolay kontrol edebilecek olması, istediği zaman boşanabilecek olması ve aile baskısı ön plana çıkıyor. Tabi bunların anlamsızlığı ve mantıksızlığı konusunda seninle hemfikirim.
@Icha Katılıyorum. Kalitesizlik bu durumu ve iki kişinin de karakterini açıklayabilecek güzel kelimelerden biri.
@blatta hiberna Gerçekten de ilişkilerde herkesin ders çıkarılması gereken sözler. Saygıyla eğiliyorum.
@long live rock n roll Kadının düşük seviyede olduğu %100, adamın da ondan aşağı kalır bir tarafı yok bence. Daha iyisini bulamayacak olması onun açısından mantıklı olsa da, böyle saçma sapan bir evliliğe adım atması hangi açıdan bakarsan bak kabul edilebilir bir şey değil.
@blue eyes white dragon Maddi durum olarak kadından iyi ama orta halli diyelim. Ne evi geçindiremeyecek kadar fakir, ne de rahatlık içinde yaşayacak kadar zengin. Maddi duruma göre evlenilmemesi gerektiği yorumuna katılıyorum.
@cikis yolu Bazı kişiler illa kafasını duvara vurarak gerçeklerin farkına varabiliyor dediğin gibi.
@aychovsky Verdiğin örnek gerçekten de çok doğru. Olaya dışardan bana biri olarak benim gözlemimle, kendisinin yaşadıkları mutlaka bire bir örtüşemez. Ancak dediğim gibi kadının hem bu kadar uzun süre beraber yaşamasının, hem de evlenmeyi kabul etmesinin hiçbir mantıklı sebebini göremiyorum.
@jimicik Adamın karakteri hakkında yazdıkların su götürmez bir gerçek. Zaten devamlı görüştüğüm bir kişi olmadığını ve onun açısından evlenme sebeplerini de yazdım. Günümüzde okumuş,etmiş kendi kendine yetebilecek ekonomik özgürlüğü olan bir kadının böyle bir adama bu kadar körü körüne bağlanabilmesi ve gerçekleri yok sayması benim garibime giden şey. Hiçbirimizin annesinin ve babasının böyle bir evlilik ilişkisi içinde olduklarına ve olabileceklerine ihtimal dahi vermiyorum. Herkes kendi adına konuşsun.
0
deletesystem32
"3 yanlış 1 doğruyu götürür." nasıl deriz ingilizce?
"3 yanlış 1 doğruyu götürür." nasıl deriz ingilizce?
0
aradığım kelime cancel değil malesef. anlamı tam karşılayan farklı bir kelime ama bulamıyorum
0
neyyirnevcivan
Bir diksiyon kursuna gittim geçen hafta bitti. Son gün pastalı,köfteli bir veda yemeği organize ettik. Bizim kurs hocası, sınav hazırlık kursundan arkadaşı olan bayan biri ile geldi. İlgimi çekti ve beğendim Çok muhabbet edemedik zaman kısıtlı-sınıfın dar olmasından dolayı. Sadece günün sonunda ayak
Bir diksiyon kursuna gittim geçen hafta bitti. Son gün pastalı,köfteli bir veda yemeği organize ettik. Bizim kurs hocası, sınav hazırlık kursundan arkadaşı olan bayan biri ile geldi. İlgimi çekti ve beğendim Çok muhabbet edemedik zaman kısıtlı-sınıfın dar olmasından dolayı. Sadece günün sonunda ayak üstü sohbet ettik. Şimdi ben bu kızı tekrar görmek ve tanımak istiyorum. Bunu nasıl yapmalıyım? Kurs hocamız vasıtasıyla olabilirmi, bana aracılık eder mi sizce?
Tabii sözlü veya nişanlı olmama durumunu öncelikle öğrenmeliyim.
Tabii sözlü veya nişanlı olmama durumunu öncelikle öğrenmeliyim.
0
Bir Latin atasözü der ki, önce stalk! Hocanın Facebook'unda ekli olabilir. Aradığın Bayanı bu şekilde bulabilirsin.
0
Sosyal medya. Bir kez tanıştıysanız (birkaç cümle bile olsa ve ismini söylememiş bile olsan) ekle Facebook'tan gitsin. İsmini bilmiyorsan hocana sor.
Ha, diyorsan ki o kadar samimi konuşmadık daha, çekinirim... ve hocanla aran gerçekten yakınsa, hocana danışabilirsin. Hep beraber bir kahve içmeye çıkarsınız.
Ha, diyorsan ki o kadar samimi konuşmadık daha, çekinirim... ve hocanla aran gerçekten yakınsa, hocana danışabilirsin. Hep beraber bir kahve içmeye çıkarsınız.
0
olmaz o iş sosyal medyadan eklersen sapık gibi algılıyor türk kızları. yüz yüze yapamıyosan unutmaktan başka şansın yok. sürekli aynı ortamda bulunmadığın biriyle ilişki yürütmek kendini kandırmaktır
0
kizi face ten buldum zaten. fotolarinda bir sevgilisi olabilecek bir erkek gormedim. ismini biliyorum zaten hoca bize tanistirdi sinifta
faceten mesaj atmaya bende tereddutlu yaklasiyorum, yanlis anlaşılabilir.
Kurs kisa surdu dedigim gibi bu surede hocayla aram iyi idi
Cekinme bende olmaz da karsi tarafi da dusunerek yaklasmak istiyorum
faceten mesaj atmaya bende tereddutlu yaklasiyorum, yanlis anlaşılabilir.
Kurs kisa surdu dedigim gibi bu surede hocayla aram iyi idi
Cekinme bende olmaz da karsi tarafi da dusunerek yaklasmak istiyorum
0
graupel
biliyorum birçok insanın aradığı şey bolca boş vakit ama iki yıldır işsiz bünyeye artık fazla geliyor. haziranda atamalar var onu beklerken neler yapılabilir. ingilizce filan mı kassam yoksa boş vakit varken gezeyim mi bir yerleri. ama işte ne yapsam da bu işsizlik depresyonundan kurtulsam. programl
biliyorum birçok insanın aradığı şey bolca boş vakit ama iki yıldır işsiz bünyeye artık fazla geliyor. haziranda atamalar var onu beklerken neler yapılabilir. ingilizce filan mı kassam yoksa boş vakit varken gezeyim mi bir yerleri. ama işte ne yapsam da bu işsizlik depresyonundan kurtulsam. programlama filan öğrenmek de alternatif ama becerebilir miyim bilmiyorum.
0
- Duolingo'dan İngilizce kas.
- Her gün bir IMDb Top 250 filmi izle.
- Her gün iki saat kitap oku. Tercihen roman değil, ilgini çeken bilgi verici bir şeyler. Wikipedia da olabilir.
- Her gün spor yap.
- Her gün bir IMDb Top 250 filmi izle.
- Her gün iki saat kitap oku. Tercihen roman değil, ilgini çeken bilgi verici bir şeyler. Wikipedia da olabilir.
- Her gün spor yap.
0
İstanbul'un yürüyüş yapılacak ormanlar, deniz kenarları gibi yerlerinde yürüyüşler yap.
Evin müsaitse ya da şehri gezdirmek istersen couchsurfing'den insanlarla buluş.
akşam ücretsiz seminer, kurs, buluşma gibi şeyleri takip et.
Evin müsaitse ya da şehri gezdirmek istersen couchsurfing'den insanlarla buluş.
akşam ücretsiz seminer, kurs, buluşma gibi şeyleri takip et.
0
long live rock n roll
Hola!Mayıs sonunda 4 kişi İspanya'ya gidiyoruz. Araba kiralayıp İspanya ve Portekiz'i gezmeyi planlıyoruz. Rota çizmek için bize yardımcı olur musunuz? Detaylar şöyle:- Madrid'e inip Madrid'den geri döneceğiz.- 9 gece, 10 günümüz var.- Seyahatin yedinci gecesi Lizbon'da olmamız lazım (konser için).-
Hola!
Mayıs sonunda 4 kişi İspanya'ya gidiyoruz. Araba kiralayıp İspanya ve Portekiz'i gezmeyi planlıyoruz. Rota çizmek için bize yardımcı olur musunuz? Detaylar şöyle:
- Madrid'e inip Madrid'den geri döneceğiz.
- 9 gece, 10 günümüz var.
- Seyahatin yedinci gecesi Lizbon'da olmamız lazım (konser için).
- Daha önce Barselona, Madrid ve güney İspanya'ya (Endülüs) gittik, yeni yerler tercih sebebi.
Şöyle bir rota çizdim ilk araştırma sonrası:
-> İlk gün Madrid'e inip Bilbao'ya arabayla geçiş, Bilbao'da 2 gece
-> Batıya doğru sürüp Santiago del Compostela'da 1 gece
-> Güneye gidip Porto'da 3 gece
-> Güneye gidip Lizbon'da 2 gece
-> Madrid'e geri sürüp, 1 gece kalıp ertesi gün geri uçuş
Rota iyi mi? Porto ve Lizbon iyi sanki. Bilbao ve Santiago mantıklı mı? Yoksa kuzey İspanya'da Gijon, Coruna gibi başka şehirler mi seçelim? Ya da kuzey İspanya'ya hiç gitmeden Valladolid, Salamanca gibi Porto'ya giderken yol üstü olan yerlerde 1-2 gece mi kalsak? Ya da sadece Madird-Porto-Lizbon yapıp her birinde kaldığımız gün sayısını mı artırsak?
Muchas gracias...
Mayıs sonunda 4 kişi İspanya'ya gidiyoruz. Araba kiralayıp İspanya ve Portekiz'i gezmeyi planlıyoruz. Rota çizmek için bize yardımcı olur musunuz? Detaylar şöyle:
- Madrid'e inip Madrid'den geri döneceğiz.
- 9 gece, 10 günümüz var.
- Seyahatin yedinci gecesi Lizbon'da olmamız lazım (konser için).
- Daha önce Barselona, Madrid ve güney İspanya'ya (Endülüs) gittik, yeni yerler tercih sebebi.
Şöyle bir rota çizdim ilk araştırma sonrası:
-> İlk gün Madrid'e inip Bilbao'ya arabayla geçiş, Bilbao'da 2 gece
-> Batıya doğru sürüp Santiago del Compostela'da 1 gece
-> Güneye gidip Porto'da 3 gece
-> Güneye gidip Lizbon'da 2 gece
-> Madrid'e geri sürüp, 1 gece kalıp ertesi gün geri uçuş
Rota iyi mi? Porto ve Lizbon iyi sanki. Bilbao ve Santiago mantıklı mı? Yoksa kuzey İspanya'da Gijon, Coruna gibi başka şehirler mi seçelim? Ya da kuzey İspanya'ya hiç gitmeden Valladolid, Salamanca gibi Porto'ya giderken yol üstü olan yerlerde 1-2 gece mi kalsak? Ya da sadece Madird-Porto-Lizbon yapıp her birinde kaldığımız gün sayısını mı artırsak?
Muchas gracias...
0
Porto ve lizbon bilbao ve santiagodan daha guzel. Yalniz santiago del compostela mi san sebastian mi demek istedin?
0
Santiago del compostela. Güncelliyorum.
Bilbao ve/veya Santiago'ya hiç gitmeyip Porto ve Lizbon günlerini uzatacak kadar güzel mi? Zaten Porto ve Lizbon'da 2-3 günümüz var, yeterli olur diye tahmin ediyorum?
Rota şöyle:
www.google.com.tr!4m38!4m37!1m5!1m1!1s0xc42e3783261bc8b:0xa6ec2c940768a3ec!2m2!1d-3.74922!2d40.463667!1m5!1m1!1s0xd4e4e27664b89b9:0x6534acc41e95a645!2m2!1d-2.9349852!2d43.2630126!1m5!1m1!1s0xd2efe44e2dd71a7:0xe0146888c087e311!2m2!1d-8.5448445!2d42.8782132!1m5!1m1!1s0xd2465abc4e153c1:0xa648d95640b114bc!2m2!1d-8.6291053!2d41.1579438!1m5!1m1!1s0xd19331a61e4f33b:0x400ebbde49036d0!2m2!1d-9.1393366!2d38.7222524!1m5!1m1!1s0xd42209a1ebb8201:0x20c3fa90b7e442fc!2m2!1d-3.7323934!2d40.3082504!3e0?hl=tr
Bilbao ve/veya Santiago'ya hiç gitmeyip Porto ve Lizbon günlerini uzatacak kadar güzel mi? Zaten Porto ve Lizbon'da 2-3 günümüz var, yeterli olur diye tahmin ediyorum?
Rota şöyle:
www.google.com.tr!4m38!4m37!1m5!1m1!1s0xc42e3783261bc8b:0xa6ec2c940768a3ec!2m2!1d-3.74922!2d40.463667!1m5!1m1!1s0xd4e4e27664b89b9:0x6534acc41e95a645!2m2!1d-2.9349852!2d43.2630126!1m5!1m1!1s0xd2efe44e2dd71a7:0xe0146888c087e311!2m2!1d-8.5448445!2d42.8782132!1m5!1m1!1s0xd2465abc4e153c1:0xa648d95640b114bc!2m2!1d-8.6291053!2d41.1579438!1m5!1m1!1s0xd19331a61e4f33b:0x400ebbde49036d0!2m2!1d-9.1393366!2d38.7222524!1m5!1m1!1s0xd42209a1ebb8201:0x20c3fa90b7e442fc!2m2!1d-3.7323934!2d40.3082504!3e0?hl=tr
0
Endülüs fikrini sildim; Lizbon çok güzel diye değiştiriyorum. Yani Porto'da fazla kalmayabilirsiniz ama Lizbon ve çevresinde birkaç gün rahatlıkla geçirilebilir. Porto'da günü geçirip akşamına Lizbon'a gidin derim. Bir de İspanya'dan birkaç derece düşük oluyor sıcaklıklar orada, aklınızda olsun.
0
Lizbona kadar gitmişken mutlaka sintrayı da görmelisiniz. Araştırıp rotaya ekleyebilirsin. lizbondan yarım saat kadar sürüyor
0
Kusura bakmayin ama bence baya kotu bir rota. Ispanyanin kuzeyi muhtesem guzellikte bir bolge. Portekiz de cok cok guzel. Her bir bolgede/ulkede ayri ayri 10 gun rahat rahat gecebilecekken baya bir saat bosu bosuna yolda gececek. Madride inecekseniz bari toledo ya da gidin mesela. Bilbaodan santiago d com. Kadar muhtesem otesi yerler var, yazik aradaki yerleri gormeyeceksiniz ve bilbao ve santiago o rotanin en gereksiz iki yeri bence. Portekizi hic saymiyorum bile, burada cok soruldu, cok ayrintili yazdik. Guimaraes, melides, sintra, cabo de roca, coimbra, aveiro, lagos ve etrafindaki milli park vs. vs.
0
halihazir
Merhabalar,elimden geldiğince kısa yazma gayretindeyim. İyi bir mühendislik okudum, yetmedi üzerine yüksek lisans da yapıp yüksek mühendis sıfatını aldım.Lakin içimde her daim beşeri bilimlere olan sevgim ve sempatim devam etti. Bu nedenle yüksek lisans devam ederken bir de sosyoloji yüksek lisansın
Merhabalar,
elimden geldiğince kısa yazma gayretindeyim. İyi bir mühendislik okudum, yetmedi üzerine yüksek lisans da yapıp yüksek mühendis sıfatını aldım.
Lakin içimde her daim beşeri bilimlere olan sevgim ve sempatim devam etti. Bu nedenle yüksek lisans devam ederken bir de sosyoloji yüksek lisansına başladım.
Ve derse her gittiğimde (yaklaşık 2.5 senedir programda kayıtlıyım) hayatımın en mutlu anlarını, en tatmin edici zamanlarını geçiriyorum. Dersler ilgili okumak konuşmak inanılmaz bir haz veriyor. Hani bu tatmini, biraz zorlasam cinsel bir tatmine dahi benzetebilirim.
Lakin elde mühendislik diploması olunca aile/sevgili ile birlikte bir işe girme baskısı hiç eksilmiyor. Canımdan bezdim. Etrafıma öyle değilmiş gibi gözükse de kariyer, plazalar, fabrikalar vs. hiç umurumda değil. Hatta pek çok zaman çok da itici geliyor. Tabi bu durumda maddi zorluklar da her daim kapımda...
İş böyle iken böyle. Nası bir yol seçmeli. Biraz fikire ne kadar ihtiyacım var bir bilseniz!
elimden geldiğince kısa yazma gayretindeyim. İyi bir mühendislik okudum, yetmedi üzerine yüksek lisans da yapıp yüksek mühendis sıfatını aldım.
Lakin içimde her daim beşeri bilimlere olan sevgim ve sempatim devam etti. Bu nedenle yüksek lisans devam ederken bir de sosyoloji yüksek lisansına başladım.
Ve derse her gittiğimde (yaklaşık 2.5 senedir programda kayıtlıyım) hayatımın en mutlu anlarını, en tatmin edici zamanlarını geçiriyorum. Dersler ilgili okumak konuşmak inanılmaz bir haz veriyor. Hani bu tatmini, biraz zorlasam cinsel bir tatmine dahi benzetebilirim.
Lakin elde mühendislik diploması olunca aile/sevgili ile birlikte bir işe girme baskısı hiç eksilmiyor. Canımdan bezdim. Etrafıma öyle değilmiş gibi gözükse de kariyer, plazalar, fabrikalar vs. hiç umurumda değil. Hatta pek çok zaman çok da itici geliyor. Tabi bu durumda maddi zorluklar da her daim kapımda...
İş böyle iken böyle. Nası bir yol seçmeli. Biraz fikire ne kadar ihtiyacım var bir bilseniz!
0
Yasin kac? Ben de ayni durumda sayilirim..maalesef 3 yildir cok da tatmin olmadan calisiyorum, hic bir sey icin gec degil bence tekrardan universite sinavina hazirlanip istedigin bi bolumu secip hem calisip hem okuyabilirsin.hayatin boyunca mutsuz bi sekilde calismaktan iyidir..en azindan denemedim demezsin.bu arada sosyoloji yuksek lisansini nasil yaptin? Alan disi yuksek lisans hakkinda pek bilgim yok
0
sosyolojide istatistik vs icin kullanilan R gibi bir programlama dili varsa onu ogrenebilir ve hem muhendislik hesap kitabi hemde sosyaloji gibi bir alanda calisabilirsiniz diye dusunuyorum.
0
Genetik bitirdikten sonra (ODTÜ+İskoçya'da) sıfırdan psikoloji lisansına başlayıp, yükseği de bitirip doktora yolunda olan arkadaşım var. Seçiminden memnun.
Sen mühendislik lisansıyla nasıl sosyolojide yüksek lisansa başladın pek anlamadım. Ama olabilmişse ve esas keyif aldığın şey buysa, ordan aynen devam et. Olabildiğince çabuk sosyoloji yüksek lisansını bitirip doktora için zorlayabilirsin. Doktora için, sosyoloji lisansı yapmadığın için prerequisite dersler alman gerekecekse bir yandan da onları araştırıp tamamla.
Tabii bu akademik olarak devam etmek istiyorsan geçerli. Doktora dışında sosyoloji ile alakalı birinin hangi alanlarda çalışabileceğinden emin değilim. Sosyolojideki hocalara da danışarak bu yönde yol çiz. Tekrar lisans okuman gerekmeyecekse zaman dahil kaybettiğin hiçbir şey yok.
Derdin "Mühendislikte daha çok para var" ise ona takılma bence. Sosyolojiyi bu kadar seviyorsan, bu alanda çok başarılı olacağına eminim.
Sen mühendislik lisansıyla nasıl sosyolojide yüksek lisansa başladın pek anlamadım. Ama olabilmişse ve esas keyif aldığın şey buysa, ordan aynen devam et. Olabildiğince çabuk sosyoloji yüksek lisansını bitirip doktora için zorlayabilirsin. Doktora için, sosyoloji lisansı yapmadığın için prerequisite dersler alman gerekecekse bir yandan da onları araştırıp tamamla.
Tabii bu akademik olarak devam etmek istiyorsan geçerli. Doktora dışında sosyoloji ile alakalı birinin hangi alanlarda çalışabileceğinden emin değilim. Sosyolojideki hocalara da danışarak bu yönde yol çiz. Tekrar lisans okuman gerekmeyecekse zaman dahil kaybettiğin hiçbir şey yok.
Derdin "Mühendislikte daha çok para var" ise ona takılma bence. Sosyolojiyi bu kadar seviyorsan, bu alanda çok başarılı olacağına eminim.
0
zor bi durum. evlendikten sonra ibne olduğunu fark etmek gibi bi şey.
bence mühendislik yaparak biraz para yap. rahatlayınca çizersin yolunu.
bence mühendislik yaparak biraz para yap. rahatlayınca çizersin yolunu.
0
Açıkçası ben bunlari hangi parayla yaptigini merak ettim. Calisip okudum diyorsan sorun yok ama Lisans + iki yuksek lisans yapip hâlâ calismiyor olup bunlari ailenin parasiyla yaptiysan ya da hâlâ onlarin parasiyla geciniyorsan artik biraz baski hissetmen normal degil mi ? Hani madem olayin muhendislik degil yuksek yaparken de mi istemedigini fark etmedin derler insana.
Muhendislik alanında plazalarda calismak istemiyor olabilirsin ama sosyoloji ile ilgili "mesleki" planin nedir ? En azindan bu konuda somut bir plan koyabilmen lazim önüne. Sonsuza kadar tatmin olmak adına hobi olarak okunmaz ki. Sosyolojide akademik kariyer yapabilirsin gibi duruyor şu an. O konuya ciddi sekilde yönel o zaman. Yani istemedigin işi yapman icin seni zorlamalarina izin verme tabi fakat bu tatmin oldugun alanda da para kazanmanin bir yoluna girmelisin artik sanki.
Muhendislik alanında plazalarda calismak istemiyor olabilirsin ama sosyoloji ile ilgili "mesleki" planin nedir ? En azindan bu konuda somut bir plan koyabilmen lazim önüne. Sonsuza kadar tatmin olmak adına hobi olarak okunmaz ki. Sosyolojide akademik kariyer yapabilirsin gibi duruyor şu an. O konuya ciddi sekilde yönel o zaman. Yani istemedigin işi yapman icin seni zorlamalarina izin verme tabi fakat bu tatmin oldugun alanda da para kazanmanin bir yoluna girmelisin artik sanki.
0
anonymice
Ben era'nın amenosu eşliğinde kendimi kırbaçlayacağım mesela.ya sis?https://www.youtube.com/watch?v=RkZkekS8NQU
0
Her salı gecesi gibi latin dansı yapmaya gideceğim. Belki dans ettiğim kızlardan bazılarına "Senin gibi bir kızın 14 şubatta burda ne işi var ehehe" diye yavşakça yürürüm.
0
lyon' da şarap tadıcam, polonyo' daki sevgilime de selfie atarım.
polonya*
polonya*
0
buradan evi olan çok güzel bir kadın beni evine çağıracak ve tüm geceyi sevişerek geçireceğim.
öyle umuyorum yani.
öyle umuyorum yani.
0
Yalnız geçiricem bu sene, tangoya giderim veya spora giderim. Sıradan bir gün işte.
0
beğendiğim kıza "üstündekileri çıkar ne dediğin anlaşılmıyor" diyeceğim sonuçları göreceğiz
0
1 büyük daha açacağım, acıdan gebersem de gerçekleşmeyecek hayallerin şerefine :(
0
düşündüm de 7 yıl sonra ilk defa yalnız geçireceğim, şu an senin yüzünden ağlıyorum asdlklşk. hiç aklıma gelmemişti valla. işsizim zaten, o gün evden çıkmam asla. evde de kendime tatlı matlı yapar takılırım mutfakta, yalnız yalnız edeplice yerim sonra sldkcdsk.
www.youtube.com
www.youtube.com
0
Aşırı sıradan bir gün olacak. Gerçi aşırı sıradan olmayabilir de. Olağan dışı olarak gecenin bu yarısı na kadar uyumayıp tonlarca kozmetik bakım videosu izleyip organik araştırıp sevgililer günü indiriminden yararlanmayı planlıyorum. şiş ve mor gözler yahut uykusuzluk benden sorulabilir.
Yarın takip ettiğim diyet programına göre yağ emilim günü olduğu için bu etkiden faydalanmak icin somon yemeyi planlıyorum. Muhtemelen görüştüğüm erkek arkadaşımla olacak. Geçen hafta yine balık yerken demiştim önümüzdeki hafta şu gün gelelim mi diye. Seviyor böyle şeyleri sevmemi dikkat etmemi, bu da beni mutlu ediyor.
Gayet sıradan bir gün olacak yani. Şarap ve romantizm bile görünmüyor ufukta. Bazen sadece mutlu olmak yetiyor. Bu arada ilk defa bir sevgili ile gireceğim 14 şubat olacak. Önceleri hep ayrılığa kızgınlığa fln denk geliyordu gariptir.
Yarın takip ettiğim diyet programına göre yağ emilim günü olduğu için bu etkiden faydalanmak icin somon yemeyi planlıyorum. Muhtemelen görüştüğüm erkek arkadaşımla olacak. Geçen hafta yine balık yerken demiştim önümüzdeki hafta şu gün gelelim mi diye. Seviyor böyle şeyleri sevmemi dikkat etmemi, bu da beni mutlu ediyor.
Gayet sıradan bir gün olacak yani. Şarap ve romantizm bile görünmüyor ufukta. Bazen sadece mutlu olmak yetiyor. Bu arada ilk defa bir sevgili ile gireceğim 14 şubat olacak. Önceleri hep ayrılığa kızgınlığa fln denk geliyordu gariptir.
0
sadegazoz
1- Hayır,kendime ayırdığım özel bir vakit ( yemek de yiyorum vs)2-Hayır, çift-lik, sevgililik durumumu ayakta tutuyor 2 kişiye özel bir an, paylaşmak istemem3-Evet, Büyük ekranda izlemek ve rutin hoşuma gider4 Siz ne düşünüyorsunuz?
1- Hayır,kendime ayırdığım özel bir vakit ( yemek de yiyorum vs)
2-Hayır, çift-lik, sevgililik durumumu ayakta tutuyor 2 kişiye özel bir an, paylaşmak istemem
3-Evet, Büyük ekranda izlemek ve rutin hoşuma gider
4 Siz ne düşünüyorsunuz?
2-Hayır, çift-lik, sevgililik durumumu ayakta tutuyor 2 kişiye özel bir an, paylaşmak istemem
3-Evet, Büyük ekranda izlemek ve rutin hoşuma gider
4 Siz ne düşünüyorsunuz?
0
Hayır, evde yayılıp izlemek varken her hafta sinemaya gitmeye aşırı üşenirim.
0
Gitmem sanırım o kadar vaktim yok. Genelde yatmadan önce ya da yemek yerken izliyorum ben o yüzden maalesef bro.
0
Gitmem. Evde projeksiyonum, ses sistemim var. İstediğim zaman pause ederek, canım istediğimde içkimi yudumlayarak rahat rahat izleyebiliyorum.
0
tv'de oynamayacaksa ve büyük ekran olmasının bir artısı (got, vikings vs görselliği sağlam ise) giderdim. komedi, dram falansa indirip izlerim.
0
Böyle soru sorup kendi cevaplamayanlara sinir oluyorum, aynısını yapmışım.
Ben sinemaya gittiğimde bile çantasında meyvelerle giden insanım.
Rahatıma manyaklık derecesinde düşkünüm.
Her hafta çok zor ve saçma gelir.
Fişekleyecek arkadaşlarım yakınımda otursa ve sinema da yakında olsa süper olurdu gerçi.
Ben sinemaya gittiğimde bile çantasında meyvelerle giden insanım.
Rahatıma manyaklık derecesinde düşkünüm.
Her hafta çok zor ve saçma gelir.
Fişekleyecek arkadaşlarım yakınımda otursa ve sinema da yakında olsa süper olurdu gerçi.
0
Middle earth ile ilgili kaliteli bir şey olsa giderdim. Onun dışında gitmezdim.
0
Sadece Game of Thrones için giderdim. Hem çok seviyorum, hem de sahnelerin etkileyiciliği büyük ölçüde artardı dev ekranda.
Tabii normal film fiyatının 3'te 1'ine falan olması lazım.
Tabii normal film fiyatının 3'te 1'ine falan olması lazım.
0
Dynamole
5 günlüğüne Kıbrıs'a gitme durumum var önümüzdeki ay, yalnız araba kullanmayı bilmediğim için araba kiralama gibi bir şansım olmayacak. Bazıları araba şart, toplu taşıma yok denecek kadar az, akşam 6'dan sonra hiç yok gibi şeyler diyorlar ve bu beni korkuttu açıkçası. Sağda solda mahsur kalacağım gi
5 günlüğüne Kıbrıs'a gitme durumum var önümüzdeki ay, yalnız araba kullanmayı bilmediğim için araba kiralama gibi bir şansım olmayacak. Bazıları araba şart, toplu taşıma yok denecek kadar az, akşam 6'dan sonra hiç yok gibi şeyler diyorlar ve bu beni korkuttu açıkçası. Sağda solda mahsur kalacağım gibi hissettim. Nedir, ne değildir Kıbrıs tecrübesi olan arkadaşlar yardımcı olurlarsa sevinirim.
0
Kıbrıs'ın tadı gerçekten de araba ile çok daha iyi çıkar. Zira şehir dışında çok güzel turistik bölgeler var ve toplu taşıma ile gidilmiyor. Taksi ile bazılarına gidilebilir.
Şehirler arası toplu taşıma var (şehir içi çok az). Onlar da akşam 7'ye kadar olduğu için diğer şehirlere gidiş gelişleri erken yapmanız gerekir. Kalacağınız yeri merkeze yakın seçerseniz yürüyerek eğlenceye gidip gelerek bir problemi çözmüş olursunuz.
Hangi şehirde kalacaksınız? Girne'de, limana yakın bir yerlerde kalmak işinize gelecektir muhtemelen.
Kıbrıs'ta yaşıyorum, Kıbrıslıyım, başka tavsiyelere ihtiyacınız olursa danışabilirsiniz.
Şehirler arası toplu taşıma var (şehir içi çok az). Onlar da akşam 7'ye kadar olduğu için diğer şehirlere gidiş gelişleri erken yapmanız gerekir. Kalacağınız yeri merkeze yakın seçerseniz yürüyerek eğlenceye gidip gelerek bir problemi çözmüş olursunuz.
Hangi şehirde kalacaksınız? Girne'de, limana yakın bir yerlerde kalmak işinize gelecektir muhtemelen.
Kıbrıs'ta yaşıyorum, Kıbrıslıyım, başka tavsiyelere ihtiyacınız olursa danışabilirsiniz.
0
tchuck
arkadaşlar selam. valla dertliyim bu konuda.1 tane bile fake takipçimiz yok. ancak bir türlü fotoğraflarımız yeterli beğeniyi almıyor.sizden tavsiye isteyeceğim: ne yapmalıyız?fotoğrafların konseptini tipini mi değiştirmliyiz?açıklama metinleriyle mi oynamalıyız?hashtagleri mi yanlış seçiyoruz?valla
arkadaşlar selam. valla dertliyim bu konuda.
1 tane bile fake takipçimiz yok. ancak bir türlü fotoğraflarımız yeterli beğeniyi almıyor.
sizden tavsiye isteyeceğim: ne yapmalıyız?
fotoğrafların konseptini tipini mi değiştirmliyiz?
açıklama metinleriyle mi oynamalıyız?
hashtagleri mi yanlış seçiyoruz?
valla bu işlerden anlayan bi arkadaş bize yardımcı olsun.
www.instagram.com bu bizim sayfamız 17 bin küsur takipçimiz var. anca 100 like alıyoruz.
www.instagram.com bizim 5te birimiz kadar takipçisi var. bizim kadar like alıyor.
1 tane bile fake takipçimiz yok. ancak bir türlü fotoğraflarımız yeterli beğeniyi almıyor.
sizden tavsiye isteyeceğim: ne yapmalıyız?
fotoğrafların konseptini tipini mi değiştirmliyiz?
açıklama metinleriyle mi oynamalıyız?
hashtagleri mi yanlış seçiyoruz?
valla bu işlerden anlayan bi arkadaş bize yardımcı olsun.
www.instagram.com bu bizim sayfamız 17 bin küsur takipçimiz var. anca 100 like alıyoruz.
www.instagram.com bizim 5te birimiz kadar takipçisi var. bizim kadar like alıyor.
0
Fotoğraflarınız çok karışık.
dikkat ederseniz, diğer kişi düz, tek renk bir zemin üstünde fotoğraflarını çekmiş. Sizin arkadaki ahşap bank gibi şey çok karışık gösteriyor, ürünleri ön plana çıkarmanız lazım.
.
dikkat ederseniz, diğer kişi düz, tek renk bir zemin üstünde fotoğraflarını çekmiş. Sizin arkadaki ahşap bank gibi şey çok karışık gösteriyor, ürünleri ön plana çıkarmanız lazım.
.
0
ikinci linkin durumu sizden kötü bence :) üçüncü link beğeni satın almış olabilir, nasıl oluyor anlamıyorum ama var öyle bir şey.
0
Sosyal medya uzmanı değilim ama yazılımcı gözüyle bakarak kıyaslama yapmaya çalıştım:
- Hashtag'lerde birkaç tane daha ingilizce kelime kullanırsanız dünya çapında görünürlüğü artabilir muhakkak. Ama beğeni sayısı artsa da alakasız insanlar olacaktır onlar.
- Diğer profiller ile tek farkınız paylaşım sıklığı sanki. Sizin profilinizden son bir haftada 2-3 kat daha fazla paylaşım yapılmış. Emin olmamakla birlikte, Instagram çok fazla paylaşım yapan profillerin paylaşımlarını daha altlara atıyor olabilir feed'de. Günde 4 paylaşım yerine günde 1 paylaşım yapmayı deneyin bir haftalığına mesela, test edin. Ama paylaşım başına beğeni sayısı artsa da, bir haftada aldığınız toplam beğeni sayısı (toplam interaction) azalacaktır.
- Hashtag'lerde birkaç tane daha ingilizce kelime kullanırsanız dünya çapında görünürlüğü artabilir muhakkak. Ama beğeni sayısı artsa da alakasız insanlar olacaktır onlar.
- Diğer profiller ile tek farkınız paylaşım sıklığı sanki. Sizin profilinizden son bir haftada 2-3 kat daha fazla paylaşım yapılmış. Emin olmamakla birlikte, Instagram çok fazla paylaşım yapan profillerin paylaşımlarını daha altlara atıyor olabilir feed'de. Günde 4 paylaşım yerine günde 1 paylaşım yapmayı deneyin bir haftalığına mesela, test edin. Ama paylaşım başına beğeni sayısı artsa da, bir haftada aldığınız toplam beğeni sayısı (toplam interaction) azalacaktır.
0
fotoğraflar karışık, göze hitap etmiyor +1. bazılarında ürünün hangisi olduğu bile zor anlaşılıyor. aynı üründen 30 tane birden çekmek yerine daha sade bir fonda bir iki tanesini çekin. zibil gibi olunca değerini düşürmüş oluyorsunuz.
0
bence bu sayılanların hiçbiri 100 beğeniyi 600'e çıkarmaz. yukarıda sayılanları yaparsanız olur olur 200 olur.
her haltı beğenen otomatik takipçi, bot, fake kullanıcı falan lazım size.
her haltı beğenen otomatik takipçi, bot, fake kullanıcı falan lazım size.
0
arka plan gözü çok yoruyor iç karartıyorculara +1imle geldim. ürünü düz ve açık renk bir zemin üzerinde fotoğraflayıp paylaşımlarınızı @long live rock n roll'un dediği gibi daha seyrek yaparsanız bir miktar yükselecektir beğeni sayınız
0
ya sizinki kalabalık ve karanlık geldi bana, zemini falan değiştirip biraz sadeleşirseniz iyi olur sanki.
0
Neredeyse herkes aynı fikirde. Göz yormayacak. Zemin tek renk olacak. Kendilerine yakın hissedecekler. Aslında işin özünde insanlar internette tembeller. O yüzden basit anlayabileceklerini arıyorlar. Farkı anlamak için az sayıda ve gözü yormayan fotoğraf koyun. Gün içerisinde bu son paylaştığınız fotoğrafların saatlerini kaydedin. Mesela, çalışan kesim öğle aralarında instagram a bakabiliyor. saat 11:30 da paylaşırsanız, saat 14 te paylaştığınızdan daha çok kişiye ulaşabilirsiniz. Önemli bir husus da kütük kelimesi kaba kaçıyor olabilir. bu insanlar altın, gümüş tepsi gibi şeyler kullandılar. birden ağaç kütüğünü okuyunca cazip gelmemiş olabilir.
0
blue eyes white dragon
öncelik olarak akademik personel arkadaşlara sorayım.atıyorum bir hoca çıktı; ''başlarım çan eğrisine lan. 30 ile 40 ile adam geçiyor. 30 almış 40 almış adamı hiçbir şey bilmeden mezun ediyorlar ben buna karşıyım, dersimde katalog var.'' diyebilir mi? notlandırmada gerçekten hoca inisiyatifi ( yani
öncelik olarak akademik personel arkadaşlara sorayım.
atıyorum bir hoca çıktı; ''başlarım çan eğrisine lan. 30 ile 40 ile adam geçiyor. 30 almış 40 almış adamı hiçbir şey bilmeden mezun ediyorlar ben buna karşıyım, dersimde katalog var.'' diyebilir mi?
notlandırmada gerçekten hoca inisiyatifi ( yani çan veya katalog) var mı yoksa yönetmelik dışına çıkamazsın diyebilir mi idare?
şimdi gelelim genel olarak soru sormaya;
çan eğrisi gerçekten bir başarı kıstası olabilir mi? final barajı da- genelde 40 falan oluyor bu da- olsa düşük notlarla geçilen bir dersi o öğrenci sırf, sınıf ortalamasının üstünde diye geçmesi bir başarı mıdır?
atıyorum bir hoca çıktı; ''başlarım çan eğrisine lan. 30 ile 40 ile adam geçiyor. 30 almış 40 almış adamı hiçbir şey bilmeden mezun ediyorlar ben buna karşıyım, dersimde katalog var.'' diyebilir mi?
notlandırmada gerçekten hoca inisiyatifi ( yani çan veya katalog) var mı yoksa yönetmelik dışına çıkamazsın diyebilir mi idare?
şimdi gelelim genel olarak soru sormaya;
çan eğrisi gerçekten bir başarı kıstası olabilir mi? final barajı da- genelde 40 falan oluyor bu da- olsa düşük notlarla geçilen bir dersi o öğrenci sırf, sınıf ortalamasının üstünde diye geçmesi bir başarı mıdır?
0
Genel soru kısmı için;
Kazık gibi sorarsa, tabii ki sınıf ortalaması başarı kıstası olarak alınabilir. Neticede sınavların zorluk standardı belli değil ki 100 üzerinden kaç puan aldığın başarı notlandırmanda tek etken olsun.
Kazık gibi sorarsa, tabii ki sınıf ortalaması başarı kıstası olarak alınabilir. Neticede sınavların zorluk standardı belli değil ki 100 üzerinden kaç puan aldığın başarı notlandırmanda tek etken olsun.
0
Sinavin zorluk derecesini insan gibi ayarlarsa can gayet gereksiz olur. Ortalamanin 90 veya 20 oldugu sinavlarda bana kalirsa can olmasi mantikli.
Eskiden bizde hoca AA'nin kriterini belirlerdi. Ornegin, sinava gore hoca 60 AA derse, 60 uzerinde herkes AA alirdi, 60-40, AA-FF arasinda dagilim olurdu. 40 zaten gecme notuydu. Bence akli basinda hocalarin mudahalesi acisindan guzel bir sistemdi. Lakin, mesela bir hoca AA'yi siniftaki en yuksek puanin bir ustunden baslatirdi, boylece notlar BA'dan baslardi.
Diyecegim o ki, akademisyenler akli basinda olduktan sonra disaridan mudahaleye kapali bir sisteme cok da gerek yok. Ama bizde o akli basinda akademisyen ne kadar var? Bilemiyorum altan. Yine de 30 alan adam gecmesin arkadas, bu cok net.
Eskiden bizde hoca AA'nin kriterini belirlerdi. Ornegin, sinava gore hoca 60 AA derse, 60 uzerinde herkes AA alirdi, 60-40, AA-FF arasinda dagilim olurdu. 40 zaten gecme notuydu. Bence akli basinda hocalarin mudahalesi acisindan guzel bir sistemdi. Lakin, mesela bir hoca AA'yi siniftaki en yuksek puanin bir ustunden baslatirdi, boylece notlar BA'dan baslardi.
Diyecegim o ki, akademisyenler akli basinda olduktan sonra disaridan mudahaleye kapali bir sisteme cok da gerek yok. Ama bizde o akli basinda akademisyen ne kadar var? Bilemiyorum altan. Yine de 30 alan adam gecmesin arkadas, bu cok net.
0
minduser
Merhaba. "Not only but" ile "not only but also" arasındaki fark tam olarak nedir? Cevaplar için teşekkür ederim.
Merhaba. "Not only but" ile "not only but also" arasındaki fark tam olarak nedir? Cevaplar için teşekkür ederim.
0
soruyu tam anlamadim, cumle icinde kullanim ornegi verirsen daha iyi anlasilir
0
Bildiğim kadarıyla "Not only but" diye bir kalıp yok. "only" varsa sonrasında "also" da gelmeli.
It is not the woman, but the man who is dead. -> Bu doğru.
It is not only the woman, but also the man who is dead. -> Bu doğru.
It is not only the woman, but the man who is dead. -> Bu yanlış.
It is not the woman, but the man who is dead. -> Bu doğru.
It is not only the woman, but also the man who is dead. -> Bu doğru.
It is not only the woman, but the man who is dead. -> Bu yanlış.
0
Örnek cümle: "Chimpanzees not only use tools but make them." (Cesur Öztürk'ün kitabından)
0
bu cumle ozelinde fark yok, but also make them de diyebilirmis, dememis. saygi duyarim.
0
Yukarıda doğru bir cevap vermemişim anlaşılan.
dictionary.cambridge.org
"We can sometimes leave out also"
Yani diyor ki "also"yu kullanmazsan da bir şey değişmez. Sadece bazı durumlarda mı çıkarabilirsin emin değilim. Seninkinde fiil için yapılırken verdiğim linkte isim için kullanılmış. Muhtemelen kısıt yok. Gerçi yukarıda verdiğim: "It is not only the woman, but the man who is dead." örneği gerçekten de yanlış bir kullanım. "But also" kullanılması lazım kesinlikle. Sebebini açıklayamıyorum ama öyle yani.
dictionary.cambridge.org
"We can sometimes leave out also"
Yani diyor ki "also"yu kullanmazsan da bir şey değişmez. Sadece bazı durumlarda mı çıkarabilirsin emin değilim. Seninkinde fiil için yapılırken verdiğim linkte isim için kullanılmış. Muhtemelen kısıt yok. Gerçi yukarıda verdiğim: "It is not only the woman, but the man who is dead." örneği gerçekten de yanlış bir kullanım. "But also" kullanılması lazım kesinlikle. Sebebini açıklayamıyorum ama öyle yani.
0
02ciftesans
istanbulda ekteki gorseli dovdurebilecegim bir yer bilen var midir? ve acaba ne kadar tutar?hem istanbul'da hem de dovme isinde oldukca yeniyim. dovmeyi sag kol dirsek ic tarafina, ortalama 5x5 boyutlarinda yaptirmak istiyorum.
istanbulda ekteki gorseli dovdurebilecegim bir yer bilen var midir? ve acaba ne kadar tutar?
hem istanbul'da hem de dovme isinde oldukca yeniyim. dovmeyi sag kol dirsek ic tarafina, ortalama 5x5 boyutlarinda yaptirmak istiyorum.
hem istanbul'da hem de dovme isinde oldukca yeniyim. dovmeyi sag kol dirsek ic tarafina, ortalama 5x5 boyutlarinda yaptirmak istiyorum.
0
Geometrik şekillerde harika bir dövmeci:
www.instagram.com
İşleri ucuz değildir ama 5cm x 5cm ne kadar pahalı olabilir ki zaten?
www.instagram.com
İşleri ucuz değildir ama 5cm x 5cm ne kadar pahalı olabilir ki zaten?
0
tum haklari saklidir
Gezinirken denk geldi, anlam veremedim.https://goo.gl/KKDQfW
0
360 derece fotoğraflar tek fotoğraftan oluşmuyor aslında. Panoramik gibi düşün, yan yana birkaç fotoğraf çekiyor, bunları birleştiriyor, birleşim yerlerine de sırıtmaması için özel geçiş uygulanıyor. Tabii birden fazla fotoğraf olduğu için hepsi aynı anda çekilmiyor; birini çekip kamera açısını değiştiriyor, ötekini çekiyor vs arada zaman farkı oluyor. Kamera üst tarafın fotoğrafını çekince çocuklar orada, ama açıyı değiştirip alt tarafı çekene kadar çocuklar gidiyor, böylece çocukların yarısı görünmüş oluyor sadece.
0
razvan rat
Dağınık duran sakal ve bıyığı düzeltmek şekillendirmek için ne kullanıyorsunuz?
Dağınık duran sakal ve bıyığı düzeltmek şekillendirmek için ne kullanıyorsunuz?
0
Kesmekten bahsetmiyorum, özel bir sıvı, jöle gibi bir karışım var mı bu iş için?
0
Banyoda saçım için kullandığım şampuan köpürünce sakalımı da ovalıyorum bununla, temizliğini böyle sağlıyorum.
Yumuşatmak için de, yine saçım için kullandığım şekillendiriciyi (saç bakım kremi) sakallarımın üstüne de sürüp duruluyorum. Böylece daha kontrol edilebilir oluyorlar banyodan çıktıktan sonra.
Yumuşatmak için de, yine saçım için kullandığım şekillendiriciyi (saç bakım kremi) sakallarımın üstüne de sürüp duruluyorum. Böylece daha kontrol edilebilir oluyorlar banyodan çıktıktan sonra.
0
Hanım bana sakal bıyık şampuanı kremi falan almıştı onlar baya iyi geliyor ama bir de ekstra olarak sakal bıyık wax'ı var çok dağınıksa o da işine yarar ama sakal dağınıklığını asıl yok eden detay sakalı taramak ve ıslak bırakmamak. Yani duş aldın saçını kuruladın ama sakalın bıyığın ıslak/nemli kaldıysa onu düzeltmek baya zor oluyor sonrasında. Son 5 yılım uzun sakalla geçti oradan tecrübeliyim bu konuda.
0
noluyor
Selam eksicikler,Sorunun cevabini bilsem de, yazmak istedim. Belki de gunah cikarmak istedim bilemiyorum. Ben cok buyuk bir firmaya girmek uzereyim. 5 asamali eleme usulunde, 5. Adima geldim, o da yarin.Bugun de baska bir firma ile gorustum." Gel basla" dediler. "Tamam" dedim. "2 hafta sonra baslaya
Selam eksicikler,
Sorunun cevabini bilsem de, yazmak istedim. Belki de gunah cikarmak istedim bilemiyorum. Ben cok buyuk bir firmaya girmek uzereyim. 5 asamali eleme usulunde, 5. Adima geldim, o da yarin.
Bugun de baska bir firma ile gorustum." Gel basla" dediler. "Tamam" dedim. "2 hafta sonra baslayabilirim" dedim. Onayladilar. Mail falan cikardilar.
Ama aklim o buyuk firmada. O buyuk firma olumlu sonuclandiginda, "ya ben baska bir yer buldum, o yuzden sizinle konustugumuz sekilde olmayacak, calisamayacagiz" desem bir problem olur mu sizce? Bugunku firmada kagit falan imzalamadim.
Tesekkurler.
Sorunun cevabini bilsem de, yazmak istedim. Belki de gunah cikarmak istedim bilemiyorum. Ben cok buyuk bir firmaya girmek uzereyim. 5 asamali eleme usulunde, 5. Adima geldim, o da yarin.
Bugun de baska bir firma ile gorustum." Gel basla" dediler. "Tamam" dedim. "2 hafta sonra baslayabilirim" dedim. Onayladilar. Mail falan cikardilar.
Ama aklim o buyuk firmada. O buyuk firma olumlu sonuclandiginda, "ya ben baska bir yer buldum, o yuzden sizinle konustugumuz sekilde olmayacak, calisamayacagiz" desem bir problem olur mu sizce? Bugunku firmada kagit falan imzalamadim.
Tesekkurler.
0
Ne sorun olabilir ki? Saygısızlık etmiş olursun, arkandan birkaç nahoş cümle konuşulur belki ama muhtemelen ileride karşılaşmayacağın insanlar. Bişey yapamazlar.
Ama keşke "bana pazartesiye kadar zaman tanıyabilir misiniz, aileme de danışmak için" falan deseydin, diğerinden de olacaksa teklif için pazartesiye kadar vaktin olduğunu söyleseydin.
Ayrıca iş görüşmeleri yaparken "başka bir yerden de teklif var, şu zamana kadar kararınızı söyleyin" demek çok kötü değil. "2 hafta sonra başlayabilirim" deyip sonra fikir değiştirmekten daha etik.
Ama keşke "bana pazartesiye kadar zaman tanıyabilir misiniz, aileme de danışmak için" falan deseydin, diğerinden de olacaksa teklif için pazartesiye kadar vaktin olduğunu söyleseydin.
Ayrıca iş görüşmeleri yaparken "başka bir yerden de teklif var, şu zamana kadar kararınızı söyleyin" demek çok kötü değil. "2 hafta sonra başlayabilirim" deyip sonra fikir değiştirmekten daha etik.
0
naberabi
Dün bir iş ilanı gördüm, çok ilgimi çekti, başvurdum.Başvuru sorularılarının arasına senelik brüt ücret beklentisini de koymuş adamlar ve cevaplamak zorundayım. Şu an aldığımın %7-8ini kesip, yazdım ben de ama bu noktada "doğru" hareket nedir?Kişinin halihazırda aldığı maaşa göre nasıl bir beklenti
Dün bir iş ilanı gördüm, çok ilgimi çekti, başvurdum.
Başvuru sorularılarının arasına senelik brüt ücret beklentisini de koymuş adamlar ve cevaplamak zorundayım. Şu an aldığımın %7-8ini kesip, yazdım ben de ama bu noktada "doğru" hareket nedir?
Kişinin halihazırda aldığı maaşa göre nasıl bir beklenti bildirmesi kabul edilebilir bulunuyor bu durumlarda?
edit: bunu yaparken düşüncem "az yazarsam beni alırlar" değildi. şu an çalıştığım şirket piyasaya göre hayli yüksek maaş verdiği için ben o seviyeyi daha yukarı çekersem bokunu çıkartmış olurum heralde diye düşündüm. Beklentim gerçekçi görünmez, itici bir imaj çizmiş olurum diye daha düşük yazdım.
Hata mıydı diyorsunuz
Başvuru sorularılarının arasına senelik brüt ücret beklentisini de koymuş adamlar ve cevaplamak zorundayım. Şu an aldığımın %7-8ini kesip, yazdım ben de ama bu noktada "doğru" hareket nedir?
Kişinin halihazırda aldığı maaşa göre nasıl bir beklenti bildirmesi kabul edilebilir bulunuyor bu durumlarda?
edit: bunu yaparken düşüncem "az yazarsam beni alırlar" değildi. şu an çalıştığım şirket piyasaya göre hayli yüksek maaş verdiği için ben o seviyeyi daha yukarı çekersem bokunu çıkartmış olurum heralde diye düşündüm. Beklentim gerçekçi görünmez, itici bir imaj çizmiş olurum diye daha düşük yazdım.
Hata mıydı diyorsunuz
0
Şurada brüt maaşı net maaşa çeviren uygulama var.
www.verginet.net
Buradan hesaplayıp buna göre bir yol izleyebilirsiniz.
Eğer şu an net maaşla çalışıyorsanız hali hazırdaki ücretinizden kesmek yerine üzerine eklemeniz gerekiyor. Zira brüt maaşta size ödenen maaş üzerinden vergileriniz düşülüyor.
www.verginet.net
Buradan hesaplayıp buna göre bir yol izleyebilirsiniz.
Eğer şu an net maaşla çalışıyorsanız hali hazırdaki ücretinizden kesmek yerine üzerine eklemeniz gerekiyor. Zira brüt maaşta size ödenen maaş üzerinden vergileriniz düşülüyor.
0
hayır anlatamadım sanırım.
Diyorum ki, şu anda 10x maaş aldığımı varsayalım. Ücret beklentim sorulduğu zaman söyleyeceğim rakam kaç olmalı ki kabul edilebilir olsun?
Örnekte ben 10x kazanıyor olmama rağmen, ücret beklentimi 9x olarak yazdım. "Açlık yapmış olmayalım" diye düşünüp böyle yaptım ama şimdi düşününce biraz saçma geldi.
Kabul edilebilir oran nedir mevcuttaki maaş ile bildirilecek beklenti arasındaki?
Sorum bu.
Diyorum ki, şu anda 10x maaş aldığımı varsayalım. Ücret beklentim sorulduğu zaman söyleyeceğim rakam kaç olmalı ki kabul edilebilir olsun?
Örnekte ben 10x kazanıyor olmama rağmen, ücret beklentimi 9x olarak yazdım. "Açlık yapmış olmayalım" diye düşünüp böyle yaptım ama şimdi düşününce biraz saçma geldi.
Kabul edilebilir oran nedir mevcuttaki maaş ile bildirilecek beklenti arasındaki?
Sorum bu.
0
Yanlış yapmışsın. Bir şeyler ekleyip yazman lazım o miktarı.
Kariyerinin ilk yıllarında olan bir insan için, iş değiştirdiğinde %30 civarı maaş farkı olmazsa çok değmiyor iş değiştirmeye. Biraz tecrübeliler için o oran %10-20 civarı. Bir de senin yazdığın rakam üzerinden pazarlık yapar çoğu firma. Dolayısıyla 10x kazanıyorsan 12x yazman ve en azından 11x için pazarlık yapman mantıklı olur.
Tabii şu anki işinden bir an önce kurtulmak için canını dişine takıyor konumda değilsen... İşinden memnunsan ve %20 maaş zammı olmayacaksa iş değiştirmenin çok bir manası yok. Her değişiklik risktir neticede. Üstelik yeni işe başlayacağında en az bir yıl zam almazsın.
Kariyerinin ilk yıllarında olan bir insan için, iş değiştirdiğinde %30 civarı maaş farkı olmazsa çok değmiyor iş değiştirmeye. Biraz tecrübeliler için o oran %10-20 civarı. Bir de senin yazdığın rakam üzerinden pazarlık yapar çoğu firma. Dolayısıyla 10x kazanıyorsan 12x yazman ve en azından 11x için pazarlık yapman mantıklı olur.
Tabii şu anki işinden bir an önce kurtulmak için canını dişine takıyor konumda değilsen... İşinden memnunsan ve %20 maaş zammı olmayacaksa iş değiştirmenin çok bir manası yok. Her değişiklik risktir neticede. Üstelik yeni işe başlayacağında en az bir yıl zam almazsın.
0
yanlış yapmışsın, herzaman daha yüksek beklentin olmalı, onlar seni alacaksa zaten ya arayıp verebileceklerini teklif ederler, ya da senin istediğini verirler.
az yazdın diye bunu alalım demezler
az yazdın diye bunu alalım demezler
0
proletarier aller lander vereinigt euch
bunun nedeni nedir yav? sizde de var mı? şöyle ki, eğer acele içinde hissetmezsem kendimi veya acele etmek zorunda kalmazsam daha vaktim var deyip 5 dk 10 dk 1 saat 2 saat sonsuza kadar gidiyor bu oyalanma süreçlerim. bunun çaresi nedir?
bunun nedeni nedir yav? sizde de var mı? şöyle ki, eğer acele içinde hissetmezsem kendimi veya acele etmek zorunda kalmazsam daha vaktim var deyip 5 dk 10 dk 1 saat 2 saat sonsuza kadar gidiyor bu oyalanma süreçlerim. bunun çaresi nedir?
0
Bende de var aynı durum. Öğrenciyken mesela son gün gelmedikçe ders çalışamazdım. Ödevleri falan da hep son gün yapardım. İzleyeceğim bir filmi bile üşenip günler sonraya erteliyorum acelem yok zaten diye. 25 gün falan önce ailemin yanına geldim 1-2 hafta kalırım diye, İstanbul'da acil bi işim yok diye gidemeyip kaldım resmen burda.
Çaresi anca kararlı olup bir şeyleri zamanında yapmaya alışmak sanırım ama hiç umudum yok benim kendimden. Böyle gidecek galiba.
Çaresi anca kararlı olup bir şeyleri zamanında yapmaya alışmak sanırım ama hiç umudum yok benim kendimden. Böyle gidecek galiba.
0
www.youtube.com
Neil de grasse tyson burada ölmekle, önceliklerle, şimdi ile ilgili fikirlerini paylaşıyor, yapmam gereken şeyleri salladığım zaman dedikleri aklıma geliyor kıpırdanıyorum
Neil de grasse tyson burada ölmekle, önceliklerle, şimdi ile ilgili fikirlerini paylaşıyor, yapmam gereken şeyleri salladığım zaman dedikleri aklıma geliyor kıpırdanıyorum
0
Acele etmek zorunda kalma durumunu simule etmen lazım. Bunun için de kendine daha kısa süreli hedefler koyman gerekiyor.
Mesela tahmini 3 gün sürecek bir işin var. Bunun son deadline'ı 5 gün sonra. Şu an napıyorsun? İlk gün oturuyorsun yapmak için, sonra "amaan daha çok zaman var, yarın başlarım" diyorsun. Ertesi gün gelince "zaten iş 3 günlük, yarın başlasam tam yetişir" diyorsun. Deadline'a 3 gün kalınca, işin 3 gün süreceğini tahmin etmene rağmen daha 3 gün olmasının rehavetiyle yine erteliyorsun. 2 gün kalınca biraz farkına varıp oturuyorsun başına, ama çok az iş yapıyorsun, dikkatin dağılıyor, oyalanıyorsun. Son gün gelince işin ciddiyetini anlıyorsun, oturuyorsun adam gibi işi yapmaya. Ama 3 günlük işi 1 güne sıkıştırdığın için sabahlamak zorunda kalıyorsun ve iş yarım yamalak bitiyor, ya da işi geç tamamlamış oluyorsun.
Şöyle bir strateji izleyebilirsin: Öncelikle işi ÇOK NET BİR ŞEKİLDE PLANLAman gerekiyor. İş 3 günlükse bunu tam olarak görmen lazım hesaplayarak. Sonra bu işi 3'e bölüp ilk gün şuraya kadarını, ikinci gün şuraya kadarını, son gün tamamını bitirmiş olmam gerekiyor diyeceksin. Hatta bu hedefleri yaz!
Sonra her günün başında, o günün işlerini de böl. "Öğleye kadar şu kadarı, akşama kadar şu kadarı" diye. Bunları da yaz.
Sonra her mesai başlangıcında, mesela öğleden sonraya başlarken, "saat 4'e kadar şunlar bitecek, 6'ya kadar şurasını bitirmiş olacağım" diye yazacaksın.
Tamamladıkça üzerini çizeceksin hedeflerin. Bu hedef saatlerine hatırlatma koyabilirsin, alarm çalsın, iş bitti mi diye kontrol edersin o saatte. Daha o işe başlamadığını görürsen hemen strese girmen lazım. "Bu 2 saatlik işi geciktirdim ama bugünün işleri bugünün sonunda bitecek! Bitmezse uyumak yok!" diye telkin et kendini. Bitmezse ara verme, başka ödüllerden mahrum bırak kendini.
Bu yöntemle de savsaklama ihtimalin var, yine gecikecek işler, oyalanacaksın. Ama yazılı hedefler ve alarm ile, bu oyalamayı çok daha erken fark edeceksin ve aksiyon almak için daha çok fırsatın olacak.
--- o ---
Ya da bunları boşverip, yine en başta hesaplayacaksın toplam iş ne kadar sürer diye. Ancak düzenli çalışıp 3 günde bitecek iş için, hiç mola vermeden çalışarak ne kadar süreceğini hesaplayacaksın. Mesela 18 saat mi çıktı hesapta. Deadline'a 22 saat kala işe başla, hayvan gibi çalışarak işi bitir. Yine ertelemiş sayılırsın belki, ama en azından önceki günlerde o işi yapmak için oturup boş boş vaktini harcamak yerine başka şeylerle vaktini değerlendirmiş olursun. O göt sıkışması başlayana kadar o ileride yapacağın işle ilgili kendini boşa meşgul etmezsin.
--- o ---
İki yöntemde de işin ne kadar süreceğini en başta net bir şekilde hesap edebilmen kritik.
Tüm bunları, uzun süren işlerle ilgili yazdım bu arada. Bir saatlik bir işi oyalamanın çaresi farklı olabilir.
Mesela tahmini 3 gün sürecek bir işin var. Bunun son deadline'ı 5 gün sonra. Şu an napıyorsun? İlk gün oturuyorsun yapmak için, sonra "amaan daha çok zaman var, yarın başlarım" diyorsun. Ertesi gün gelince "zaten iş 3 günlük, yarın başlasam tam yetişir" diyorsun. Deadline'a 3 gün kalınca, işin 3 gün süreceğini tahmin etmene rağmen daha 3 gün olmasının rehavetiyle yine erteliyorsun. 2 gün kalınca biraz farkına varıp oturuyorsun başına, ama çok az iş yapıyorsun, dikkatin dağılıyor, oyalanıyorsun. Son gün gelince işin ciddiyetini anlıyorsun, oturuyorsun adam gibi işi yapmaya. Ama 3 günlük işi 1 güne sıkıştırdığın için sabahlamak zorunda kalıyorsun ve iş yarım yamalak bitiyor, ya da işi geç tamamlamış oluyorsun.
Şöyle bir strateji izleyebilirsin: Öncelikle işi ÇOK NET BİR ŞEKİLDE PLANLAman gerekiyor. İş 3 günlükse bunu tam olarak görmen lazım hesaplayarak. Sonra bu işi 3'e bölüp ilk gün şuraya kadarını, ikinci gün şuraya kadarını, son gün tamamını bitirmiş olmam gerekiyor diyeceksin. Hatta bu hedefleri yaz!
Sonra her günün başında, o günün işlerini de böl. "Öğleye kadar şu kadarı, akşama kadar şu kadarı" diye. Bunları da yaz.
Sonra her mesai başlangıcında, mesela öğleden sonraya başlarken, "saat 4'e kadar şunlar bitecek, 6'ya kadar şurasını bitirmiş olacağım" diye yazacaksın.
Tamamladıkça üzerini çizeceksin hedeflerin. Bu hedef saatlerine hatırlatma koyabilirsin, alarm çalsın, iş bitti mi diye kontrol edersin o saatte. Daha o işe başlamadığını görürsen hemen strese girmen lazım. "Bu 2 saatlik işi geciktirdim ama bugünün işleri bugünün sonunda bitecek! Bitmezse uyumak yok!" diye telkin et kendini. Bitmezse ara verme, başka ödüllerden mahrum bırak kendini.
Bu yöntemle de savsaklama ihtimalin var, yine gecikecek işler, oyalanacaksın. Ama yazılı hedefler ve alarm ile, bu oyalamayı çok daha erken fark edeceksin ve aksiyon almak için daha çok fırsatın olacak.
--- o ---
Ya da bunları boşverip, yine en başta hesaplayacaksın toplam iş ne kadar sürer diye. Ancak düzenli çalışıp 3 günde bitecek iş için, hiç mola vermeden çalışarak ne kadar süreceğini hesaplayacaksın. Mesela 18 saat mi çıktı hesapta. Deadline'a 22 saat kala işe başla, hayvan gibi çalışarak işi bitir. Yine ertelemiş sayılırsın belki, ama en azından önceki günlerde o işi yapmak için oturup boş boş vaktini harcamak yerine başka şeylerle vaktini değerlendirmiş olursun. O göt sıkışması başlayana kadar o ileride yapacağın işle ilgili kendini boşa meşgul etmezsin.
--- o ---
İki yöntemde de işin ne kadar süreceğini en başta net bir şekilde hesap edebilmen kritik.
Tüm bunları, uzun süren işlerle ilgili yazdım bu arada. Bir saatlik bir işi oyalamanın çaresi farklı olabilir.
0
ruhi mucerret
https://www.eksiduyuru.com/duyuru/1161696/kadinlara-soru-iliskide-boy-ne-kadar-onemlişu soruda kadınlara ilişkilerde erkeğin boy meselesini sormuştum. cevaplayanların yarısından fazlası boy önemli dedi.şimdi sorum erkeklere, ilişkide kadının boy/kilo oranı kadar önemli? kilolu olması hiç bir kadını
www.eksiduyuru.com
şu soruda kadınlara ilişkilerde erkeğin boy meselesini sormuştum. cevaplayanların yarısından fazlası boy önemli dedi.
şimdi sorum erkeklere, ilişkide kadının boy/kilo oranı kadar önemli? kilolu olması hiç bir kadını reddetme sebebiniz oldu mu? internetten tanıştığınız birine boyunu/kilosunu sorar mısınız?
_______
bu arada bir tespit yapmak istiyorum, kilolu bir kadına kilosunu soralım kısa bir erkeğe de boyunu soralım. kadına sormak insanlar arasında daha ayıp karşılanıyor sanki. bunun sebebi ne olabilir? erkek boyunu değiştiremez, elinde değil ancak kadın kilosunu isterse değiştirme imkanına sahip. neden üzerinde bir insiyatifi olmadığı halde erkeğe sormak daha az ayıp?
ayıp tam doğru kelime olmayablir, hoş karşılanmıyor da diyebiliriz.
şu soruda kadınlara ilişkilerde erkeğin boy meselesini sormuştum. cevaplayanların yarısından fazlası boy önemli dedi.
şimdi sorum erkeklere, ilişkide kadının boy/kilo oranı kadar önemli? kilolu olması hiç bir kadını reddetme sebebiniz oldu mu? internetten tanıştığınız birine boyunu/kilosunu sorar mısınız?
_______
bu arada bir tespit yapmak istiyorum, kilolu bir kadına kilosunu soralım kısa bir erkeğe de boyunu soralım. kadına sormak insanlar arasında daha ayıp karşılanıyor sanki. bunun sebebi ne olabilir? erkek boyunu değiştiremez, elinde değil ancak kadın kilosunu isterse değiştirme imkanına sahip. neden üzerinde bir insiyatifi olmadığı halde erkeğe sormak daha az ayıp?
ayıp tam doğru kelime olmayablir, hoş karşılanmıyor da diyebiliriz.
0
Yani sağlıksız öyle götü başı yaymış istemem tabi, öyle spor manyağı kadınları da sevmiyorum. Fit olsun biraz balık etli de olabilir.
0
cinsel çekim açısından tabi ki önemli. cinsel çekimin sıfır olduğu bir ilişki, olsa olsa arkadaşlık ilişkisi olur. internetten tanıştığım birine kilosunu sormam, görsel ipuçlarından çıkarım yaparım.
0
Ben kisa bir erkek olsam da kilolu biriyle birlikte olmam cunku kisalik genetikken kilolu olmak degil.
0
kilosu boyunun küsüratından 10-13 arası eksik ise sıkıntı olmaz bence. biraz spesifik bir cevap oldu ama kabul edin :d
örneğin 1.73 boy 63 kilo
yahut 1.80 boy 70 kilo gibi...
örneğin 1.73 boy 63 kilo
yahut 1.80 boy 70 kilo gibi...
0
önemli. ben ince kadınlardan hoşlanıyorum. kendim de öyleyim.
belki birlikte spor filan da yaparız, atacağım fark ezici değil, sadece "bariz" olsun.
belki birlikte spor filan da yaparız, atacağım fark ezici değil, sadece "bariz" olsun.
0
Diğer kriterler uygunsa belirli bir orana kadar tamam derim. Uzun zamandır spor ile uğraştığımdan dolayı kendisine kilo verdiririm.
0
hafif tombik severim ama kilolu sevmiyorum tabi. çok kilolu kadın seven arkadaşlarım var, 1 gram yağ bile sevmeyen arkadaşlarım var.
0
173 boy 63 kiloya sıkıntı olmaz demişler. Boyunun 10 kilo fazlası kabul deseniz neyse de 10 kilo eksiği zaten onun ideal kilosu oluyor.
173-70 kilo şöyle insanlar:
www.mybodygallery.com
www.mybodygallery.com
173-70 kilo şöyle insanlar:
www.mybodygallery.com
www.mybodygallery.com
0
Çok fazla kiloluysa cinsel yönden yeterince etkilenemediğim için benim için her şey demek olmasa da önemli.
0
Oldukça önemli. Yüz güzelliğinden bile daha önemli benim için. Herhangi bir aşağılama niyetinde değilim, bazı insanlar kiloludur işte, bu onların karakterini değiştirmez, ama şişman kızları çekici bulamıyorum ve cinsel olarak çekici bulmadığım biriyle birliktelik yaşamam çok zor.
İnternetten tanıştığım kızlara boyunu/kilosunu sormam ama instagram isterim, sosyal medyada net fotoğrafları yoksa birkaç fotoğraf yollamasını isterim, dolaylı yoldan öğrenmeye çalışırım. Yüz fotoğrafını görüp biraz konuştuktan sonra, kilolu olduğunu öğrenip reddetmişliğim var. Yine aynı şekilde çok çok kısa olduğu için soğumuşluğum da var (ki ben de kısa bir adam sayılırım).
Tespitin doğru. İlişkiler konusunda kadınlara pozitif ayrımcılık yapıldığı için böyle bir algı var.
- İlk buluşmada hesabı erkek öder.
- Erkek zaman zaman çiçek/hediye alır.
- Bir kadını tavlaması gereken kişi erkektir. Kadın, erkek için ekstra uğraşmaz.
...
Bunlar ilişkiler konusundaki neredeyse evrensel kurallar, toplumlar bunları benimsemiş bi kere. İlişki başlangıcına kadar bu kurallara büyük ölçüde uymayı ister istemez kabul ediyoruz. Zaten ilişki başladıktan sonra böyle bir dengesizlik olmuyor pek.
İnternetten tanıştığım kızlara boyunu/kilosunu sormam ama instagram isterim, sosyal medyada net fotoğrafları yoksa birkaç fotoğraf yollamasını isterim, dolaylı yoldan öğrenmeye çalışırım. Yüz fotoğrafını görüp biraz konuştuktan sonra, kilolu olduğunu öğrenip reddetmişliğim var. Yine aynı şekilde çok çok kısa olduğu için soğumuşluğum da var (ki ben de kısa bir adam sayılırım).
Tespitin doğru. İlişkiler konusunda kadınlara pozitif ayrımcılık yapıldığı için böyle bir algı var.
- İlk buluşmada hesabı erkek öder.
- Erkek zaman zaman çiçek/hediye alır.
- Bir kadını tavlaması gereken kişi erkektir. Kadın, erkek için ekstra uğraşmaz.
...
Bunlar ilişkiler konusundaki neredeyse evrensel kurallar, toplumlar bunları benimsemiş bi kere. İlişki başlangıcına kadar bu kurallara büyük ölçüde uymayı ister istemez kabul ediyoruz. Zaten ilişki başladıktan sonra böyle bir dengesizlik olmuyor pek.
0
ideal ölçülerde olmayan kadından hoşlanmam mümkün değil, çekici gelmez. idealden kastım gözüme hoş görünmesi, yoksa kan testi isteyip bmi kontrol ettirecek değilim ama atıyorum kadın 1.70'se kilosu 75 olmasın yani. bakma bu "şüşkoyum mutluyum"cu hastalara. her insan fiziksel olarak daha düzgün, seksi, güçlü, efendime söyliyim potansiyelli olanı ister. bu tek kriter midir? değildir. amma önemlidir.
ha ilişkimizin üçüncü yılındayızdır, 10 kilo alır. onu çok önemsemem. halihazırda sevdiğim ve aşık olduğum kadın kilo aldı diye çok sorun çıkarmam. gelgelelim, bunu alışkanlık haline getirip camış gibi yiyen, hareket etmeyen, sağlıksız ve istikrarlı bir şekilde kilo alan bir yağ tulumuna dönüşürse "hanım sen nabıyon amk" derim. sağlık sorunu olmadığı sürece sürekli olarak kilolu olan bir insanla ilişki yaşamak istemem. tembel, iradesiz, sağlıksız biri olduğunu düşünürüm çünkü. hayatımı paylaştığım insanın böyle biri olmasını/böyle birine dönüşmesini istemem.
not olarak ekliyim ki tam olarak bu nefret ettiğimi söylediğim özelliklere sahip şüşkonun biriyim. böyle olduğum için kendimi kahrediyor değilim ama gerizekalı gibi "KÜLO ÖNEMLİ DEYİL!11!! BİZ DE SEVİLEBİLMELİYİZ!11!" demiyorum. merdiven çıkarken tıkanan adam mı olur amk, bizi sevseler ne olur?
o yüzden kadının kilosu önemlidir. erkeğin kilosu da önemlidir. binaenaleyh, kilo önemlidir. lokmanızı sayın, kemikleriniz görünsün, hayatını kilosu üzerine kurmuş bir manyak olun demiyorum ama sağlıklı olun şerefsizler. 15 dakika yürüyünce gece ekstra 4 saat dinlenmeye ihtiyaç duymayın mesela. en başta kendim için söylüyorum bunu. akıllı olun. heh.
ha ilişkimizin üçüncü yılındayızdır, 10 kilo alır. onu çok önemsemem. halihazırda sevdiğim ve aşık olduğum kadın kilo aldı diye çok sorun çıkarmam. gelgelelim, bunu alışkanlık haline getirip camış gibi yiyen, hareket etmeyen, sağlıksız ve istikrarlı bir şekilde kilo alan bir yağ tulumuna dönüşürse "hanım sen nabıyon amk" derim. sağlık sorunu olmadığı sürece sürekli olarak kilolu olan bir insanla ilişki yaşamak istemem. tembel, iradesiz, sağlıksız biri olduğunu düşünürüm çünkü. hayatımı paylaştığım insanın böyle biri olmasını/böyle birine dönüşmesini istemem.
not olarak ekliyim ki tam olarak bu nefret ettiğimi söylediğim özelliklere sahip şüşkonun biriyim. böyle olduğum için kendimi kahrediyor değilim ama gerizekalı gibi "KÜLO ÖNEMLİ DEYİL!11!! BİZ DE SEVİLEBİLMELİYİZ!11!" demiyorum. merdiven çıkarken tıkanan adam mı olur amk, bizi sevseler ne olur?
o yüzden kadının kilosu önemlidir. erkeğin kilosu da önemlidir. binaenaleyh, kilo önemlidir. lokmanızı sayın, kemikleriniz görünsün, hayatını kilosu üzerine kurmuş bir manyak olun demiyorum ama sağlıklı olun şerefsizler. 15 dakika yürüyünce gece ekstra 4 saat dinlenmeye ihtiyaç duymayın mesela. en başta kendim için söylüyorum bunu. akıllı olun. heh.
0
ben sorun etmiyorum kiloyu. balık eti filan zaten sıkıntı değil, belli bir kilodan sonra sıkıntı olur belki, oda karşımdaki kişinin enerjisine göre değişir.
lim5 in verdiği linkten baktığım kadarıyla 170 boy 90-100 kg civarından sonra zaten kişinin kendi yaşam kalitesinede etkileyecek seviyede olduğu için olumsuz bakabilirim.
aşırı zayıfsa da sıkıntı olabilir kemikleri belli olacak seviyede
kendim zayıfım
lim5 in verdiği linkten baktığım kadarıyla 170 boy 90-100 kg civarından sonra zaten kişinin kendi yaşam kalitesinede etkileyecek seviyede olduğu için olumsuz bakabilirim.
aşırı zayıfsa da sıkıntı olabilir kemikleri belli olacak seviyede
kendim zayıfım
0
Burada kimse önemli değil dememiş.
Hayatımın son 7-8 senesini obez geçirdim, tüm erkek arkadaşlarım benden zayıf kaslı falan tiplerdi.
Yani o kadar önemli olsa benimle kimse çıkmazdı.
O yüzden kimse kimseyi yemesin sjfjjdksk.
Hayatımın son 7-8 senesini obez geçirdim, tüm erkek arkadaşlarım benden zayıf kaslı falan tiplerdi.
Yani o kadar önemli olsa benimle kimse çıkmazdı.
O yüzden kimse kimseyi yemesin sjfjjdksk.
0
@bir nick var benden iceri,
37 tane sevgilin olmadıysa eğer, söylediğin şey anlamsız. 100 adamdan 10 tanesinin kiloya önem vermemesi, kilonun önemsiz olduğu anlamına gelmez. kaldı ki özellikle kilolu sevenler var. sevgili bulmuş olman obezliğin kendi başına iğrenç ve aşırı sağlıksız bir şey olduğu gerçeğini de değiştirmiyor ayrıca. "sevgilim olsun da gerisi önemli değil" diyorsan orası senin bileceğin iş tabii, ona bir şey diyemem.
37 tane sevgilin olmadıysa eğer, söylediğin şey anlamsız. 100 adamdan 10 tanesinin kiloya önem vermemesi, kilonun önemsiz olduğu anlamına gelmez. kaldı ki özellikle kilolu sevenler var. sevgili bulmuş olman obezliğin kendi başına iğrenç ve aşırı sağlıksız bir şey olduğu gerçeğini de değiştirmiyor ayrıca. "sevgilim olsun da gerisi önemli değil" diyorsan orası senin bileceğin iş tabii, ona bir şey diyemem.
0
Erkekte boyun karşılığı kadında kilo değildir yalnız. Hakkaniyetli bir kıyaslama için kadında da boy sorulmalı bu soruda.
0
ben kilolu veya iri bir kadinla beraber olamiyorum.hic bir sekilde bana cekici gelmiyor ve birlikte olmak aklimin ucundan dahi gecmiyor.tende cok onemli.uzun boylu kizlarda cok hosuma gitmez.kisa boylu ve zayif olmasi favorimdir.sanirim benim inceden ayi olmamla alakali bir husus bu.Reddetme bir kac kez yasandi ama daha cok hic o boyuta gelmeme tercihim oldu.internet uzerinde kimseye bu tarz bir soru sormam cunku birisiyle karsilikli gorusup ,konusmadan,tanismadan boyle bir sey dusunmuyorum.konustugum kisinin ne oldugu beni cok ilglendirmiyor.ortak guzel akici bir durum varsa zaten biraraya gelir gorusursun.ekstra boyle bir sey sormak bence hos degil.
0
Kadının leş olup olmaması çok daha önemli. Fazla kilo verilir ama insan leşse leş kalıyor. Bu durumu yakın zamanda duyuruda herkes gördü sanıyorum.
0
ben zayıfım, 176 / 57
zayıf kızlar bana kilolu ya da normal kiloda olanlara göre daha çekici geliyor. kendime öyle bir şey oluşturmuşum, herhalde ben de zayıf olduğum içindir. boy konusunda bir kıstasım yok, 1.55 de olur 1.75 de.
ben zayıf olduğumdan çoğu kız da beni beğenmiyor, ona bir şey diyemem tabi.
internette tanıştığım birine kilosunu sormam, çıkarım yaparım. tanışınca göreceğim zaten.
zayıf kızlar bana kilolu ya da normal kiloda olanlara göre daha çekici geliyor. kendime öyle bir şey oluşturmuşum, herhalde ben de zayıf olduğum içindir. boy konusunda bir kıstasım yok, 1.55 de olur 1.75 de.
ben zayıf olduğumdan çoğu kız da beni beğenmiyor, ona bir şey diyemem tabi.
internette tanıştığım birine kilosunu sormam, çıkarım yaparım. tanışınca göreceğim zaten.
0
boy ve kilo oranı önemli. ama asıl önemlisi sağlık durumu. ne kadar fazla yağ o kadar fazla sağlık sorununu ortaya çıkartır. insan kendini sevecek, yediğine içtiğine dikkat edecek, spor yapacak sonra zaten mutlu mesut olur kilo da verir özgüveni de yerinde olur. yani yağ kötüdür kötü.
0
benim için de çok önemli, zayıf olmadığı sürece çekici bulamıyorum.
0
aquarium
Keyif alarak yaptiginiz ve sonucunda ortaya somut bir şey çıkardiginiz neler var ?
Keyif alarak yaptiginiz ve sonucunda ortaya somut bir şey çıkardiginiz neler var ?
0
Farklı malzemelerden kolaj yapmayı çok seviyorum. Bir yere astığım veya insanlarla paylaştığım yok ama yaparken çok keyif alıyorum.
0
Ben eski, kullanmadığım, orası burası erimiş mumlarımı eritip yeni mumlar yapmıştım. Fazlasıyla mutlu etti beni.
Evdeki mevcutlar bitince evde kremdir, sabundur, dudak nemlendiricisidir, bodyscrub'dır yapmayı düşünüyorum bakalım.
Evdeki mevcutlar bitince evde kremdir, sabundur, dudak nemlendiricisidir, bodyscrub'dır yapmayı düşünüyorum bakalım.
0
Tamirat-tadilat işlerini ben de çok severim.
Onun dışında doğa yürüyüşlerine çıkıp kuru bitkiler, kabuklar vs topluyorum. Sonra onlardan ufak tefek süs eşyası, takı vs. yapıyorum kendimce.
Onun dışında doğa yürüyüşlerine çıkıp kuru bitkiler, kabuklar vs topluyorum. Sonra onlardan ufak tefek süs eşyası, takı vs. yapıyorum kendimce.
0
neynep
Merhaba, Saatlerin değiştirilmesi uygulamasının siyasetle alakalı olmasının, ve Müslüman inancına sahip olanların yaşam standardına mecbur bırakılmak amacında ve karşı fikirli insanların moralini yüksek tutmanın zorlaştırılması dışında bi sebebi olduğunu düşünen var mı acaba? Merak ediyorum, başka
Merhaba,
Saatlerin değiştirilmesi uygulamasının siyasetle alakalı olmasının, ve Müslüman inancına sahip olanların yaşam standardına mecbur bırakılmak amacında ve karşı fikirli insanların moralini yüksek tutmanın zorlaştırılması dışında bi sebebi olduğunu düşünen var mı acaba? Merak ediyorum, başka bir mantıklı sebebi varsa öğrenmek isterim, zorla kendimi inandırmak isterim.
Saatlerin değiştirilmesi uygulamasının siyasetle alakalı olmasının, ve Müslüman inancına sahip olanların yaşam standardına mecbur bırakılmak amacında ve karşı fikirli insanların moralini yüksek tutmanın zorlaştırılması dışında bi sebebi olduğunu düşünen var mı acaba? Merak ediyorum, başka bir mantıklı sebebi varsa öğrenmek isterim, zorla kendimi inandırmak isterim.
0
sabah namazına gitmeye kalkarsan işine geç kalıyorsun. hani öyle bir niyet varsa bile onu da becerememişler kanımca.
0
akp hukumetinden bahsediyoruz. yani para > din. bu durumda daha cok isik yakmamiz ve elektrik uretmemiz isteniyor. amac bu. muhtfemelen canimiz kanimiz berat albayrak'in fikri bu.
0
Kızmayın ben de muhalifim de beni hiç etkilemedi bu saat işi. Niyetin iyi olmadığına da eminim tabii. Nasıl bu kadar eminim? Çünkü lafa değil icraate bakıyorum.
Onun dışında ben kendimi islamiyete itilmiş de hissetmiyorum.
Onun dışında ben kendimi islamiyete itilmiş de hissetmiyorum.
0
islamiyet'e itilmek değil de, ezanın şiddeti ile uyandırılmak vardı, şimdi karanlıkta işin başına oturmak için ezan sırasında uyanık olmak gerekiyor mesela.
Hiçbişey olmasa, "insanların topunun moralini enerjisini çökertecek ne yapabiliriz" diye düşünülse, en başarılı cevap bu olurdu diye düşünüyorum: en pratik, en hızlı sonuç, en yüksek yüzdeli dönüşüm oranı.
Bi de şeyi merak ediyorum,uluslararası ticari ilişkilere nasıl yansıdı bu? Saatlerimiz ortadoğu ülkelerine ayarlandığına göre, psikolojik olarak "biz doğu= müslüman center = kötü batının karşıtı bir coğrafyaya daha yakınız algısı oluştu mu? Böyle bi geri dönüş/ deneyim yaşayan oldu mu acaba iş ilişkilerinde?
Hiçbişey olmasa, "insanların topunun moralini enerjisini çökertecek ne yapabiliriz" diye düşünülse, en başarılı cevap bu olurdu diye düşünüyorum: en pratik, en hızlı sonuç, en yüksek yüzdeli dönüşüm oranı.
Bi de şeyi merak ediyorum,uluslararası ticari ilişkilere nasıl yansıdı bu? Saatlerimiz ortadoğu ülkelerine ayarlandığına göre, psikolojik olarak "biz doğu= müslüman center = kötü batının karşıtı bir coğrafyaya daha yakınız algısı oluştu mu? Böyle bi geri dönüş/ deneyim yaşayan oldu mu acaba iş ilişkilerinde?
0
yıllardır aynı geyik bıktı artık
saatler değiştirildiğinde "yok ne gerek var" "sanki çok tasarruf ediliyor" "bi tek değiştiren biz kaldık" "mum dönemleri geçti" "boş boş işler" geyikleri dönerdi her yerde tamam değiştirmeyelim dendi şimdi saçma sapan başka teoriler türedi.
hemen yaftalayacaklara: hükümet yanlısı falanda değilim.
saatler değiştirildiğinde "yok ne gerek var" "sanki çok tasarruf ediliyor" "bi tek değiştiren biz kaldık" "mum dönemleri geçti" "boş boş işler" geyikleri dönerdi her yerde tamam değiştirmeyelim dendi şimdi saçma sapan başka teoriler türedi.
hemen yaftalayacaklara: hükümet yanlısı falanda değilim.
0
Öncelikle; muhalifim.
2017'ye girdiğimiz ve enerji tüketiminde ampüllerin çok çok minimal bir etkiye sahip olduğu dünyada, yaz saati uygulaması diye bir şeyin halen var olması gerçekten çok saçma. Tüm dünyada yaz-kış tek saat olmasını destekliyorum ben. Ancak...
Türkiye'nin yaptığı gibi yaz saatini esas almak da saçma oldu. Sabah gün doğmadan uyanmak kışın büyük ızdırap. Bu mantığa göre kış saatinin tüm yıla yayılması gerekirdi.
Öte yandan; Türkiye hükümetinin, benim düşündüğüm gibi "artık bu çağdışı kararı kırmak adına dünyaya öncülük edelim" düşüncesinde olduğunu da düşünmüyorum. Sebep siyasiyse bile çok saçma, zira orta doğu ile bir saat daha az ya da Avrupa ile bir saat daha fazla fark olması gerçekten de hiçbir şeyi değiştirmiyor.
@Cesario'nun söylediği "daha çok tüketim, daha çok vergi"den başka sebep aklıma gelmiyor.
2017'ye girdiğimiz ve enerji tüketiminde ampüllerin çok çok minimal bir etkiye sahip olduğu dünyada, yaz saati uygulaması diye bir şeyin halen var olması gerçekten çok saçma. Tüm dünyada yaz-kış tek saat olmasını destekliyorum ben. Ancak...
Türkiye'nin yaptığı gibi yaz saatini esas almak da saçma oldu. Sabah gün doğmadan uyanmak kışın büyük ızdırap. Bu mantığa göre kış saatinin tüm yıla yayılması gerekirdi.
Öte yandan; Türkiye hükümetinin, benim düşündüğüm gibi "artık bu çağdışı kararı kırmak adına dünyaya öncülük edelim" düşüncesinde olduğunu da düşünmüyorum. Sebep siyasiyse bile çok saçma, zira orta doğu ile bir saat daha az ya da Avrupa ile bir saat daha fazla fark olması gerçekten de hiçbir şeyi değiştirmiyor.
@Cesario'nun söylediği "daha çok tüketim, daha çok vergi"den başka sebep aklıma gelmiyor.
0
top_secret
Bir süredir benden hoşlandığını bildiğim bir kız var. Kafam epey karışık olduğu için bu konuyu hiç düşünmemiştim ama artık daha berrak her şey. Bir şans vermek istiyorum kendisine ama bazı sorunlar var.Şimdi öncelikle bu kız zamanında bana bir çok davette bulundu yemek vs. bahanelerle ama ben hiç ka
Bir süredir benden hoşlandığını bildiğim bir kız var. Kafam epey karışık olduğu için bu konuyu hiç düşünmemiştim ama artık daha berrak her şey. Bir şans vermek istiyorum kendisine ama bazı sorunlar var.
Şimdi öncelikle bu kız zamanında bana bir çok davette bulundu yemek vs. bahanelerle ama ben hiç kabul etmedim.
Sonrasında ben bunun bir teklifini kabul ettim (ders çalışma bahanesiyle) ve evine gittim. Evde bir süre oturduktan sonra bişeyler filan yedik. Sonra sobanın karşısında uykumuz geldi. Ben bunun dizine yattım o arada elini filan tutmuşum böyle ilginç samimi bir pozisyona girdik. Ben bir uyudum sanırım çünkü hayal meyal hatırlıyorum. Sonra hemen böbreklere baktım :)
Şaka bir yana bir süre daha oturduktan sonra ben evden ayrıldım.
Notlar :
1- Şimdi bu kız çok soğuk bir kız. Yani normal arkadaşım olan başka kızlarla bi daha samimi iken bununla çok soğuk aramız.
2- Bunun bana uymayan bir özelliği var. Fakat bunun yanında bana değer veriyor ve bunu hissediyorum yani. Mesela geçen bir şey öğrendim ona attığım ilk mesajı hala saklıyormuş kendisi.
3- Eskiden mesaj filan atardı ama artık atmaz oldu. Yani ben atınca atıyor sadece. Acaba bende vazgeçmiş olabilir mi ?
4- Bir de aramızdaki mesajları slm nbr den ileriye götüremiyorum ben. Bu konuda ne yapmalıyım bilemiyorum.
Sonuç olarak bana nasıl bir yol haritası çiziyorsunuz ? Ne yapmalı nasıl davranmalıyım ?
Şimdi öncelikle bu kız zamanında bana bir çok davette bulundu yemek vs. bahanelerle ama ben hiç kabul etmedim.
Sonrasında ben bunun bir teklifini kabul ettim (ders çalışma bahanesiyle) ve evine gittim. Evde bir süre oturduktan sonra bişeyler filan yedik. Sonra sobanın karşısında uykumuz geldi. Ben bunun dizine yattım o arada elini filan tutmuşum böyle ilginç samimi bir pozisyona girdik. Ben bir uyudum sanırım çünkü hayal meyal hatırlıyorum. Sonra hemen böbreklere baktım :)
Şaka bir yana bir süre daha oturduktan sonra ben evden ayrıldım.
Notlar :
1- Şimdi bu kız çok soğuk bir kız. Yani normal arkadaşım olan başka kızlarla bi daha samimi iken bununla çok soğuk aramız.
2- Bunun bana uymayan bir özelliği var. Fakat bunun yanında bana değer veriyor ve bunu hissediyorum yani. Mesela geçen bir şey öğrendim ona attığım ilk mesajı hala saklıyormuş kendisi.
3- Eskiden mesaj filan atardı ama artık atmaz oldu. Yani ben atınca atıyor sadece. Acaba bende vazgeçmiş olabilir mi ?
4- Bir de aramızdaki mesajları slm nbr den ileriye götüremiyorum ben. Bu konuda ne yapmalıyım bilemiyorum.
Sonuç olarak bana nasıl bir yol haritası çiziyorsunuz ? Ne yapmalı nasıl davranmalıyım ?
0
Amma yazmışsın. Sana ilgisi olan bir kızla nasıl ilişki başlatacağını bu kadar soruyorsan, zorlu bir durumda ne yaparsın acaba...
Kız ya başka biriyle ilgilenmeye başladı ya da artık sana ümit bağlamak istemiyor daha fazla üzülmemek için. Birkaç mesaj at, muhabbeti biraz koyulaştır (bunu nasıl yapacağını da bize sorma artık). Sonra bir yerlere davet et; kahve, sinema vb. Sonra uygun bir anda yapış dudaklarına.
Kız ya başka biriyle ilgilenmeye başladı ya da artık sana ümit bağlamak istemiyor daha fazla üzülmemek için. Birkaç mesaj at, muhabbeti biraz koyulaştır (bunu nasıl yapacağını da bize sorma artık). Sonra bir yerlere davet et; kahve, sinema vb. Sonra uygun bir anda yapış dudaklarına.
0
Başta hoşlanmıyordunuz çünkü kız zaten elinizdeydi gitmeyecek sanıyordunuz sonra kız bi anda ilgiyi çekti şimdi değerli oldu, düşünüp duruyorsunuz o yüzden. Elinizi çabuk tutun kaçırmayın kızı.
0
Dort dortluk birini bulmak imkansiza yakin, tecrubeyle sabitir. Sana deger veren birini bulduysan kacirma bence.
Sonra ellerim bomboş durumu oluyor.
Sonra ellerim bomboş durumu oluyor.
0
yuzır
Oncelikle biraz kendimi alkol konusunda anlatmam gerekirse, ben (alti cizili)genelde mutlu zamanlarda degil mutsuz zamanlarda icerim. Belki yanlis ama ben boyle yaparim. Bira, sarap, likor falan severim tat olarak. Yani donem donem canimin alkol istedigi, istemedigi zamanlar falan olur. Bazen mesela
Oncelikle biraz kendimi alkol konusunda anlatmam gerekirse, ben (alti cizili)genelde mutlu zamanlarda degil mutsuz zamanlarda icerim. Belki yanlis ama ben boyle yaparim. Bira, sarap, likor falan severim tat olarak. Yani donem donem canimin alkol istedigi, istemedigi zamanlar falan olur. Bazen mesela eve alirim her gun bira icerim, evde bira bulunur. Sonra bir donem hic icimden icmek falan gelmez, icmem yani. Bir sebebi olmaz.
Soyle bir durum var. Mesela bazen 3-4-5 vs kisi disari cikiyoruz aksam, oturuyoruz pub gibi bir yerde falan. Insanlar iciyor. Ben boyle canimin bira falan istemedigi bir donemde oluyorum ve icmiyorum. Ve boyle ustumde tuhaf bir baski hissediyorum. Yani zaten ikide bir "yuzir sen niye icmiyorsun" demelerini geciyorum. Surekli bana da icirmeye calisiyorlar. "yaaa hadi bir tane ic sen de", "al benimkinden ic biraz" ve bir sureden sonra artik, "yok ya canim istemiyor", "yok ben icmeyecegim" demekten yoruluyorum. Bilmiyorum ya, boyle iste.
NEDEN INSANLAR BUNU YAPIYOR? Siz iciyorsaniz icin canim istemiyor yaa allaala. Sebebi ne, kendileri icerken yanlarindaki insanlarin da icmesini istemelerinin?
Ek: Ictigim ve icmedigim zamanlardaki eglenme oraninda cok bir degisiklik yok bence. Hatta ictigim zaman sessizlesiyorum genelde. Eglenmek icin alkol almis olma ihtiyaci hissettigim zamanlar nadiren oluyor.
Not: Soru kendini imha edebilir.
Soyle bir durum var. Mesela bazen 3-4-5 vs kisi disari cikiyoruz aksam, oturuyoruz pub gibi bir yerde falan. Insanlar iciyor. Ben boyle canimin bira falan istemedigi bir donemde oluyorum ve icmiyorum. Ve boyle ustumde tuhaf bir baski hissediyorum. Yani zaten ikide bir "yuzir sen niye icmiyorsun" demelerini geciyorum. Surekli bana da icirmeye calisiyorlar. "yaaa hadi bir tane ic sen de", "al benimkinden ic biraz" ve bir sureden sonra artik, "yok ya canim istemiyor", "yok ben icmeyecegim" demekten yoruluyorum. Bilmiyorum ya, boyle iste.
NEDEN INSANLAR BUNU YAPIYOR? Siz iciyorsaniz icin canim istemiyor yaa allaala. Sebebi ne, kendileri icerken yanlarindaki insanlarin da icmesini istemelerinin?
Ek: Ictigim ve icmedigim zamanlardaki eglenme oraninda cok bir degisiklik yok bence. Hatta ictigim zaman sessizlesiyorum genelde. Eglenmek icin alkol almis olma ihtiyaci hissettigim zamanlar nadiren oluyor.
Not: Soru kendini imha edebilir.
0
Canının sıkkın olduğunu, biraz içersen neşeleneceğini düşünüyorlar. Bir de tabii ortak hareket etme güdüsü. Mesela 4 kişi guitar hero oynamaya gidiyorsun, aradan bir kişi "yok ya ben oynamak istemiyorum, izleyecem" derse diğerleri baskı yapar oynaması için. Bunun gibi, onlara dahil olma hevesi.
0
@ugpo zaten oyle bir durum yok, yine hep beraber guluyoruz, muhabbet ediyoruz vs. Uzak kalma durumu yok yani
0
:D ben yapıyorum bunu.
Nedenine gelince, tam bilmiyorum açıkçası. Sanırım ilkin iştirak güzel oluyor aktivite esnasında, o yüzden yanımızdaki de bize katılsın istiyoruz. İkinci olarak da, bu biraz kişisel bir sebep, ben utanıyorum alkolikliğimden :) İçmeyi çok severim, çok da içerim (içerdim ya da); böyle yanımda biri olup o da içince sanki aklamış gibi oluyorum kendimi. Sırf kendi keyfime değil de bir grup aktivitesi olarak içilince geçerli bir bahanesi varmış gibi hissediyorum.
Nedenine gelince, tam bilmiyorum açıkçası. Sanırım ilkin iştirak güzel oluyor aktivite esnasında, o yüzden yanımızdaki de bize katılsın istiyoruz. İkinci olarak da, bu biraz kişisel bir sebep, ben utanıyorum alkolikliğimden :) İçmeyi çok severim, çok da içerim (içerdim ya da); böyle yanımda biri olup o da içince sanki aklamış gibi oluyorum kendimi. Sırf kendi keyfime değil de bir grup aktivitesi olarak içilince geçerli bir bahanesi varmış gibi hissediyorum.
0
alkolün sebebi senin de kendileriyle aynı kafada olmalarını istemeleri olabilir yoksa ayık olan taraf ertesi gün sen şöyle yaptın xD diye anlatabilir. asıl ilginç olan aç olmadığını söyleyen birine yemesi konusunda ısrar edilmesidir.
0
aynı frekansı yakalamak istiyorlar işte. alkolün bazı insanlara yaramadığını anlayamıyorlar.
bazısı da tam tersi, biraz içince herkesi kafası güzel gibi görmeye başlıyor. onlar daha iyi.
bazısı da tam tersi, biraz içince herkesi kafası güzel gibi görmeye başlıyor. onlar daha iyi.
0
Çünkü insanlar farklılıklardan hoşlanmazlar. Senin tercihin ne kadar mantıklı ve sağlıklı olursa olsun eğer çoğunluğun tercihinin dışındaysa ve hatta tekse doğal olarak yadırganır.
0
Elin boş kalmıyorsa kimsenin karışmaması lazım. Mesela ben alkol almasam da soda filan alıyorum. Sorana da cin tonik diye dalga geçiyorum.
0
hocam alkol masasında herkes -senin de bildiğin gibi- aynı kafada olmak ister. şahsen ben de normalde alkol alıp da o an içmeyen birinin masada olmasını istemem. eğer hiç alkol almıyorsa sorun etmem ama.
bence adamlar haklı.
bence adamlar haklı.
0
postmodern rh
takar misiniz? hristiyanliga sempatisi olan ve kupeyi de estetik bulan biri taksa ne dusunursunuz?
takar misiniz? hristiyanliga sempatisi olan ve kupeyi de estetik bulan biri taksa ne dusunursunuz?
0
"kahpe bizans'ta mehmet ali erbil de takmıyo muydu lan böyle bir şey?" diye düşünürdüm.
not: takmıyormuş, tacından sarkanlar küpe gibi gözüküyor.
not: takmıyormuş, tacından sarkanlar küpe gibi gözüküyor.
0
Allah yazan kupe takani da eziklerim, hac kupesi takani da. Dini sembollerden hazzetmiyorum.
0
Bir (erkek) arkadaşım takıyordu. Ne yalan söyleyim, biraz özenti (dikkat çekmeye çalışıyor gibi) geliyordu. Ama çok da üzerinde durmuş değilim.
Ben de erkek olarak küpe takıyorum ama sadece halka.
Ben de erkek olarak küpe takıyorum ama sadece halka.
0
Takmam. Herhangi bir sembol ihtiva eden hiçbir aksesuarı takmam. Estetik bulmuyorum.
Takan hakkında da dikkatimi çekerse Hristiyan herhalde diye düşünürüm. Olmadığını biliyorsam da özenti diye düşünürüm. Estetik bulduğu için taktığını söylerse zevksiz diye düşünürüm.
Takan hakkında da dikkatimi çekerse Hristiyan herhalde diye düşünürüm. Olmadığını biliyorsam da özenti diye düşünürüm. Estetik bulduğu için taktığını söylerse zevksiz diye düşünürüm.
0
harvey + 1
ben aynı şekilde kilisede mum yakan müslümanları ya da camide dua eden hristiyanları da anlamıyorum.
ben aynı şekilde kilisede mum yakan müslümanları ya da camide dua eden hristiyanları da anlamıyorum.
0
"hristiyanlığa sempati duymak" ne ya, liseli misiniz? din bu, sınıf arkadaşı değil. hristiyan olmadığım için haç şeklinde herhangi bir aksesuar takmam, hristiyan olmadığı halde takanın da liseli olduğunu düşünürüm. özel bi sembol olsa neyse, haç la.
0
@der meister, deistim, sadece kupe olarak manasiz seylerdense sembolu anlamli buluyorum ve estetik olarak da hosuma gidiyor.
ayrica sinif arkadasina sempati duymak liselilik bana gore.
ayrica sinif arkadasina sempati duymak liselilik bana gore.
0
Birebir hac formundaysa ve hristiyan sembolüyse takılması sakıncalı iman boyutu açısından hristiyanlık alameti olduğu için.
0
Ben estetik bulurum.
Üzerinde ters haç olan tişörtüm var mesela çok severim (annem hiç sevmez).
Aksesuar kullandığım dönemlerde (lise yılları) kolye olarak da takardım.
Herhangi bir dine sempatim yok hiç olmadı ama haç bana hoş görünür beğendiğim sembollerden.
Üzerinde ters haç olan tişörtüm var mesela çok severim (annem hiç sevmez).
Aksesuar kullandığım dönemlerde (lise yılları) kolye olarak da takardım.
Herhangi bir dine sempatim yok hiç olmadı ama haç bana hoş görünür beğendiğim sembollerden.
0
Ay şeklinde (Hilal) küpe takan herkes müslüman mı oluyor ne alaka yani. Üstünde İsa'nın figürü yoksa çok da dini sayılmıyor bence.
0
allaccess
sb.
sb.
0
Hahaha ayın duyurusu seçtim bunu. Ne güldüm. Bir de erkekler bayıla bayıla yiyor ya, her yerde paylasıyolar bir de. Seversin filan tamam da gizli saklı ye bari abi. Hiç denemedim ama demek ki o kadar dehset bir şey ki yerken foto bile payasılıyor.
0
kültürle ve farklı tatlara açık olmakla ilgisi olsa gerek.
aynı şekilde ıstakoz, ahtapot, kurbağa bacağı gibi şeylerin besin olarak kullanılması da geçerli bence. insan hayret ediyor tabii.
aynı şekilde ıstakoz, ahtapot, kurbağa bacağı gibi şeylerin besin olarak kullanılması da geçerli bence. insan hayret ediyor tabii.
0
İlk seferinde, ne olduğunu bilmeden arkadaş zoruyla önüne koyuluyor, denemek zorunda kalıyorsun.
Daha sonra tadına bayıldığın için ara sıra yiyorsun. Görünüş olarak benzediği şey ile bir alakası olmadığı bilindiği için büyütmek manasız.
Daha sonra tadına bayıldığın için ara sıra yiyorsun. Görünüş olarak benzediği şey ile bir alakası olmadığı bilindiği için büyütmek manasız.
0
Yetişkin bir insan (bkz. sen) insanların zevklerinin farklı olmasının çok doğal olmasını nasıl bu kadar garipseyebiliyorsa o yüzden.
0
gecen sene nisanda adana'da yedim. cesitli sosyal medya ortamlarinda da paylastim yedigimi. bu nisanda tekrar gitmeyi planliyorum, yine yicem.
basinin tadi eh iste ama sonunun tadi nefis. herkesin hayatinda en az bir kez yemesi lazim.
basinin tadi eh iste ama sonunun tadi nefis. herkesin hayatinda en az bir kez yemesi lazim.
0
şırdan üzerinden espri yapanların hem düşük iq'lu hem de gizli eşcinsel olduğunu düşünüyorum. tamam ilk gördüğünde "ahauhua bu ne la" dersin falan ama şırdan yemeyi mizah malzemesi haline getirmeye çalışmak ve cinsellikle ilişkilendirmek cidden inanılmaz leş bir davranış.
hayır tut ki affedersin yrrağa benziyor olsun. ulan beni konuşturmayın şimdi, her gün dünyada milyonlarca yrrak yenmiyor mu? bok değil ki bu, tenasül uzvu. millet her gün ağzına, burnuna almıyo mu bunu? o kadar "ekstrem" bi şey mi gördüğünüz? kızı erkeği, allah aşkına yetişkin olup da her gün öyle veya böyle yrrak görmeyen kaç kişi var? erkekler zaten kendilerinde olanı görüyor, kadınlar da adamdakini görüyor.
hayır dediğim gibi boka falan benzese "oha bu ne ya" dersin anlarım da pipi lan bu pipi, içselleştirin benimseyin hepimiz orusbu olalım demiyorum ama anlamıyorum yani neden "penisi çağrıştıran" şeylere böyle öcü muamelesi yapılıyor. PİPİ LA PİPİ HOOUUUV. hiç mi görmediniz?
"abi gördük de yemesek daha iyiydi..." derseniz, işte tam bu noktada gizli eşcinsel olduğunuzu düşünüyorum. YEMEK lan o. insan yemek yerken niye pipi düşünüp rahatsız olur ki, manyak mısınız?
bak tadını sevmezsin, görüntüsü iştahımı kaçırıyor dersin eyvallah bunlar çok normal. zevk ve estetik meselesidir. diğer türlüsü felaket.
hayır tut ki affedersin yrrağa benziyor olsun. ulan beni konuşturmayın şimdi, her gün dünyada milyonlarca yrrak yenmiyor mu? bok değil ki bu, tenasül uzvu. millet her gün ağzına, burnuna almıyo mu bunu? o kadar "ekstrem" bi şey mi gördüğünüz? kızı erkeği, allah aşkına yetişkin olup da her gün öyle veya böyle yrrak görmeyen kaç kişi var? erkekler zaten kendilerinde olanı görüyor, kadınlar da adamdakini görüyor.
hayır dediğim gibi boka falan benzese "oha bu ne ya" dersin anlarım da pipi lan bu pipi, içselleştirin benimseyin hepimiz orusbu olalım demiyorum ama anlamıyorum yani neden "penisi çağrıştıran" şeylere böyle öcü muamelesi yapılıyor. PİPİ LA PİPİ HOOUUUV. hiç mi görmediniz?
"abi gördük de yemesek daha iyiydi..." derseniz, işte tam bu noktada gizli eşcinsel olduğunuzu düşünüyorum. YEMEK lan o. insan yemek yerken niye pipi düşünüp rahatsız olur ki, manyak mısınız?
bak tadını sevmezsin, görüntüsü iştahımı kaçırıyor dersin eyvallah bunlar çok normal. zevk ve estetik meselesidir. diğer türlüsü felaket.
0
Seviyorum. Mahalle aralarında yapılanları daha çok seviyorum.
Mahalle arasında yediğim şırdandaki bok tadı ağzımdan 1 hafta gitmezken en lüks restoranda yediğim şırdanın bok tadı sadece 4-5 saat duruyor. O yüzden samimi esnaf foreva!
Not: Adanalıyım.
Mahalle arasında yediğim şırdandaki bok tadı ağzımdan 1 hafta gitmezken en lüks restoranda yediğim şırdanın bok tadı sadece 4-5 saat duruyor. O yüzden samimi esnaf foreva!
Not: Adanalıyım.
0
cemallamec
Selam gençler,Spotify listelerinizi türüyle birlikte paylaşır mısınız?
Selam gençler,
Spotify listelerinizi türüyle birlikte paylaşır mısınız?
Spotify listelerinizi türüyle birlikte paylaşır mısınız?
0
0
çoğunlukla alternatif rock ama hafif hüzünlü hafif neşeli
open.spotify.com
open.spotify.com
0
matilda
Karakterinde yani tip, para vs dışında. Nasıl bi kişisel özelliği olsun istersiniz özellikle. Yani soyut şeylerden bahsediyorum. Ben mesela zeki olsun isterim. Benden çok şey bilsin, zeki olsun. Boş muhabbet olmuyor hep bir şeyler öğreniyorum."karşı cins" demenin homofobik bir söylem olduğunu farket
Karakterinde yani tip, para vs dışında. Nasıl bi kişisel özelliği olsun istersiniz özellikle. Yani soyut şeylerden bahsediyorum.
Ben mesela zeki olsun isterim. Benden çok şey bilsin, zeki olsun. Boş muhabbet olmuyor hep bir şeyler öğreniyorum.
"karşı cins" demenin homofobik bir söylem olduğunu farkettim ve başlığı"İlişki yaşayacağınız kişide" olarak değiştirdim.
Ben mesela zeki olsun isterim. Benden çok şey bilsin, zeki olsun. Boş muhabbet olmuyor hep bir şeyler öğreniyorum.
"karşı cins" demenin homofobik bir söylem olduğunu farkettim ve başlığı"İlişki yaşayacağınız kişide" olarak değiştirdim.
0
*zeki olması da pek karakter özelliği değil gibi ama isterim benden zeki olsun.
*eğilip bükülemez olmasın, en ufak şey için "bende böyle işine gelirse" ön yargısı yerine bu konuda neler yapılabileceğini değerlendirme esnekliği olsun.
*feminist olsun (şaka değil)
*eğilip bükülemez olmasın, en ufak şey için "bende böyle işine gelirse" ön yargısı yerine bu konuda neler yapılabileceğini değerlendirme esnekliği olsun.
*feminist olsun (şaka değil)
0
Ben hep gidip en çatlağıni buluyorum (iyi anlamda söyledim) şimdi düşününce Sevgililerimin ortak özelliği ciddi anlamda mutlu, komik, konuşkan tipler olmasıydı. Bu etkiliyo herhalde beni.
0
Kültür.
Her türlü birliktelik yaşadım sanırım. Aptal-Sex Manyağı-Ten uyunlusu-Çok okur az yazar her çeşit insan ile ilişkim oldu neredeyse. Fakat kültür olcak abicim güzellik falan gelip geçici, insan karşısındaki kadın ile konuşarak anlaşmalı yok tek tırnağım havada olursa Kazım benim çok kızgın olduğumu anlar ona göre davranır ilişkilerinden illallah ettim.
Birisi ile konuşunca onunda sana anlatması gereken şeyler olmalı, sen ona romanlardan bahsederken o sana surviver son bölümdeki kavgayı anlatıyorsa o iş olmaz.
Her türlü birliktelik yaşadım sanırım. Aptal-Sex Manyağı-Ten uyunlusu-Çok okur az yazar her çeşit insan ile ilişkim oldu neredeyse. Fakat kültür olcak abicim güzellik falan gelip geçici, insan karşısındaki kadın ile konuşarak anlaşmalı yok tek tırnağım havada olursa Kazım benim çok kızgın olduğumu anlar ona göre davranır ilişkilerinden illallah ettim.
Birisi ile konuşunca onunda sana anlatması gereken şeyler olmalı, sen ona romanlardan bahsederken o sana surviver son bölümdeki kavgayı anlatıyorsa o iş olmaz.
0
cinsiyet belirtilmese de kadınlara yönelik bir soru olmuş. ben kadın olsaydım klasik türk erkeği profili dışında birini arardım. paylaşımcı, haklarıma saygılı, görev ve hakları cinsiyete atfetmeyen. freya hariç bu konuya dokunduran hiç olmamış.
0
Benden farklı olması.
Ki öğrenecek çok şeyim olsun. Kendi ilgi alanlarım dışında ancak çok sevdiğim biri için araştırır öğrenirim, bu yüzden çok farklı ilgi alanlarına sahip kişilerle sevgili oluyorum genelde. Böylece her alanda iyi kötü fikir sahibi oldum bugüne kadar.
Birbirimize öğretecek çok şeyimizin olması bana çok çekici geliyor.
Ki öğrenecek çok şeyim olsun. Kendi ilgi alanlarım dışında ancak çok sevdiğim biri için araştırır öğrenirim, bu yüzden çok farklı ilgi alanlarına sahip kişilerle sevgili oluyorum genelde. Böylece her alanda iyi kötü fikir sahibi oldum bugüne kadar.
Birbirimize öğretecek çok şeyimizin olması bana çok çekici geliyor.
0
@lazpelle kadınlara yönelik bir soru değildi. karşı cinste dedim aslında pişmanım şu an karşı cins dediğim için çünkü biraz homofobik bir söylem olduğunu şu an farkettim.
0
Güven vermesi. Ilımlı, farklı fikirlere açık ve iletişim kurulabilen biri olması. nazik ve sıcak olması. soğuk,kasıntı,narsist biri asla olmamalı.
0
Dürüst olması, zeki olması, sadık olması, libidosunun yüksek olması.
Sonuç: Yalnızım.
Sonuç: Yalnızım.
0
Cinsiyetçi olmaması benim için birinci koşul. Geleneksel kafada bir Türk erkeği ile birlikte olmam imkansız. Kibar ve saygılı olmalı, küfür etmemeli, fanatik olmamalı (fanatizmden kastım sadece futbol vs. değil. Hayatının hiçbir alanında hiçbir şeye fanatizm derecesinde bağlı olmamalı), açık fikirli, rahat ve geniş bir insan olmalı.
Edit: En önemli şeylerden birini unutmuşum. Kesinlikle ateist olmalı.
Edit: En önemli şeylerden birini unutmuşum. Kesinlikle ateist olmalı.
0
Tevazu sahibi olsun (gerçi normal olsa yeter , milletin burnu laf dağında ) ,
Vicdanlı ,
Vicdanlı ,
0
zeka ve mizahşörlük direkt nikahı basma nedenlerim arasındadır.
hatta krem peynir +1
hatta krem peynir +1
0
Ses tonu önemli , sesini duyunca sakinleşmeliyim , böyle bir sırıtma gelmeli , içime işlemeli sesi , ateist olmalı, zeka önemli beni anlayabilmeli (benimde onu anlayabileceğim bir yapıda olmalı) ,bir gün farklı bir gün farklı kişiliklere bürünmemeli. film müzik zevklerimiz örtüşmeli ,en azından çok zıt olmamalı.
hazır olmuşken bir enstrüman çalabilsin, teknolojiye hakim olsun , alkol kullansın ama sigara kullanmasın,
amen
hazır olmuşken bir enstrüman çalabilsin, teknolojiye hakim olsun , alkol kullansın ama sigara kullanmasın,
amen
0
Erkeğim.
Sevgilim olacak kadında karakter olarak en çok önemsediğim özellik kendi başına bir birey olabilmesi. Yani kendi işini minimal de olsa halledebilmesi, birine aşırı bağımlı olmaması, babasının kuzusu, piremses tavırları takınmaması vs, benimle benzer sosyal statü ve sorumluluk sahibi olması.
Sevgilim olacak kadında karakter olarak en çok önemsediğim özellik kendi başına bir birey olabilmesi. Yani kendi işini minimal de olsa halledebilmesi, birine aşırı bağımlı olmaması, babasının kuzusu, piremses tavırları takınmaması vs, benimle benzer sosyal statü ve sorumluluk sahibi olması.
0
matilda naber :)
öyle bi soru sormuşsun ki kafamda taramalı tüfek gibi şu şu şu şu şu ... olsun diye bi sürü şey geçti. sonuç; powerpuff girls'ün erkek versiyonu gibi bişey :D
öyle bi soru sormuşsun ki kafamda taramalı tüfek gibi şu şu şu şu şu ... olsun diye bi sürü şey geçti. sonuç; powerpuff girls'ün erkek versiyonu gibi bişey :D
0
vicdan sahibi ve hakkaniyetli olması. bu özellikleri varsa pek çok olumsuz özelliği barındıramaz zaten.
0
klasik türk erkeği kafasından uzak olmalı. esprili ve eğlenceli olmalı. zeki olmalı ama zakasını çakallık için kullanmamalı. açık fikirli olmalı. tatlı dilli olması da çok önemli. hayvansever ve merhametli olmak. resmen sevgilimin özelliklerini saydım. bebeyim benim asdasdas
0
hayret kimse yazmamış:
erkek tarafı: nefes alsın yeter
kız tarafı : cüzdan şişkin olsun yeter
asdasdss
erkek tarafı: nefes alsın yeter
kız tarafı : cüzdan şişkin olsun yeter
asdasdss
0
Homofobik olmalı kız arkadaşım. Lgbt bireylere saygı duymamalı. Çünkü bilimin de dediği gibi LGBT olmak hastalıktır. Ayrıca kadın gibi kadın olmalı, çok konuşmalı, sporu sevmemeli, makyajı abartmamalı
0
gonul_isleri
şimdi biri var hoşlandığım, akşam yemeğe davet edeyim diyorum. muhabbetimiz çok fazla yok. telefon numarası var bende. mesaj mı atayım yoksa arayayım mı davet için? arasam heyecandan konuşabilir miyim bilmiyorum. ne yapayım?mesaj telefon whatsapp ... ?
şimdi biri var hoşlandığım, akşam yemeğe davet edeyim diyorum. muhabbetimiz çok fazla yok. telefon numarası var bende. mesaj mı atayım yoksa arayayım mı davet için? arasam heyecandan konuşabilir miyim bilmiyorum. ne yapayım?
mesaj telefon whatsapp ... ?
mesaj telefon whatsapp ... ?
0
konuşmayı başlatmak için merhaba nasılsın vs (heyecanı azaltmak ve giriş yapmak için) mesaj olabilir ama davetiyeyi kesinlikle yüz yüze, mümkün değilse telefonla yapmalısın.
0
WhatsApp'ta naber nasılsından sonra sor. Aramak özgüven belirtisi, samimiyet göstergesi falan, ama karşı tarafa düşünme şansı vermez. Günümüzde bu işler mesajlaşarak yürüyor. Ararsan "pat diye nerden geldi bu" imajı olur, korkutucu gelir.
0
hangisi ile rahat edeceksen öyle yap. bence telefon ama konuşamam diyorsan da boşuna niye kasacaksın.
0
Cok muhabbetimiz yok dediginize gore aramaktan ziyade genelde mesajla iletisim kuruyorsunuz. O yuzden mesaj daha mantıklı. Dusunme, reddetme şansi tanimak lazim. Az muhabbetim olan biri çat diye arayip yemege davet etsin istemezdim şahsen.
0
ne olacaktı ki?
ben hoşlanıyordum ama muhabbetimiz çok yoktu diyorsunuz. kabul etmesi garip olurdu.
üzülmeyin.
ben hoşlanıyordum ama muhabbetimiz çok yoktu diyorsunuz. kabul etmesi garip olurdu.
üzülmeyin.
0
bollocks44
Bunlara alternatif ne var
Bunlara alternatif ne var
0
bence yok
ben enparayı kullanıyorum çok memnunum bugüne kadarda hiç sorun yaşamadım
ben enparayı kullanıyorum çok memnunum bugüne kadarda hiç sorun yaşamadım
0
Yüksek faiz oranı, ücretsiz eft gibi temel şeylerden bahsediyorsan, Cepteteb var. Enpara'nın bazı avantajları yok belki ama YemekSepeti'nde %20 indirim gibi önemli bir avantajı var.
0
Enpara dediğin Finansbank'ın dijital oluşumu. Türkiye'de buna direkt rakip yok.
Hangi açıdan alternatif lazım?
İNG'nin Turuncu hesabı var mesela..
Kampanya için CepteTeb'in kampanyaları var.
Ha bir de Cepteteb denen şey TEB'in mobil şubesi... Ayrı bir dijital oluşum değil.Ana bankaya hizmet eder direkt. Akbank Direkt gibi.
Hangi açıdan alternatif lazım?
İNG'nin Turuncu hesabı var mesela..
Kampanya için CepteTeb'in kampanyaları var.
Ha bir de Cepteteb denen şey TEB'in mobil şubesi... Ayrı bir dijital oluşum değil.Ana bankaya hizmet eder direkt. Akbank Direkt gibi.
0
kallesnikof
Akrabalarımın eklediği bir grup var. Silersem sitem edecekler görünce. Ancak hergün tonla paylaşım yapıyorlar. Saçma sapan fotoğraflar atıyorlar, ibretlik yazılar kopyala yapıştır dolduruyorlar. Gizlice çıkmanın bir yolu var mı? Telefon numarasını değiştirsek görünüyor. Programı silip yeniden yükles
Akrabalarımın eklediği bir grup var. Silersem sitem edecekler görünce. Ancak hergün tonla paylaşım yapıyorlar. Saçma sapan fotoğraflar atıyorlar, ibretlik yazılar kopyala yapıştır dolduruyorlar. Gizlice çıkmanın bir yolu var mı? Telefon numarasını değiştirsek görünüyor. Programı silip yeniden yüklesem sıfırlanmış olur mu acaba? Ne yapmalıyım?
0
Maalesef mümkün değil.
Grubu sessize al, bildirim gelmez, günde bir kez açıp yanındaki sayıyı sıfırlarsın olur biter. Ancak (iPhone için) ana ekranda uygulama ikonunun yanında o notification sayısı görünecek ne yazık ki.
Grubu sessize al, bildirim gelmez, günde bir kez açıp yanındaki sayıyı sıfırlarsın olur biter. Ancak (iPhone için) ana ekranda uygulama ikonunun yanında o notification sayısı görünecek ne yazık ki.
0
insanları çok fazla önemsiyorsunuz :) başkaları kırılıp, gücenecek ya da sitem edecek diye kendi konforundan neden vaz geçesin? öğrenci misin çalışan mı bilmiyorum ancak illa kırmak istemiyorsan -öğrenciysen eğer- ders çalışıyorum. bildirim çok fazla geliyor, dikkatim dağılıyor. o yüzden çıkmak zorundaydım de. sınavlardan sonra beni geri alın mutlaka falan de. ya da benim gibi yap; direkt çık. sitem ederlerse de bildirimler rahatsız ediyordu de. yalan söylemek zorunda değilsin. bizim akrabaların da böyle saçmasapan bir gurubu vardı. paso yediklerini içtiklerini, evlrine aldıkları sucukları bile görgüsüzce paylaşıyorlardı. üstüne bir de herkes kendi doğurduğunu paylaşıp sevgi ilgi sözcükleri bekleyince tahammül edemeyip direkt çıktım. açıklama yapmak zorunda de-ğil-sin! ben geç öğrendim bunu ama temiz oldu. sen de öğren artık.
0
silip tekrar yüklemekle olmuyor. ben telefon değiştirdim gruplar hala duruyor.
0
top_secret
Merak ettim.Bakıyorum kiminiz müzik alanında iyiKiminiz süper resim yapıyorKiminiz fotoğraf çekiyorKiminiz oyun oyuyorKiminiz elektronikle uğraşıyorKiminiz arabalara meraklıBenim hiç yok böyle şeylerim. Her şeyden az az biliyorum hiç uzmanlaştığım bir konu yok. Özellikle müzik konusunda başarılı olm
Merak ettim.
Bakıyorum kiminiz müzik alanında iyi
Kiminiz süper resim yapıyor
Kiminiz fotoğraf çekiyor
Kiminiz oyun oyuyor
Kiminiz elektronikle uğraşıyor
Kiminiz arabalara meraklı
Benim hiç yok böyle şeylerim. Her şeyden az az biliyorum hiç uzmanlaştığım bir konu yok.
Özellikle müzik konusunda başarılı olmak isterdim ve başarılı olanları çok kıskanıyorum
Bakıyorum kiminiz müzik alanında iyi
Kiminiz süper resim yapıyor
Kiminiz fotoğraf çekiyor
Kiminiz oyun oyuyor
Kiminiz elektronikle uğraşıyor
Kiminiz arabalara meraklı
Benim hiç yok böyle şeylerim. Her şeyden az az biliyorum hiç uzmanlaştığım bir konu yok.
Özellikle müzik konusunda başarılı olmak isterdim ve başarılı olanları çok kıskanıyorum
0
benim de yok. şimdi sadece müzik alanında iyi olsam sadece müzikle ugrasırdım gibime geliyor. ama şimdi her şeyden biraz ama hiçbir şeyden tam değil. bu daha güzel gibi.
0
Yalnız değilsin:):)
Çok az kara kalem biliyorum o kadar. Çok da şeetme biraz vicdan olaun yeter sanki:)
Çok az kara kalem biliyorum o kadar. Çok da şeetme biraz vicdan olaun yeter sanki:)
0
@godoş
bence bir yerden başla o resimleri yapmaya lütfen:)
bence bir yerden başla o resimleri yapmaya lütfen:)
0
Hayatta en çok üzüldüğüm şeylerdendir bu konu. Resmen hiçbir şeye yeteneğim yok benim de. Sadece müzik konusunda çok fazla şeye hakim olmaya çalışırım ve bundan zevk alırım, hayatımın bir parçasıdır ama o da sadece dinleyici olarak maalesef.
0
- Oldukça iyi bir müzik dinleyicisi olduğumu düşünüyorum ama çaldığım bişey neredeyse yok.
- Resim çizerim, idare eder ama devamlılığım yok, düzenli yapsam memnun olacağım kendimden.
- Futbol oynarım, çok yetenekli değilim ama kendimi geliştirdim, savunmada en güvenilen adamlardan biriyim. Yine de sahanın zayıflarından sayılırım.
- Bir yıldır latin dansları yapıyorum, bachata'dan oldukça keyif alıyorum ama etraftaki çok iyi örnekleri görünce kıskanıyorum.
- İzlemiş olduğum konser, seyahat ettiğim ülke sayısı yüksek, bunlar güzel birikimler ama pek de meziyet sayılmaz.
Bunlar dışında da gitar, mızıka çalmışlığım, fotoğrafla ilgilenmişliğim, tango yapmışlığım, tenis oynamışlığım falan var hep, ama hiçbirini yukarıdakiler kadar bile yapmadım. Bunca şeyi denediğim için mutluyum, çoğunu keyif alarak yaptım, ama bir tanesini tam uzmanlaşarak yapmayı isterdim. Hayattaki nadir pişmanlıklarımdan biri bu. 27 yaşından sonra da uzmanlaşmak çok kolay değil ama keyif aldıklarımı sürdürüyorum, geliştirmeye çalışıyorum işte.
- Resim çizerim, idare eder ama devamlılığım yok, düzenli yapsam memnun olacağım kendimden.
- Futbol oynarım, çok yetenekli değilim ama kendimi geliştirdim, savunmada en güvenilen adamlardan biriyim. Yine de sahanın zayıflarından sayılırım.
- Bir yıldır latin dansları yapıyorum, bachata'dan oldukça keyif alıyorum ama etraftaki çok iyi örnekleri görünce kıskanıyorum.
- İzlemiş olduğum konser, seyahat ettiğim ülke sayısı yüksek, bunlar güzel birikimler ama pek de meziyet sayılmaz.
Bunlar dışında da gitar, mızıka çalmışlığım, fotoğrafla ilgilenmişliğim, tango yapmışlığım, tenis oynamışlığım falan var hep, ama hiçbirini yukarıdakiler kadar bile yapmadım. Bunca şeyi denediğim için mutluyum, çoğunu keyif alarak yaptım, ama bir tanesini tam uzmanlaşarak yapmayı isterdim. Hayattaki nadir pişmanlıklarımdan biri bu. 27 yaşından sonra da uzmanlaşmak çok kolay değil ama keyif aldıklarımı sürdürüyorum, geliştirmeye çalışıyorum işte.
0
jazzblues
"it has been estimated the iron alone would be worth $10,000 million, million USDIt's value would be large enough to destroy commodity prices and cause the world's economy to collapse."
"it has been estimated the iron alone would be worth $10,000 million, million USDIt's value would be large enough to destroy commodity prices and cause the world's economy to collapse."
0
Milyon x Milyon = Trilyon
Trilyon x Bin = Katrilyon
10 Katrilyon Dolar
ya da
10.000 Trilyon Dolar
tr.wikipedia.org
Trilyon x Bin = Katrilyon
10 Katrilyon Dolar
ya da
10.000 Trilyon Dolar
tr.wikipedia.org
0
discopolice
https://youtu.be/arxvAWHFpqM?t=5639:25bana çok garip bir kaza gibi geldi. durduk yere gitti kamyona vurdu. sizce kazanın analizi ve suçlusu kim?
youtu.be
9:25
bana çok garip bir kaza gibi geldi. durduk yere gitti kamyona vurdu. sizce kazanın analizi ve suçlusu kim?
9:25
bana çok garip bir kaza gibi geldi. durduk yere gitti kamyona vurdu. sizce kazanın analizi ve suçlusu kim?
0
durduk yere vurmadı. karşıdan gelen aracı fark edip çok sert fren yaptı. eski model bir araç olduğu abs-esp-ebd gibi donanımla olmadığı için. fren dağılımı, lastik basınçları hatta yolun o anki durumu nedeniyle biraz da istemsizce kaçmak için sola kırdı ve araç kontrolden çıktı.
0
Durduk yere değil. Dikkat edersen, kameranın olduğu arabayla aynı şeritte, kameraya doğru gelen bir minibüs var uzakta. Kamyonla paralel ilk anda, kamyonu sollamaya çalışıyor. Ancak kamyonu geçmeye yetişemiyor. Bunu gören gri araba sağa doğru kayıyor, minibüsün kendisiyle kamyon arasında kalacağını hesap ederek hafif yolun dışından geçip kurtulmak istiyor. Ancak salak minibüs şoförü de aynı şeyi düşünüp o da aynı taraftan yolun dışına çıkıyor. Bu sefer gri araba, minibüse yolun dışında vuracağından korkup sola kırıyor arabayı ama heyecandan fazla kırıyor ve gidip kamyona vuruyor.
Suçlu karşıdan gelen minibüs (9:29'da o minibüsü yolun dışında görebilirsin), çünkü geçemeyeceği kamyonu sollamaya çalışıyor.
Suçlu karşıdan gelen minibüs (9:29'da o minibüsü yolun dışında görebilirsin), çünkü geçemeyeceği kamyonu sollamaya çalışıyor.
0
jamalbsf
Selam arkadaşlar. Şu konuda şöyle olsa daha iyi olur veya şunu yapmasak dediğinizde anne babanızın sizi salladığı olur mu genel anlamda ?Benim peder zerre siklemiyo beni amk deli oluyorum. Kenardaki parayı tl'de tutma diyorum siklemiyo doların 2,5 tl olduğu günden beri. Öncesinde 50 kez uyarmama rağ
Selam arkadaşlar. Şu konuda şöyle olsa daha iyi olur veya şunu yapmasak dediğinizde anne babanızın sizi salladığı olur mu genel anlamda ?
Benim peder zerre siklemiyo beni amk deli oluyorum. Kenardaki parayı tl'de tutma diyorum siklemiyo doların 2,5 tl olduğu günden beri. Öncesinde 50 kez uyarmama rağmen antin kuntin tiplerle iş yapmaya kalkıyo zarar edip depresyona giriyor. Esenyurtan ev alma üzerini ben tamamlayayım şuradan al diyorum siklemiyor. Şurada büfe açayım evde oturuyosun nolur başında dur diyorum yav he diyor aynı yerde büfe açan adam köşeyi dönüyor. Bunun gibi bi sürü örnek var. Benim söylediğim herhangi bişeyi ciddiye alıp da uyguladığını hatırlamıyorum aq. Ben de hayatım boyunca iyi kötü insanlarla ilişkileri sağlam bi tipim. Bi pederle sıkıntılı.
Sizde durumlar nasıl ? Deli çıkıcam şerefsizim.
Benim peder zerre siklemiyo beni amk deli oluyorum. Kenardaki parayı tl'de tutma diyorum siklemiyo doların 2,5 tl olduğu günden beri. Öncesinde 50 kez uyarmama rağmen antin kuntin tiplerle iş yapmaya kalkıyo zarar edip depresyona giriyor. Esenyurtan ev alma üzerini ben tamamlayayım şuradan al diyorum siklemiyor. Şurada büfe açayım evde oturuyosun nolur başında dur diyorum yav he diyor aynı yerde büfe açan adam köşeyi dönüyor. Bunun gibi bi sürü örnek var. Benim söylediğim herhangi bişeyi ciddiye alıp da uyguladığını hatırlamıyorum aq. Ben de hayatım boyunca iyi kötü insanlarla ilişkileri sağlam bi tipim. Bi pederle sıkıntılı.
Sizde durumlar nasıl ? Deli çıkıcam şerefsizim.
0
Kendi işimde kararlarıma saygılı ve de yardımcı oluyor. Evle veya kendi hayatıyla ilgili fikirlerimi pek siklemiyor. Ancak gayet zeki ve kendi şartlarına göre başarılı bir adam kendisi, bana çok söz söylemek düşmez...
0
Yoo, herhangi bir şey ciddiye alınmaz. Ben de karışmam zaten. Çoğunlukla bir arada yaşamıyoruz ama birlikte yaşadığımızda da babamın dediği olur %90. Çok patron olmasından ziyade, çok konuşunca bazen sussun diye bıkarız. Ben onlara sormam, onlar bana sormaz. Aslında daha çok kimse kimseye bir şey sormaz.
0
2'si de önemser, bana kesinlikle fikrimi sorarlar.
hatta bu konuda babam fikrimi daha çok önemsiyor anneme göre. ben çocukken de böyleydi babam. ama annem daha çok kafasına buyruk biri.
hatta bu konuda babam fikrimi daha çok önemsiyor anneme göre. ben çocukken de böyleydi babam. ama annem daha çok kafasına buyruk biri.
0
Valla bizimkilerin 3 kuruş parası var onu bile soruyorlar.
Daha lisedeydim o zaman bile aile kararlarını sorarlardı. Hep fazlasıyla adam yerine koydular canlarım benim ya... Ben de normali böyle sanıyordum.
Daha lisedeydim o zaman bile aile kararlarını sorarlardı. Hep fazlasıyla adam yerine koydular canlarım benim ya... Ben de normali böyle sanıyordum.
0
Bende tam tersi. Hoş babam 16 yaşında vefat etti bana bişi soracak yıllara gelmedik, gelseydikte sormazdı eminim. Annemde sormaz. Abim var o da beni sallamaz. Şu an ailenin en gelirli üyesiyim sağolsunlar eğitimde çok emekleri geçti maddi manevi ancak katiyen akıl danışmazlar. Sanırım baya başına buyruk bir aileyiz biz.
0
Eve bir şey alınırken bile sorarlar, annemin telefonu çalınmış yeni telefon almışlar çekine çekine söyledi akşam onaylayınca sevindi resmen.
Ailede para konularına ben daha çok dikkat ederim(kardeşim de öyledir), bizimkiler (anne-baba) savruk biraz çok gereksiz harcama yapılır ve hep başları ağrır, bu yüzden bana mutlaka danışılır.
Kardeşime de bana da mutlaka sorulur bir şey olduğunda ki bizim dediğimiz olur.
Ev meselesinden örnek vermişsin, bizim şimdi bina yenilenecek ve kendi evimiz olana kadar kiraya çıkacağız kırk kere arıyorlar şöyle ev bulduk şu kadar kira şuraya yakın bilmem ne. Ben de ondan bunaldım mesela boş ver takma :)
Ailede para konularına ben daha çok dikkat ederim(kardeşim de öyledir), bizimkiler (anne-baba) savruk biraz çok gereksiz harcama yapılır ve hep başları ağrır, bu yüzden bana mutlaka danışılır.
Kardeşime de bana da mutlaka sorulur bir şey olduğunda ki bizim dediğimiz olur.
Ev meselesinden örnek vermişsin, bizim şimdi bina yenilenecek ve kendi evimiz olana kadar kiraya çıkacağız kırk kere arıyorlar şöyle ev bulduk şu kadar kira şuraya yakın bilmem ne. Ben de ondan bunaldım mesela boş ver takma :)
0
annem sorar, ailenin küçüğüyüm ama biraz daha mantıklı gibiyim, ablam da zekidir ama pek mantıklı bi insan değildir, o da sorar fikir ister ama duygu ön plana çıkınca dayanamaz yapar sonra sen demiştin pamuk helvaaa der ikimiz de üzülürüz.
ablama baya büyük bi para gelecek mesela şu an aynı zamanda iyi kazandığı için para pul konusunu çok siklemiyor ama ben tutamıyorum kendimi, annemle nasıl 2 günde nasıl çar çur etmez diye düşünüyoruz. bazı insanlar öyle yani düşünmüyor, sen de yakını olarak kendini yiyorsun yapacak bir şey yok.
ablama baya büyük bi para gelecek mesela şu an aynı zamanda iyi kazandığı için para pul konusunu çok siklemiyor ama ben tutamıyorum kendimi, annemle nasıl 2 günde nasıl çar çur etmez diye düşünüyoruz. bazı insanlar öyle yani düşünmüyor, sen de yakını olarak kendini yiyorsun yapacak bir şey yok.
0
Annem para harcama hesap kitap tutma islerinde beni cildirtiyordu, o yuzden eskiden o sormadan ben "bak oyle yapma sunu yap bunu yap" diyordum. Dinlemiyordu beni. Ben de bir sureden sonra soylemeyi birakmistim, kendi parasi naparsa yapsin diye. Sonra benim dediklerimi yapmadigi icin uzun vadede sorun yasadi ve ahh canim kizim ne kadar hakliymissin fln oldu tabii :cool: Artik parayla ilgili konularda ilk bana danisir. Bana sormadan is yapmaz.
Siz paradan girdiniz diye ben de bundan bahsettim. Baska konularda da genelde bana danisir, hatta her konuda danisiyor galiba ya. Hatta ben anneme pek danismam. Bizde roller biraz farkli ya..
Siz paradan girdiniz diye ben de bundan bahsettim. Baska konularda da genelde bana danisir, hatta her konuda danisiyor galiba ya. Hatta ben anneme pek danismam. Bizde roller biraz farkli ya..
0
Beni de hic dinlemezler. Para mevzusunu gectim, annem "aksam ne yemek yapayim" diye sorar ve sonucunda kendisinin uygun gordugu seyi yeriz.
Bir yildir evde bos bos duran sabit telefonu kapattiramadim :/
Bir yildir evde bos bos duran sabit telefonu kapattiramadim :/
0
babam mutlaka sorar. diğer aile bireylerine de sorar ama bana daha çok sorar. en çok bana sorar. hatta ortak olduk sonunda. daha bu sabah beni uyandırdı, şunu araştır, ona göre karar verelim dedi. ailede sözüm geçiyor, çok şükür. onun dışında kardeşlerimin eğitim hayatlarından da ben sorumluyum. o konuda da kararları genelde ben veriyorum(yönlendiriyorum).
bu arada çok da tartışırız. güllük gülistanlık değiliz yani her zaman. bazen de ben kızıyorum bunlar benim görevim değil sen yap diye. ya da o bi beceremedin şu işi der. ama bana güveni sonsuzdur. bir iş verildiğinde ne olursa olsun mutlaka hallederim.
bizim evde herkesin fikri alınır aslında ama iş konuşmak yasak. sadece benimle konuşur. eve halı bile alınsa kardeşlerime sorulur. evde kimse susturulmaz.
bu arada çok da tartışırız. güllük gülistanlık değiliz yani her zaman. bazen de ben kızıyorum bunlar benim görevim değil sen yap diye. ya da o bi beceremedin şu işi der. ama bana güveni sonsuzdur. bir iş verildiğinde ne olursa olsun mutlaka hallederim.
bizim evde herkesin fikri alınır aslında ama iş konuşmak yasak. sadece benimle konuşur. eve halı bile alınsa kardeşlerime sorulur. evde kimse susturulmaz.
0
Terbiye etmeye çalışıyorum, yakında ailenin başına geçicem, mali politikayı iyi şekillendirebilirsem. Mevcut işlerimde kendimi ispat ettiğim an savunmaları düşecek.
O da olmazsa kabile kavgasında babama meydan okuyup elimine ederim doğrudan.
O da olmazsa kabile kavgasında babama meydan okuyup elimine ederim doğrudan.
0
aile meclisi var bizde, ortak konuşulur. zaten kalabalığız :P demokrasi iyi bir şey.
ha tabi her konu herkesi ilgilendirmez veya fikri bile yoktur bu konularda tam katılım olmayan meclislerimiz de olur.
ben büyük çocuğum o yüzden eskiden -liseliyken filan -babam daha çok benimle konuşurdu, biraz daha otoriterdi de o zamanlar ben çocukken tam tek adamdı. zamanla demokrasiye geçtik.
ha tabi her konu herkesi ilgilendirmez veya fikri bile yoktur bu konularda tam katılım olmayan meclislerimiz de olur.
ben büyük çocuğum o yüzden eskiden -liseliyken filan -babam daha çok benimle konuşurdu, biraz daha otoriterdi de o zamanlar ben çocukken tam tek adamdı. zamanla demokrasiye geçtik.
0
bizim ailede herkes birbirinden fikir aliyor, akil danisiyor ama sonra yine herkes bildigini okuyor :D
0
steve rogers
dün buradan birisi kendi listesini paylaşmıştı. hoşuma gitti. beğendiğiniz veya sizin yaptığınız listeler varsa paylaşın.bu iki liste benim. güncel sürekli ekleme yapıyorum.beğendiğim şarkıları topluyorum.https://open.spotify.com/user/mertkklg/playlist/6TvGu6qymUAG9ApTTNECHUbu listeyi herkese tavsiy
dün buradan birisi kendi listesini paylaşmıştı. hoşuma gitti. beğendiğiniz veya sizin yaptığınız listeler varsa paylaşın.
bu iki liste benim. güncel sürekli ekleme yapıyorum.
beğendiğim şarkıları topluyorum.
open.spotify.com
bu listeyi herkese tavsiye etmiyorum. shameless arka fonda çalan hard rock şarkıları ve ona benzer şarkıları topluyorum.
open.spotify.com
bu iki liste benim. güncel sürekli ekleme yapıyorum.
beğendiğim şarkıları topluyorum.
open.spotify.com
bu listeyi herkese tavsiye etmiyorum. shameless arka fonda çalan hard rock şarkıları ve ona benzer şarkıları topluyorum.
open.spotify.com
0
Tarzlarımız çok uzak değil gibi. Bakıyorum listelerine.
Ben konsepte göre playlistler hazırlıyorum.
Mesela bu hüzün dolu bir liste, durduk yere adamın amına koyan şarkılar başlığında da paylaşmıştım (bkz: #57512431):
open.spotify.com
Bu da salt kadın vokallerden oluşan bir liste, dünya kadınlar günü başlığında paylaşmıştım (bkz: #59039896):
open.spotify.com
Bu ise henüz tam olarak olgunlaşmamış, küçük bir liste. Çoğunlukla eğlenceli, hayatımın bir döneminde birkaç gün boyunca sürekli loop'a almış olduğum şarkılardan oluşuyor:
open.spotify.com
Ben konsepte göre playlistler hazırlıyorum.
Mesela bu hüzün dolu bir liste, durduk yere adamın amına koyan şarkılar başlığında da paylaşmıştım (bkz: #57512431):
open.spotify.com
Bu da salt kadın vokallerden oluşan bir liste, dünya kadınlar günü başlığında paylaşmıştım (bkz: #59039896):
open.spotify.com
Bu ise henüz tam olarak olgunlaşmamış, küçük bir liste. Çoğunlukla eğlenceli, hayatımın bir döneminde birkaç gün boyunca sürekli loop'a almış olduğum şarkılardan oluşuyor:
open.spotify.com
0
"ofkeli elektronik" playlist'im: open.spotify.com
indie pop, mutlu elektronik falan: open.spotify.com
"cok zor durumdayim, iyi degilim", mutsuz slow playlist:
open.spotify.com
indie pop, mutlu elektronik falan: open.spotify.com
"cok zor durumdayim, iyi degilim", mutsuz slow playlist:
open.spotify.com
0
benim gibi biraz fosilseniz nostalji takılmak istediğinizde;
open.spotify.com
türkü severseniz;
open.spotify.com
özgün müziklerden toparlayabildiklerim;
open.spotify.com
open.spotify.com
türkü severseniz;
open.spotify.com
özgün müziklerden toparlayabildiklerim;
open.spotify.com
0
Karışık liste 1: (git: open.spotify.com ) 24 saat olduğu için artık yeni ekleme yapmıyorum.
Karışık liste 2: (git: open.spotify.com) 24 saat olunca buna da ekleme yapmayacağım.
Sabah terapisi: (git: open.spotify.com ) Buna da yeni başladım. Sabah sabah dinlemelik, kafa yormayacak bir şeyler olur. Sınır koymadım henüz.
Karışık liste 2: (git: open.spotify.com) 24 saat olunca buna da ekleme yapmayacağım.
Sabah terapisi: (git: open.spotify.com ) Buna da yeni başladım. Sabah sabah dinlemelik, kafa yormayacak bir şeyler olur. Sınır koymadım henüz.
0
trumanshow
nasıl olmuşum;http://i.hizliresim.com/kGM7oW.jpg
0
vallahi süper olmuşsunuz. çok da sağlıklı görünüyorsunuz. aman kilo verdim diye sporu salmayın :)
0
ulan ben bile cok sevindim. tebrik ederim, harika olmussun. sahane. iste boyle ifsalarla gelin.
0
50 kilo önceki halini hatırlıyorum ifşalardan.
Süper olmuş, tebrik ediyorum. Zamanında benzer bir serüvenden geçmiş biri olarak muazzam bir başarı. İraden iyiymiş bayağı=)
Süper olmuş, tebrik ediyorum. Zamanında benzer bir serüvenden geçmiş biri olarak muazzam bir başarı. İraden iyiymiş bayağı=)
0
Eski halinizi bilmiyorum, ama gene de oha. Bacagim sakat, kosmadan etmeden nasil verebilirim bi 15 kilo?
0
sporcu vücudu olmuş takdir ettim.
spor yapan herkesi takdir ediyorum bu vesileyle.
spor yapan herkesi takdir ediyorum bu vesileyle.
0
herkes hatırlıyorum yazınca ben de hatırladım. tebrik ederim, iyi iş başarmışsınız.
0
Önceki halini bilmiyorum ama 50-60 kilo vermek harika bi başarı, azmin için kutlarım.
Baldır kısmın biraz abartı olmuş, onun dışında gayet iyi. Alkışşş
Baldır kısmın biraz abartı olmuş, onun dışında gayet iyi. Alkışşş
0
baldır düşmanlarına kötü haber, o quadlar biraz daha büyüyecek :) yani inşallah.
0
Önceki hali bilmiyorum fakat ben özellikle bacaklara bayıldım.
Çok iyi.
Tebrikler.
Darısı başıma diyeyim :)
Çok iyi.
Tebrikler.
Darısı başıma diyeyim :)
0
Trumanshow trumanshow yapmis.hem hosgeldin hem bravo.birde sokak agziyla cevap verirsem 10 numara manita olmus valla tebrikler.
0
öncesini bilmiyorum ama, 50 kilo vermiş bir insan için çok çok iyi duruyorsunuz, maşallah diyorum, azminiz ve kararlılığınız da çok iyiymiş...
0
Tebrikler.Eski halini bilmiyorum.Eski hal fotosu da var mı? karşılaştırma daha anlamlı olur
0
19 kg verdiğiniz zaman demiştim ki sırtınızdan bir damacana eksilttiniz. şimdi ise bir su dükkanı gitmiş. Tebrik ediyorum.
body transformation diye videolar fotoğraflar koyuyorlar ya bence efsanevi bir body transformation işi çıkarmışsınız. ben bu arada erkek sanıyordum sizi ya neden aklımda öyle kalmış bilmiyorum.
body transformation diye videolar fotoğraflar koyuyorlar ya bence efsanevi bir body transformation işi çıkarmışsınız. ben bu arada erkek sanıyordum sizi ya neden aklımda öyle kalmış bilmiyorum.
0
eski halini bilmiyorum ama sırf azminden ötürü bile ayakta alkışlanısı çabanı takdir ettim kendimce, valla helal olsun ne diyeyim
0
Tebrikler!
Keşke before - after yapsaydın. Bazı ablalarımıza böyle örnekler lazım..
Quadlar çok iyi ama ben nedense sırtı da merak ettim? :)
Keşke before - after yapsaydın. Bazı ablalarımıza böyle örnekler lazım..
Quadlar çok iyi ama ben nedense sırtı da merak ettim? :)
0
Tebrikler efendim :) Kilo veren hayatını değiştiren herkesi kutluyorum :)
0
tebrik ederim her zaman bu şekilde iradeli biçimde kilo verenlere saygım olmuştur.
Ömür boyu kilolarınızı korumanızı temenni ediyorum. Sağlıklı bir hayat sizinle olsun.
Ömür boyu kilolarınızı korumanızı temenni ediyorum. Sağlıklı bir hayat sizinle olsun.
0
bence hizliresim.com'a falan yükleyin bu şekilde facebook hesabınızı da ifşa etmiş oluyorsunuz
edit: tebrikler bu arada
edit: tebrikler bu arada
0
sorulduğu için yazıyorum;
2 senede verdim bu kadar kiloyu. sadece sağlıklı beslenme ve spor ile verdim.
spor olarak ağırlık çalışıyorum, inşallah kalan hayatımda da bunu yapmaya devam ederim.
öncesi fotoğrafımı koymak hiç içimden gelmiyor. önceden gösterirdim, hoşuma giderdi de ama artık bu beni mutlu etmiyor.
hedeflediğim yerde değilim bu arada. %4-5 kadar bi'yağ oranı düşürmek istiyorum; ama artık olmuyor. psikolojik olarak çok zorlanıyorum.
aynı zamanda da beslenmeden çok kısıtlama yapınca güçten düşüyorum, ağırlıklar artmıyor, o zaman da mutsuz oluyorum.
ara ara yine yağ yakmayı denerim, belki 1 sene sonra tekrar işleri sıkı tutarım, bunu henüz planlamadım.
kilo vermeye karar verdiğimde "fit biri olucam" demiştim.
en zirveyi hedeflemiştim.
oraya yürüdüm, epey yol kat ettim, ama benim için istediğim yer bunun çok daha ilerisinde.
ve yaşadığım sürece, istediğim noktaya gelmek için zamanım var <3
2 senede verdim bu kadar kiloyu. sadece sağlıklı beslenme ve spor ile verdim.
spor olarak ağırlık çalışıyorum, inşallah kalan hayatımda da bunu yapmaya devam ederim.
öncesi fotoğrafımı koymak hiç içimden gelmiyor. önceden gösterirdim, hoşuma giderdi de ama artık bu beni mutlu etmiyor.
hedeflediğim yerde değilim bu arada. %4-5 kadar bi'yağ oranı düşürmek istiyorum; ama artık olmuyor. psikolojik olarak çok zorlanıyorum.
aynı zamanda da beslenmeden çok kısıtlama yapınca güçten düşüyorum, ağırlıklar artmıyor, o zaman da mutsuz oluyorum.
ara ara yine yağ yakmayı denerim, belki 1 sene sonra tekrar işleri sıkı tutarım, bunu henüz planlamadım.
kilo vermeye karar verdiğimde "fit biri olucam" demiştim.
en zirveyi hedeflemiştim.
oraya yürüdüm, epey yol kat ettim, ama benim için istediğim yer bunun çok daha ilerisinde.
ve yaşadığım sürece, istediğim noktaya gelmek için zamanım var <3
0
önceki halini görseydim keşke. ama bu halin taş baya. benim kilomdan daha fazlasını atmışsın vucudundan. tebrikler.
0
tebrikler !!!
bende sıkı diyet kasıyorum bu aralar. 88.2'den 82.8'e düştüm 3 haftada. bugün sporada başlıyorum. görünce daha da gaza geldim.
bende sıkı diyet kasıyorum bu aralar. 88.2'den 82.8'e düştüm 3 haftada. bugün sporada başlıyorum. görünce daha da gaza geldim.
0
@aychovsky, sen herkese destan yaz, bana gelince 2 cümle... oldu mu şimdi hehe
0
Güzel. Onemli olan verilen mucadele ve kararlılık.en guzelide bu ikisi.
0
başlığı görür görmez sen aklıma geldin zaten, şaşırmadım. alkışlıyorum, destekçinim ;)
0
@tughan, her zaman pozitif baktığını ve takdir ettiğini hissettirdin ve bu beni mutlu etti.
sen de benim tam tersim yollardan ama en nihayetinde kilo alıp vermeli yollardan geçtiğin için, beni en iyi anlayabilecek kişilerden birisin, teşekkür ederim <3
sen de benim tam tersim yollardan ama en nihayetinde kilo alıp vermeli yollardan geçtiğin için, beni en iyi anlayabilecek kişilerden birisin, teşekkür ederim <3
0
sanki ben seni eski ifşalardan hatırlar gibiyim. yanılıyor muyum acaba. kilon vardı ama 50 60 fazla olacak kadar var mıydı ya.
tebrikler azmin için.
tebrikler azmin için.
0
Müthiş olmuşsun <3
Ben on kiloyu veremiyorum, takdir ettim sahiden.
Saçın da çok güzel olmuş bu arada ^^
Ben on kiloyu veremiyorum, takdir ettim sahiden.
Saçın da çok güzel olmuş bu arada ^^
0
Tebrik ediyorum , müthişsin bravo valla ben hayatta yapamam heralde. Nasıl bir program uyguladın?
0
@devilred saçımı sorma, çok sancılı süreçteyim, küte çeviricem şekilsiz kaldı. gerçi sonra yine kısaltırım, bundan sonra hep kısa :)
0
@old possum, valla her yönünle uğraşıyorsun, sadece diyet spor değil burada olay, kafayı da resetlemek ve baştan yazmak lazım.
spor programı diyorsan, bileşik egzersizleri asiste ederek çalışmayı seviyorum...
diyet diyorsan, abur cubursuz, eppeksiz, şekersiz beslenmeye çalışıyorum. ama ilk 1 sene inanılmaz katıydım, ağzıma meyve bile sürmedim.
şimdi öyle değil ama, o kadar sıkamıyorum.
spor programı diyorsan, bileşik egzersizleri asiste ederek çalışmayı seviyorum...
diyet diyorsan, abur cubursuz, eppeksiz, şekersiz beslenmeye çalışıyorum. ama ilk 1 sene inanılmaz katıydım, ağzıma meyve bile sürmedim.
şimdi öyle değil ama, o kadar sıkamıyorum.
0
güzel olmuşsun özellikle yüzün. eski halini pek hatırlamıyorum ama şu tarzın pek bi hoş. azminden bana da ver biraz.
0
ilk halini bilmiyorum ama 50 60 kilo veren birisi için oldukça fit görünüyorsun.
helal olsun, saygılarr :)))))
edit: bu saç sana iyi gitmiş =)
helal olsun, saygılarr :)))))
edit: bu saç sana iyi gitmiş =)
0
truman insanları gaza getir de buradan ifşaya yürüsün ve huzur içinde çözülsün bu iş.
0
Kendi de 50 kilo vermiş biri olarak başarılı buldum; 'öncesi' fotoğrafı olmasa da. Ufak rötuşlar var sadece, bu kadarını yaptığına göre onları da her türlü yaparsın zaten.
0
@ubi dubium ibi libertas, anlaşıldı; herhalde anlıyorsun bu işlerden.
şehirlerimiz denkleşirse, bir de senin gözünden görürüm kendimi. ;)
şehirlerimiz denkleşirse, bir de senin gözünden görürüm kendimi. ;)
0
büyük azim gerektiren bir iş. tebrikler :) umarım hedefini gerçekleştirirsin.
0
Verilen kilo ciddi bir rakam, tebrik ederim ! Boyunun da çok uzun olmadığı düşünülürse nerdeyse 1 insan kütlesi çıkmış vücudundan. Yalnız istediğin kadar fit ol, o erkeksi saç modeliyle hiç hoş durmazsın. Ayrıca ellerinin sabit olması ve yere bakman çok çirkin durmuş. Daha doğal bir poz olmalıydı.
0
aa geldin mi yine küfürlerinle? Umarım onları da eritebilmişsindir.
erkekfatma+1
erkekfatma+1
0
Fotoğraf bacak günü sporundan sonra çekildiyse sıkıntı yok. Fakat normal zamanda bacakların bu kadar sıkı olmaları birazcık abartı olabilir, ama güzel tabii. Yalnız alt vücutla üst vücut arasında ufak bir orantısızlık var sanki. Kollar biraz yağlı mı ne? Alt taraf bu kadar fit olunca dikkatimi çekti, yoksa çirkin görünüyor değil aslında...
Tebrikler :)
Tebrikler :)
0
@long live rock n roll fotoğraf pampsız...
diğer tespitlerin de doğru, yağ yakmam lazım, kollarda ve genel olarak üst vücutta fazlalık var. alt 36 beden, üst 38 beden :) şimdilik buraya kadar gelebildim :)
diğer tespitlerin de doğru, yağ yakmam lazım, kollarda ve genel olarak üst vücutta fazlalık var. alt 36 beden, üst 38 beden :) şimdilik buraya kadar gelebildim :)
0
uzun zaman sonra trumanla yeniden haa! taş olmuşsun haber vermiyorsun diyecektim ama neyse ki haber vermişsin, helal sana, azmin elinden hiçbir şey kurtulmaz
0
Tüm içtenliğimle tebrik ediyor ve saygı duyuyorum. Bravo.
Eski hâlini hatırlıyorum, bu iradeyi göstermiş olman muhteşem. Şahsen ihtimal vermiyordum, beni yanılttın.
Genç yaşında şişman olan herkes için örneksin.
Eski hâlini hatırlıyorum, bu iradeyi göstermiş olman muhteşem. Şahsen ihtimal vermiyordum, beni yanılttın.
Genç yaşında şişman olan herkes için örneksin.
0
@limoncello, inat edince mutlaka bir sonuç alıyorsun.
@yirmisantim, kimse ihtimal vermiyordu; hiç kimse. ama ben olmama ihtimalini düşünmemiştim bile. bir saniye bile "acaba olmaz mı" diye düşündüğümü hatırlamıyorum :)
@yirmisantim, kimse ihtimal vermiyordu; hiç kimse. ama ben olmama ihtimalini düşünmemiştim bile. bir saniye bile "acaba olmaz mı" diye düşündüğümü hatırlamıyorum :)
0
iki defa baktim. bomba gibi olmus. tebrikler. yanimdan gecsen muhtemelen donup arkandan bir daha bakarim.
0
badim olur musun? çok pis bench başı muhabbeti yaparım. 3 set yapıyorsak 6 setlik geyik yaparım en az.
0
@khiron hahah en sevmediğim... benchte erkeklerden spot bile isteyemiyorum, çünkü nedense tüm ağırlığı benden alıyorlar tekrar sırasında, "bırak ben zorlanayım" desem de ı-ıh, ben bench press yapacağıma onlar bent over row yapmaya başlıyorlar :D
0
Destanı sen yazmışsın zaten, benim yazmama gerek yok. :))
Güle güle kullan kalıbı. Tebrikler!
Güle güle kullan kalıbı. Tebrikler!
0
Ooo bizim kız gelmiş, hoşgelmiş :) Ben ekşiden izliyodum paylaşımlarını, bişeyler bekliyodum da bu kadarını beklemiydum valla. Tebrikler ve komacan öpücük güzel yürekli kız :)
0
@hayat aklini konusacak bir filozof uret, çok teşekkür ederim ablacım. benim biraz can havli oldu, inşallah daha iyisi de olacak.
0
oha truman aşırı tebrik ederim. burada olmadığın sürede boş durmamışsın. feyz abidesi olmuşsun kız :)
0
@bruceandwayne, bir motivasyon cümlesi kurmak gerekirse "asla insanların sizi bıraktığı yerde durmayın" derdim herhalde, her zaman bir yönümüzle de olsa ilerlememiz lazım :)
0
sübhanallah kardeş ibretlik bir paylaşım !
truyu kadıköy sokaklarında en son gördüğümde şimdikinin 2 katı ebatlarına yakındı. azminin, neciminin ve selaminin önünde saygıyla eğiliyorum :D
kangurucileyşıns !!
truyu kadıköy sokaklarında en son gördüğümde şimdikinin 2 katı ebatlarına yakındı. azminin, neciminin ve selaminin önünde saygıyla eğiliyorum :D
kangurucileyşıns !!
0
Daşş olmuşsun +1
Umarım asabiyetin de erimiştir +1
Kolları ihmal etme +1
Umarım asabiyetin de erimiştir +1
Kolları ihmal etme +1
0
@manuel mandalina, artık normal görünümde olduğum için insanların tahrik ve kışkırtmaları ile fazla muhatap olmak durumunda kalmıyorum :) bi' de bu açıdan bakın ;)
kolu ihmal etme derken?
@kuul, kadıköy falan diyince epey bir düşündüm, teşekkür ederim :)
kolu ihmal etme derken?
@kuul, kadıköy falan diyince epey bir düşündüm, teşekkür ederim :)
0
gayet yakisikli bir delikanli olmussun. saka bi' yana da, tebrik ederim.
0
@manuel mandalina, olacak o kadar :)
i.hizliresim.com
komple çalışıyorum, ihmal yok; ama bu kadar çok kilo almış olmanın bir bedeli olmalıydı :)
edit: bu arada kollar da pampsız :D hiçbir şeyi pampıyla çekmemişim onu fark ettim.
i.hizliresim.com
komple çalışıyorum, ihmal yok; ama bu kadar çok kilo almış olmanın bir bedeli olmalıydı :)
edit: bu arada kollar da pampsız :D hiçbir şeyi pampıyla çekmemişim onu fark ettim.
0
bence çok fazla kaslısın bir kadın için. son fotoğraf özellikle bunu belli ediyor.
ha onun dışında, yani fiziksel görünümün dışında, müthiş bir iş başarmışsın. vakti zamanında 34 kilo vermiş biri olarak yaşadıklarını az çok tahmin edebiliyorum. helal olsun.
ha onun dışında, yani fiziksel görünümün dışında, müthiş bir iş başarmışsın. vakti zamanında 34 kilo vermiş biri olarak yaşadıklarını az çok tahmin edebiliyorum. helal olsun.
0
@sen git ben geliyorum, bu kadar kas kazanmasam, bu kadar kilo da veremezdim muhtemelen. en iyimser %24 yağ oranım var ve erkek değilim ve 60'a yakın kilo verdim; kasları bu derece belirginleştirebilmemin diğer adı mucize ve ben onu gerçekleştirdim.
hem de bunu spor hocasız, diyetisyensiz; tamamen kendi çabalarınla yapmak, mucizenin eş anlamlısı...
o nedenle, o kaslar benim canlarım, bebeklerim, gözüm gibi bakıyorum ben onlara :) yine de alışık olmayana çok kaslı görünebilirim, sorun değil hehe
hem de bunu spor hocasız, diyetisyensiz; tamamen kendi çabalarınla yapmak, mucizenin eş anlamlısı...
o nedenle, o kaslar benim canlarım, bebeklerim, gözüm gibi bakıyorum ben onlara :) yine de alışık olmayana çok kaslı görünebilirim, sorun değil hehe
0
bunu hiç silme oldu mu. kendimi motive ediyorum. benim de 6 kilo alma hedefim var da.
0
Onceki halinizi bilmiyorum ama cok fit gorunuyosunuz.
4-5 kilo vermeye calisip yillardir debelenen bana da ilham oldunuz :) <3
4-5 kilo vermeye calisip yillardir debelenen bana da ilham oldunuz :) <3
0
valla bravo truman, seni badilerimden takip ediyordum, önceki halini de hatırlıyorum. tam bir azim abidesi olmuşsun, darısı başım(ız)a :)
0
vışşş taa ne zamandan hatırlıyorum diyetteydin bi 5 kilo mu 10 kilo mu ne vermiştin de yazmıştın buraya maşallah azmine hırsına.. helal olsun yürü bea
biraz yanlardan daha gitmesi lazım sanki yada tshirtden öyle geldi, ama olmuşsun, 50/60 kilo ney yaw az buz bi rakam değil maşallah.
edit: gaza geldim bana ne oluyosa artık...
biraz yanlardan daha gitmesi lazım sanki yada tshirtden öyle geldi, ama olmuşsun, 50/60 kilo ney yaw az buz bi rakam değil maşallah.
edit: gaza geldim bana ne oluyosa artık...
0
@rain when i die, bu cümleyi biraz daha açar mısın? rekabet hissi mi uyandırıyorum yoksa ben mi rekabet ediyorum :)
diğer arkadaşlara da teşekkür ederim <3
@xu, çıkmaz.
diğer arkadaşlara da teşekkür ederim <3
@xu, çıkmaz.
0
"bırak ben zorlanayım desem de ı-ıh, ben bench press yapacağıma onlar bent over row yapmaya başlıyorlar :D"
Önceden haber verilmiş kişi yarı yarıya kurtarılmış kişidir diyorum ve ekliyorum.
Haberin olsun kadın memesinin %70'i yağ rezervidir. Vücut geliştirme ve alt dallarını yapanlar belli bir sürenin sonunda bu yağ dokusunun tamamına yakını kaybederler. Alttaki süt bezleriyle adeleler lif lif sayılmaya başlar. Bir tek üzerinde kıl bitmesi kalır. Hoş steroid kullanınca o da oluyor. Süreç, profesyonel seviyeye yakın çalışan kişilerde standart olduğu üzere gidip sahte sentetik bir silikon parçası taktırtırmayla sonuçlanır. Tabi silikon tamamen çıplak kalmış adelenin üzerine tutturulacağından bitmiş bir elbisenin üstüne (dışına) toplu iğneyle tutturulmuş görüntüsü oluşur.
@xu'nun dediği şey daha çok kişiliğindeki erkekleşme elbette. Hani en son kişinin kendisinin farkedebileceği kategorideki değişimler. O konuya girmiyorum.
Bunlar senin keyfinin bileceği şeyler. Ben sadece kararlarını alırken farkettirebilecek değişkenlerden bir tanesine kısaca değindim.
Önceden haber verilmiş kişi yarı yarıya kurtarılmış kişidir diyorum ve ekliyorum.
Haberin olsun kadın memesinin %70'i yağ rezervidir. Vücut geliştirme ve alt dallarını yapanlar belli bir sürenin sonunda bu yağ dokusunun tamamına yakını kaybederler. Alttaki süt bezleriyle adeleler lif lif sayılmaya başlar. Bir tek üzerinde kıl bitmesi kalır. Hoş steroid kullanınca o da oluyor. Süreç, profesyonel seviyeye yakın çalışan kişilerde standart olduğu üzere gidip sahte sentetik bir silikon parçası taktırtırmayla sonuçlanır. Tabi silikon tamamen çıplak kalmış adelenin üzerine tutturulacağından bitmiş bir elbisenin üstüne (dışına) toplu iğneyle tutturulmuş görüntüsü oluşur.
@xu'nun dediği şey daha çok kişiliğindeki erkekleşme elbette. Hani en son kişinin kendisinin farkedebileceği kategorideki değişimler. O konuya girmiyorum.
Bunlar senin keyfinin bileceği şeyler. Ben sadece kararlarını alırken farkettirebilecek değişkenlerden bir tanesine kısaca değindim.
0
@neotunc,bahsettiğin ölçüde kas geliştirebileceğimi de yağ oranımı düşürebileceğimi de sanmıyorum.
sıradan, ağırlık çalışmayı seven biriyim o kadar.
dediğin boyutlara ulaşabileceğimi sanmam yani.
sıradan, ağırlık çalışmayı seven biriyim o kadar.
dediğin boyutlara ulaşabileceğimi sanmam yani.
0
@truman resmen "azimde beni geçebilir misiniz?" diye sormuşun etrafa, muscle car gibisin. o yüzden rekabetçi dedim.
0
@rain when i die, düşündüğümden daha güzel bir şey söylemişsin, teşekkür ederim :)
0
Bir gün taşak çıkartırsan lütfen ama lütfen, kız arkadaşın ben olmak istiyorum. Nolur squatta power cage kullan, spotter yüreğimi yakar.
Kaydedilen aşamalar çok iyi, hedeflerde ayaklar yere basıyor, yolculuktan zevk alıyorsan, asıl iç gıcıklatan kısmı o zaten.
Kaydedilen aşamalar çok iyi, hedeflerde ayaklar yere basıyor, yolculuktan zevk alıyorsan, asıl iç gıcıklatan kısmı o zaten.
0
Bir bayan bence de yuvarlak geçişmeli, ama bir kadın için konuşmak gerekirse, bir kadın tam olarak böyle hatlara sahip olmalı.
0
Cok asiri tebrik ederim. Asabiyet ile laf sokmaya calisan eziklere takilma. 5-6 sene once seninkinin yarisina yakin miktarda kilo veren biri olarak ruh halini ve dis gorunusunun karakterini nasil ele gecirebilecegini biliyorum. Simdi onlardan daha mutlusun eminim, catlayip patlasinlar!
Nasil istiyorsan oyle yasa, bir kadin hicbir sekilde gorunmek zorunda degildir (kisisel estetik anlayisinda bile).
Nasil istiyorsan oyle yasa, bir kadin hicbir sekilde gorunmek zorunda degildir (kisisel estetik anlayisinda bile).
0
@piremses, aslında o dış görünüş-asabiyet ilişkisi şöyle oluyor;
insanlar dış görünüşüne istinaden sana aşırı acımasız oluyorlar, bu da bir zaman sonra seni sürekli kendini savunmak zorunda olan birine dönüştüyor.
tabi şekilcilik ört bas etmek için de sorun sendeymiş gibi davranıyorlar, sen kendinden şüphe et ve delir ki, onların şekilcilikleri kamufle olsun...
sürekli saldırı altında olan biri, bir süre sonra kendini savunmak için saldırmaya başlar, bu doğanın kanunudur.
ben asabi değildim, insanlar ikiyüzlü ve riyakardı, muhtemelen hala öyleler; ama ben değiştim. başarılı ve iyi olan benim :)
laf sokanları önemsemiyorum, hatta iyi bir şeye değindiler ki, işin bu kısmına uyandığımı açıklayabileceğim fırsat doğdu... :)
tekrar teşekkür ederim, destek ve takdirin için :)
insanlar dış görünüşüne istinaden sana aşırı acımasız oluyorlar, bu da bir zaman sonra seni sürekli kendini savunmak zorunda olan birine dönüştüyor.
tabi şekilcilik ört bas etmek için de sorun sendeymiş gibi davranıyorlar, sen kendinden şüphe et ve delir ki, onların şekilcilikleri kamufle olsun...
sürekli saldırı altında olan biri, bir süre sonra kendini savunmak için saldırmaya başlar, bu doğanın kanunudur.
ben asabi değildim, insanlar ikiyüzlü ve riyakardı, muhtemelen hala öyleler; ama ben değiştim. başarılı ve iyi olan benim :)
laf sokanları önemsemiyorum, hatta iyi bir şeye değindiler ki, işin bu kısmına uyandığımı açıklayabileceğim fırsat doğdu... :)
tekrar teşekkür ederim, destek ve takdirin için :)
0
al-se
Bugün kaydınızı aldık, işlemlerle ilgili talimat göndereceğiz diyeli 8 gün olmuş. bu süre normal mi? geçen haftaki noel tatilini de düşünürsek? (şirket adına kaydoluyorum)apple'ı aradım konudan bihaber biriyle görüştüm. Yetkili bi abi abla yön gösterir mi bana? var olun.
Bugün kaydınızı aldık, işlemlerle ilgili talimat göndereceğiz diyeli 8 gün olmuş. bu süre normal mi? geçen haftaki noel tatilini de düşünürsek? (şirket adına kaydoluyorum)
apple'ı aradım konudan bihaber biriyle görüştüm. Yetkili bi abi abla yön gösterir mi bana? var olun.
apple'ı aradım konudan bihaber biriyle görüştüm. Yetkili bi abi abla yön gösterir mi bana? var olun.
0
isimsiz uye
bunu iç dökme veya dertleşme amacıyla değil, rahatsız edebilecek düzeyde bir gerçeklik hakkında düşünmemiz için soruyorum.sevgiyi her şeyin ötesinde gören biri olarak (lan harbi öyle, çok klişe bi cümle ama tüm samimiyetimle söylüyorum) sevgi duygusunun, çeşitli içgüdüleri tatmin etmek için doğa tar
bunu iç dökme veya dertleşme amacıyla değil, rahatsız edebilecek düzeyde bir gerçeklik hakkında düşünmemiz için soruyorum.
sevgiyi her şeyin ötesinde gören biri olarak (lan harbi öyle, çok klişe bi cümle ama tüm samimiyetimle söylüyorum) sevgi duygusunun, çeşitli içgüdüleri tatmin etmek için doğa tarafından kodlanan bir kimyasal etkileşim olarak görüyorum. annelik, tanrı sevgisi, cinsellik, lider sevgisi ve benzer tüm şeyler doğamızın "hayatta kal ve üre" emrine hizmet ediyor doğrudan/dolaylı olarak. yani görüldüğü kadar saf ve çıkarsız olduğunu düşünmüyorum sevgi duygusunun, ama belli ki gerekli bir şey ve sırf bu yüzden, sahtesi bile hoş geliyor. nasıl ki kişinin yemek yemesi kendi seçimi değildir ama onu yemek zorundadır; bu da çok yakın ilişkide.
kendi kendimi mutlu etmeye ve umursamamaya çalışmaktan yoruldum. artık tanrıya küsen şair gibi sorgulamaktan başka bir çıkış kapım yok. yine de bulabildiğim herhangi bir cevap yok.
hayal ediyorum: atalarım bambaşka bir cins zamanında. insan gibi düşünemiyor, onun kadar gelişmemiş, farkındalığı nispeten az; hayatında karmaşıklık ve yapaylık yok. kural uydurmak zorunda değil. parası arabası işletmesi yok ama daha az mutsuz. belki onlar gibi yaşamak istemezdi birçoğumuz ama hiçbirinin "hayatım nasıl geçiyor" derdi yok ki zira sorgulamaya bizim kadar açık değiller. öyle bir hayat daha iyi olmaz mıydı? yine sevilmeyelim ama farklı görüşten olmak, yüzümüzün/vücudumuzun çekici olmaması, zengin olmamak, toplumsal normlara uymamak gibi nedenlerle sevilmeyen kişi olmayalım.
mesela tamamen meraktan soruyorum, seven bir insan neden itici gelir umursamayana göre? bunu "çirkinler neden sevilmez" gibi cevabı belli bir sorudaki isyan havasıyla sormuyorum. bunun evrimsel bir açıklaması var mı? "farklı olanı ve sahip olunmayanı istemek" neden? bu genelgeçer bir doğruluk mu? mesela ben öyle biri olmadığımı düşünüyorum, koşullar oluşsa ben de herkes gibi umursamayanı mı severdim? sevdiğini söyleyen birisine çok değer veriyorum. beni umursamayanları görünce kıymetini daha çok anlıyorum hatta. yoksa sevenden uzaklaşma durumu, ilk paragrafta bahsettiğim "tüm sevgiler çıkarcıdır" bilgisini içselleştiren daha zeki formlara özel bir şey mi?
yazarken unuttuğum, hatırladığım, çıkardığım, eklediğim şeyler oldu. kafam biraz dağınık. akıcı ve bağlantısız yazmış olabilirim, sabır gösterip okuyanlara teşekkürler. başlığı da zaten açıklar gibi olmuşum ama yanlış mı bakıyorum sizce? sizin görüşleriniz neler?
sevgiyi her şeyin ötesinde gören biri olarak (lan harbi öyle, çok klişe bi cümle ama tüm samimiyetimle söylüyorum) sevgi duygusunun, çeşitli içgüdüleri tatmin etmek için doğa tarafından kodlanan bir kimyasal etkileşim olarak görüyorum. annelik, tanrı sevgisi, cinsellik, lider sevgisi ve benzer tüm şeyler doğamızın "hayatta kal ve üre" emrine hizmet ediyor doğrudan/dolaylı olarak. yani görüldüğü kadar saf ve çıkarsız olduğunu düşünmüyorum sevgi duygusunun, ama belli ki gerekli bir şey ve sırf bu yüzden, sahtesi bile hoş geliyor. nasıl ki kişinin yemek yemesi kendi seçimi değildir ama onu yemek zorundadır; bu da çok yakın ilişkide.
kendi kendimi mutlu etmeye ve umursamamaya çalışmaktan yoruldum. artık tanrıya küsen şair gibi sorgulamaktan başka bir çıkış kapım yok. yine de bulabildiğim herhangi bir cevap yok.
hayal ediyorum: atalarım bambaşka bir cins zamanında. insan gibi düşünemiyor, onun kadar gelişmemiş, farkındalığı nispeten az; hayatında karmaşıklık ve yapaylık yok. kural uydurmak zorunda değil. parası arabası işletmesi yok ama daha az mutsuz. belki onlar gibi yaşamak istemezdi birçoğumuz ama hiçbirinin "hayatım nasıl geçiyor" derdi yok ki zira sorgulamaya bizim kadar açık değiller. öyle bir hayat daha iyi olmaz mıydı? yine sevilmeyelim ama farklı görüşten olmak, yüzümüzün/vücudumuzun çekici olmaması, zengin olmamak, toplumsal normlara uymamak gibi nedenlerle sevilmeyen kişi olmayalım.
mesela tamamen meraktan soruyorum, seven bir insan neden itici gelir umursamayana göre? bunu "çirkinler neden sevilmez" gibi cevabı belli bir sorudaki isyan havasıyla sormuyorum. bunun evrimsel bir açıklaması var mı? "farklı olanı ve sahip olunmayanı istemek" neden? bu genelgeçer bir doğruluk mu? mesela ben öyle biri olmadığımı düşünüyorum, koşullar oluşsa ben de herkes gibi umursamayanı mı severdim? sevdiğini söyleyen birisine çok değer veriyorum. beni umursamayanları görünce kıymetini daha çok anlıyorum hatta. yoksa sevenden uzaklaşma durumu, ilk paragrafta bahsettiğim "tüm sevgiler çıkarcıdır" bilgisini içselleştiren daha zeki formlara özel bir şey mi?
yazarken unuttuğum, hatırladığım, çıkardığım, eklediğim şeyler oldu. kafam biraz dağınık. akıcı ve bağlantısız yazmış olabilirim, sabır gösterip okuyanlara teşekkürler. başlığı da zaten açıklar gibi olmuşum ama yanlış mı bakıyorum sizce? sizin görüşleriniz neler?
0
sebebini bilmiyorum fakat uykuyu entryden entrye atlayarak çağırırken az önce şuna denk gelmiştim :D
eksisozluk.com
eksisozluk.com
0
Yazinin baslangicinda guzel girmissin aslinda. Bizler(canlilar) hayatin devamliliginin gonulsuz koleleriyiz. Senin hayatin akisinin tersine bir seyleri arzu etmen imkansiz. Senin de isaret ettigin gibi aslinda icinde bulundugumuz butun duygu durumlar bu hayatin devamliligi esasina gore sekillenmistir. Mesela sevisirken cok buyuk zevk alirsin cunku genlerini kopyaliyorsundur. Ama tehlike durumlarinda cok buyuk korku ve aci duyarsin. Hayatin kamcisi seni bu cizgide tutmak icin sirtinda sakirdar. Seninle isi bitince de burusturup bir kagit gibi kenara atar yaslanirsin, enerjiyi bosa harcamaman gerektigi icin olup gidersin.
Dedigim gibi aslinda guzel yakalamissin olayi, bizler hayatin gonulsuz ve secimsiz koleleriyiz. Butun bu var olus caban hayati sonsuz kilmaya hizmet etmekte. Sen bir piyonsun unutma! sonsuz kildigin ise yasamin ta kendisidir. Secerek gelmedigin bu varolus cesidine neden boyun egmek zorundasin? Ama unutma cizgiden cikarsa agir bedel odetir. Bu oyun ve kurallari bu yasama aittir. Ve yasam gereksizdir.
Dedigim gibi aslinda guzel yakalamissin olayi, bizler hayatin gonulsuz ve secimsiz koleleriyiz. Butun bu var olus caban hayati sonsuz kilmaya hizmet etmekte. Sen bir piyonsun unutma! sonsuz kildigin ise yasamin ta kendisidir. Secerek gelmedigin bu varolus cesidine neden boyun egmek zorundasin? Ama unutma cizgiden cikarsa agir bedel odetir. Bu oyun ve kurallari bu yasama aittir. Ve yasam gereksizdir.
0
İyi ve sevecen olman çekici olmak değil. Seviş şeklimiz normlara uymayabilir. İnsanlar bizim tarafımızdan sevilmek istemiyor olabilir. Bu bizi kötü yapmaz. Yalnız ve şanssız yapar. Dünya tüm sevgisini dışa vuran insanlar için mutluluk garantilemiyor malesef. İnsanların küçük planları o mutluluğu öldürüyor.
0
"seven bir insan neden itici gelir umursamayana göre? ... bunun evrimsel bir açıklaması var mı?" - Bunu evrimsel olarak açıklamaya çalışacağım. Cevabı biliyor değilim, beyin fırtınası yapıyorum:
İlk bakışta evrimsel olarak saçma geliyor. Neden? Çünkü bizi umursamayan kişi ile birlikte olma ihtimalimiz ve soyumuzu onunla devam ettirme şansımız düşüktür. Birlikte olsak bile gidebilir. Güven vermez, sağlıklı bir ilişki vadetmez. Dolayısıyla bu yönelim saçma geliyor bu bakış açısıyla.
Mantıklı gelen bir açıklama ise şu: Eş seçimlerinde %90 bir kıyas üzerinden hareket ediyoruz. Hangisi daha iyiyse onunla birlikte olmak istiyoruz. Daha iyi ne demek? Daha güzel, daha güçlü, daha zengin, daha komik, daha özgüvenli, ağzı daha iyi laf yapan, daha sosyal, daha iyi giyinen... Tüm bu özellikleri alıp tek potada eritiyoruz ve ortaya bir puan çıkarıyoruz o insan için. Kendimiz için de bir puanımız var, diyelim ki 75. Kendimize 75 veriyorsak, baktığımız aralık 70-90 arası olur. Kendimizden birazcık daha düşük bir puana fitiz belki, ama üst limitimiz pek yok (Çok yukarda bir üst limit var, o da "onun için boşuna beklentiye girme" limiti). Burda insan beyni bunları puanlamadan dahi düşünüyor: Bir kız benden hoşlanıyor. Demek ki o da aynı değerlendirmeyi yaptı ve kız 60-80 arası bir skalada olmalı. Peki benden hoşlanmayan kız? Beni istemiyorsa benim üst skalamda bir kız olmalı kendisi, ki o da kendi üstlerini istiyor, beni istemiyor. Yani puan olarak 60-80'lik kızdan daha iyi olmalı. O zaman ben de onu istemeliyim!
Bir de işin ego boyutu var biraz. İnsanoğlu olarak daima bir şeyleri başarmak istiyoruz. Bizi istemeyen kişi, bizim için bir challange'dır. "Ne demek beni istemez?? İsteyecek! Onu elde edeceğim!" Böyle düşünüp, o kişiyi olduğundan da daha değerli bir pozisyonda değerlendiriyoruz ve bu imkansızlığı başarmak istiyoruz.
Bunun gibi bir açıklaması olabilir. Ama doğrusunu söylemek gerekirse benim için pek geçerli bir mantık değil bu. Neden? Çünkü ben ikinci paragrafta anlattığım şekilde düşünüp hareket ediyorum genelde. Benden çok çok daha güzel/zengin/havalı bir kıza hiç yürümüyorum bile; o benim ligimin üstünde, boşa zaman kaybı olur. Kendi ayarımda ve beğendiğim bir kızı isteyebilirim, ama beklentiye girmiyorum. Neden? Çünkü ortada bir yakınlık yokken beklentiye girmek beni hayal kırıklığına uğratabilir. Ancak, bir kızla aramda bariz bir karşılıklı ilgi olduktan sonra beklentiye giriyorum. Böylece hayal kırıklığına uğrama riskimi düşürüyorum. Tabii yine hayal kırıklığına uğrama ihtimalim var. Mesela kızın da bana ilgisi vardır, dolayısıyla kızdan iyice hoşlanmaya başlamışımdır, ama sonra kız bir anda fikrini değiştirir ve ben mutsuz olurum. Yine de dediğim gibi; kızın bana ilgisi yoksa genellikle benim de büyük bir ilgim/beklentim olmaz. Bir erkek olarak böyle olmak pek iyi değil, çünkü erkeğin seçilmeyi bekliyor bir pozisyonda olmaması lazım, seçip ilk adımı atması lazım bu toplumda. Bunu da, ilgi duyduğum kızlara karşı kendimi henüz kaptırmadan önce girişimde bulunup, eğer karşılık alırsam ancak o zaman kızdan ciddi anlamda hoşlanmama izin vererek çözmeye çalışıyorum. Çoğunlukla işe yarıyor.
İlk bakışta evrimsel olarak saçma geliyor. Neden? Çünkü bizi umursamayan kişi ile birlikte olma ihtimalimiz ve soyumuzu onunla devam ettirme şansımız düşüktür. Birlikte olsak bile gidebilir. Güven vermez, sağlıklı bir ilişki vadetmez. Dolayısıyla bu yönelim saçma geliyor bu bakış açısıyla.
Mantıklı gelen bir açıklama ise şu: Eş seçimlerinde %90 bir kıyas üzerinden hareket ediyoruz. Hangisi daha iyiyse onunla birlikte olmak istiyoruz. Daha iyi ne demek? Daha güzel, daha güçlü, daha zengin, daha komik, daha özgüvenli, ağzı daha iyi laf yapan, daha sosyal, daha iyi giyinen... Tüm bu özellikleri alıp tek potada eritiyoruz ve ortaya bir puan çıkarıyoruz o insan için. Kendimiz için de bir puanımız var, diyelim ki 75. Kendimize 75 veriyorsak, baktığımız aralık 70-90 arası olur. Kendimizden birazcık daha düşük bir puana fitiz belki, ama üst limitimiz pek yok (Çok yukarda bir üst limit var, o da "onun için boşuna beklentiye girme" limiti). Burda insan beyni bunları puanlamadan dahi düşünüyor: Bir kız benden hoşlanıyor. Demek ki o da aynı değerlendirmeyi yaptı ve kız 60-80 arası bir skalada olmalı. Peki benden hoşlanmayan kız? Beni istemiyorsa benim üst skalamda bir kız olmalı kendisi, ki o da kendi üstlerini istiyor, beni istemiyor. Yani puan olarak 60-80'lik kızdan daha iyi olmalı. O zaman ben de onu istemeliyim!
Bir de işin ego boyutu var biraz. İnsanoğlu olarak daima bir şeyleri başarmak istiyoruz. Bizi istemeyen kişi, bizim için bir challange'dır. "Ne demek beni istemez?? İsteyecek! Onu elde edeceğim!" Böyle düşünüp, o kişiyi olduğundan da daha değerli bir pozisyonda değerlendiriyoruz ve bu imkansızlığı başarmak istiyoruz.
Bunun gibi bir açıklaması olabilir. Ama doğrusunu söylemek gerekirse benim için pek geçerli bir mantık değil bu. Neden? Çünkü ben ikinci paragrafta anlattığım şekilde düşünüp hareket ediyorum genelde. Benden çok çok daha güzel/zengin/havalı bir kıza hiç yürümüyorum bile; o benim ligimin üstünde, boşa zaman kaybı olur. Kendi ayarımda ve beğendiğim bir kızı isteyebilirim, ama beklentiye girmiyorum. Neden? Çünkü ortada bir yakınlık yokken beklentiye girmek beni hayal kırıklığına uğratabilir. Ancak, bir kızla aramda bariz bir karşılıklı ilgi olduktan sonra beklentiye giriyorum. Böylece hayal kırıklığına uğrama riskimi düşürüyorum. Tabii yine hayal kırıklığına uğrama ihtimalim var. Mesela kızın da bana ilgisi vardır, dolayısıyla kızdan iyice hoşlanmaya başlamışımdır, ama sonra kız bir anda fikrini değiştirir ve ben mutsuz olurum. Yine de dediğim gibi; kızın bana ilgisi yoksa genellikle benim de büyük bir ilgim/beklentim olmaz. Bir erkek olarak böyle olmak pek iyi değil, çünkü erkeğin seçilmeyi bekliyor bir pozisyonda olmaması lazım, seçip ilk adımı atması lazım bu toplumda. Bunu da, ilgi duyduğum kızlara karşı kendimi henüz kaptırmadan önce girişimde bulunup, eğer karşılık alırsam ancak o zaman kızdan ciddi anlamda hoşlanmama izin vererek çözmeye çalışıyorum. Çoğunlukla işe yarıyor.
0
superb
150 lira daha alışveriş yaparsam 70 lira bonus kazanıcamne alsam sizce netten?bir ihtiyacım da yok :/
150 lira daha alışveriş yaparsam 70 lira bonus kazanıcam
ne alsam sizce netten?
bir ihtiyacım da yok :/
ne alsam sizce netten?
bir ihtiyacım da yok :/
0
hepsiburada altın al :) sonra bozdur
alışveriş marketlerinden hediye çeki al parça parça harca.
alışveriş marketlerinden hediye çeki al parça parça harca.
0
0
150 liraya 70 lira bonus iyi oran.
- Harici hard disk
- Elektrikli battaniye
- Harici hard disk
- Elektrikli battaniye
0
@long live rock n roll
70 tl bonus 150 lira alışverişe değil. onuncu 150 tl ve üzeri alışverişe muhtemelen.
cevap: içiosan sigara al. zaten öküz gibi zam geldi bi karton alsan 150'ye yaklaşırsın. 2-3 de bira aldın mı tamam.
marketlerden hediye çeki almak da mantıklı.
kamu spotu: puan kazancam diye ihtiyacın olmayan alışverişi yapma :)
70 tl bonus 150 lira alışverişe değil. onuncu 150 tl ve üzeri alışverişe muhtemelen.
cevap: içiosan sigara al. zaten öküz gibi zam geldi bi karton alsan 150'ye yaklaşırsın. 2-3 de bira aldın mı tamam.
marketlerden hediye çeki almak da mantıklı.
kamu spotu: puan kazancam diye ihtiyacın olmayan alışverişi yapma :)
0
qui gon
Öncelikle belirteyim eşek kadar adamım ben, ama bugüne kadar yaşamadığım duyguları yaşıyorum ve artık kendi kendimi üzmeye başladım. Dolayısıyla bir şekilde içimi boşaltmam gerekiyor. O yüzden burda veya başka mecralarda "adam asmaca" peşinde olup bu şekilde eğlenen arkadaşlara (ki kendilerine saygı
Öncelikle belirteyim eşek kadar adamım ben, ama bugüne kadar yaşamadığım duyguları yaşıyorum ve artık kendi kendimi üzmeye başladım. Dolayısıyla bir şekilde içimi boşaltmam gerekiyor. O yüzden burda veya başka mecralarda "adam asmaca" peşinde olup bu şekilde eğlenen arkadaşlara (ki kendilerine saygım vardır) mesajım lütfen beni o gözlükleri ile değerlendirmesinler.
Şimdi bendeniz işyerimdeki bir hanımdan hoşlanıyorum herhalde ama durum biraz ilginç. Şöyle ki kendisi ile ilgili fiziksel özellikler pek beni çekmiyor. Ben 192 cm kocaman bir herifken karşıdaki kişi en fazla 160 cm minyon bir hanım. Yanlış anlaşılmasın her iki tarafta da bir anormallik yok sonuçta fiziksel özelliklerinizi seçerek gelmiyorsunuz dünyaya. Ama benim bugüne kadarki benzer duyguları hissettiğim insanlar fiziksel olarak daha bi farklı (bu hanım arkadaş da gayet güzel bu arada) daha bana yakın tipte olurdu ve cinsel olarak da bir arzu duyardım kendilerine. Ama şu anda fiziksel hiçbir çekim hissetmiyorum. İnanın çıkmaya başlasak elele tutuştuğumuzda oluşacak o garip görüntü bile geliyor gözümün önüne. Politik düşüncelerimiz uyumsuz, sosyo - kültürel yaklaşımlarımız uyumsuz, hoşlandığımız şeyler uyumsuz. Valla ortak bi noktamız da yok gibi. Ben evcimen iken o bütün haftasonu gezdiğini anlatır durur mesela. İnanın ben de hayret ediyorum kendime. Bu kişiden nasıl hoşlanıyorum anlam bile veremiyorum.
Ama durum buyken "keşke bütün gün yanında otursam da o konuşsa ben dinlesem" der gibiyim. Durup durup odasına bakıyorum gün boyunca, sürekli havadan sudan bahaneler üretiyorum onunla konuşmak için vs. Kesinlikle anlamıştır zaten bi şeyler hissettiğimi ve karşılık alamayan her birey gibi eziklik de hissetmiyor değilim. (Hayır maalesef öyle çok cool biri değilim, etkileniyorum)
Evet üzücü olanı söyleyeyim, kendisi sanırım benden hoşlanmıyor. Sadece bikaç defa çok hoş göründüğünü söylediğimde, "sen böyle hep gel de bu cümleleri söyle, iyi hissediyor insan kendini" demişti. Başka da güzel güzel gülümsüyor işte.
Acaba kırılan egomu mu onarmaya çalışıyorum?
Delirdim mi acaba?
Şimdi bendeniz işyerimdeki bir hanımdan hoşlanıyorum herhalde ama durum biraz ilginç. Şöyle ki kendisi ile ilgili fiziksel özellikler pek beni çekmiyor. Ben 192 cm kocaman bir herifken karşıdaki kişi en fazla 160 cm minyon bir hanım. Yanlış anlaşılmasın her iki tarafta da bir anormallik yok sonuçta fiziksel özelliklerinizi seçerek gelmiyorsunuz dünyaya. Ama benim bugüne kadarki benzer duyguları hissettiğim insanlar fiziksel olarak daha bi farklı (bu hanım arkadaş da gayet güzel bu arada) daha bana yakın tipte olurdu ve cinsel olarak da bir arzu duyardım kendilerine. Ama şu anda fiziksel hiçbir çekim hissetmiyorum. İnanın çıkmaya başlasak elele tutuştuğumuzda oluşacak o garip görüntü bile geliyor gözümün önüne. Politik düşüncelerimiz uyumsuz, sosyo - kültürel yaklaşımlarımız uyumsuz, hoşlandığımız şeyler uyumsuz. Valla ortak bi noktamız da yok gibi. Ben evcimen iken o bütün haftasonu gezdiğini anlatır durur mesela. İnanın ben de hayret ediyorum kendime. Bu kişiden nasıl hoşlanıyorum anlam bile veremiyorum.
Ama durum buyken "keşke bütün gün yanında otursam da o konuşsa ben dinlesem" der gibiyim. Durup durup odasına bakıyorum gün boyunca, sürekli havadan sudan bahaneler üretiyorum onunla konuşmak için vs. Kesinlikle anlamıştır zaten bi şeyler hissettiğimi ve karşılık alamayan her birey gibi eziklik de hissetmiyor değilim. (Hayır maalesef öyle çok cool biri değilim, etkileniyorum)
Evet üzücü olanı söyleyeyim, kendisi sanırım benden hoşlanmıyor. Sadece bikaç defa çok hoş göründüğünü söylediğimde, "sen böyle hep gel de bu cümleleri söyle, iyi hissediyor insan kendini" demişti. Başka da güzel güzel gülümsüyor işte.
Acaba kırılan egomu mu onarmaya çalışıyorum?
Delirdim mi acaba?
0
"gayet güzel bu arada" - Güzel buluyorsun ama herhangi bir cinsel çekim hissetmiyor musun?
Önceki ilişkilerinin bir önemi yok. Önceden hep uzun kız severken şimdi kısayı beğenmiş olabilirsin. Ya da herkese göre çirkindir ama saçının kıvırcıklığı seni çekmiştir. Olabilir böyle şeyler, normal.
Hatta cinsel/estetik olarak çekici bulmadığın birinden de hoşlanabilirsin. Nadir oluyor ama oluyor öyle şeyler arada. Bir arkadaşım var; kızın biriyle alkollüyken cinsel bir şeyler yaşamıştı, sonra da bana "abi her şey süper, ama cinsel olarak hiç çekici bulmuyorum kızı, sevgili olmamız imkansız" demişti. Sonra kafa yapıları o kadar uyuştu ki birlikte oldular, yıllardır birlikteler, nişanlandılar ve çok aşık bir şekilde mutlular. Yani baştaki cinsel çekim olmadan da hoşlanma/aşk olabilir. Ancak...
Hoşlanacağın bir yanı olması lazım lan! Politik olarak farklı, sosyo-kültürel olarak uyumsuz, ortak nokta yok... Neyinden hoşlandın lan bu kızın? Acaba önceden alışık olmadığın tarzda olması mı ilgini çekti? Ya da iş yerindeki makamı güçlü geldi de bir hayranlık olarak mı başladı? Belki de ilk başta onun sana ilgi duymasını bekledin, ondan böyle bir ilgi gelmeyince şaşırdın ve hırs meselesi haline getirdin? Onda seni çekenin ne olduğunu bulursan daha net görürsün önünü.
Herneyse, bunların çok da önemi yok aslında. Hoşlanmışsın bi kere, bundan sonra elde etmeye çalışırsın, gerisi teferruat. Ama onun sana ilgisi yoksa yapabileceğin bir şey yok zaten.
Çok konuşmama rağmen pek bir şey anlatamadım ama özetle:
- Bu kadar uyumsuzsanız, birlikte olsanız da mutlu olamazsınız, vazgeç.
- Vazgeçemedin, hoşlanıyorsun. Şansın varsa zorla, dene.
- Açık kapı bırakmadı, sana karşılık vermiyor. Yapacak bişey yok, vazgeç.
Önceki ilişkilerinin bir önemi yok. Önceden hep uzun kız severken şimdi kısayı beğenmiş olabilirsin. Ya da herkese göre çirkindir ama saçının kıvırcıklığı seni çekmiştir. Olabilir böyle şeyler, normal.
Hatta cinsel/estetik olarak çekici bulmadığın birinden de hoşlanabilirsin. Nadir oluyor ama oluyor öyle şeyler arada. Bir arkadaşım var; kızın biriyle alkollüyken cinsel bir şeyler yaşamıştı, sonra da bana "abi her şey süper, ama cinsel olarak hiç çekici bulmuyorum kızı, sevgili olmamız imkansız" demişti. Sonra kafa yapıları o kadar uyuştu ki birlikte oldular, yıllardır birlikteler, nişanlandılar ve çok aşık bir şekilde mutlular. Yani baştaki cinsel çekim olmadan da hoşlanma/aşk olabilir. Ancak...
Hoşlanacağın bir yanı olması lazım lan! Politik olarak farklı, sosyo-kültürel olarak uyumsuz, ortak nokta yok... Neyinden hoşlandın lan bu kızın? Acaba önceden alışık olmadığın tarzda olması mı ilgini çekti? Ya da iş yerindeki makamı güçlü geldi de bir hayranlık olarak mı başladı? Belki de ilk başta onun sana ilgi duymasını bekledin, ondan böyle bir ilgi gelmeyince şaşırdın ve hırs meselesi haline getirdin? Onda seni çekenin ne olduğunu bulursan daha net görürsün önünü.
Herneyse, bunların çok da önemi yok aslında. Hoşlanmışsın bi kere, bundan sonra elde etmeye çalışırsın, gerisi teferruat. Ama onun sana ilgisi yoksa yapabileceğin bir şey yok zaten.
Çok konuşmama rağmen pek bir şey anlatamadım ama özetle:
- Bu kadar uyumsuzsanız, birlikte olsanız da mutlu olamazsınız, vazgeç.
- Vazgeçemedin, hoşlanıyorsun. Şansın varsa zorla, dene.
- Açık kapı bırakmadı, sana karşılık vermiyor. Yapacak bişey yok, vazgeç.
0
basubadelmevt
Bir duyuru açıyorsun hemen önceki duyurularına bakarak ona bağlı yorumlar geliyor. Mesela duyurularda tam da bi tutarsızlık yok, birinde evliyim diğerinde bekarım dememişim. Sadece vergi borcuyla ilgili bişi sormusum. Sonra da araç sorusu sordum. Adam önce vergi borcunu kapat diyor. Hasta mı bunlar?
Bir duyuru açıyorsun hemen önceki duyurularına bakarak ona bağlı yorumlar geliyor. Mesela duyurularda tam da bi tutarsızlık yok, birinde evliyim diğerinde bekarım dememişim. Sadece vergi borcuyla ilgili bişi sormusum. Sonra da araç sorusu sordum. Adam önce vergi borcunu kapat diyor. Hasta mı bunlar? Bir arkadaşım için soruyo olamaz mıyım? İlla kendiniz için mi bir şeyler soruyorsunuz burda?Belki aracı arkadaşıma alıcaz. Bir sürü eş-dost var, aklımıza takılan bir şeyler oluyor, burda soruyoruz. Kimsenin önceki duyurularına bakıp yorum yapmıyorum çok absürd bi duyuru değilse.
0
niye takılıyon bu kadar, ben bazen sırf ibnelik olsun diye adamın sinirini bozuyorum sonra da engelliyorum asduhjasuha
0
Benim de vergi borcum var ama araba bakıyorum, bakarım yani kime ne? Vergi kaçırmıyorum ki borcum var. Seyahat planı da yapıyorum. Bir sürü insanın vergi borcu var sonuçta. çalışıyoruz ödeyecez size hesap mı vereceğiz kardeşim.
Hadsizler işte, salla gitsin.
Hadsizler işte, salla gitsin.
0
5 milyon tl'n varsa buna niye takılıyorsun? aksjfsakj
Şaka şaka. Bunu yapanların bir kısmı trollere önlem olarak yapıyor. Bazıları da duyuruda o kadar çok zaman geçiriyor ki, o yazar daha önce neler yazmış biliyorlar bazen. Benim duyurudaki eski sevgilimle olan hikayeme bayağı hakim olan bisürü insan var. Takma kafaya, olur öyle.
Şaka şaka. Bunu yapanların bir kısmı trollere önlem olarak yapıyor. Bazıları da duyuruda o kadar çok zaman geçiriyor ki, o yazar daha önce neler yazmış biliyorlar bazen. Benim duyurudaki eski sevgilimle olan hikayeme bayağı hakim olan bisürü insan var. Takma kafaya, olur öyle.
0
bunu, aynı soruyu bir hafta arayla noktasına virgülün dokunmadan tekrar tekrar sormadan önce düşünmeliydin işsiz ama 4000 tl geliri olan kardeş :/
absürt sorularda, üyenin diğer sorularına bakıyorum dalga mı geçiyor yoksa cidden sorusuna cevap mı arıyor diye.
absürt sorularda, üyenin diğer sorularına bakıyorum dalga mı geçiyor yoksa cidden sorusuna cevap mı arıyor diye.
0
@ acemi
Senden daha troll degilim merak etme. Bi de bunlar var ,bir kac farklı soru gorsun hemen troll damgasını yapistırırlar.
Senden daha troll degilim merak etme. Bi de bunlar var ,bir kac farklı soru gorsun hemen troll damgasını yapistırırlar.
0
@ acemi
Troll filan degilim. Hangi sorumdan veya cevabimdna bunu cikardin merak ediyorum dogrusu.
Troll filan degilim. Hangi sorumdan veya cevabimdna bunu cikardin merak ediyorum dogrusu.
0
rafan
Salsa'da ilk bir ayı bitirdim. Fakat aklımda bachata da var. Her ikisini de götüremeyeceğimden dolayı ikisinden birini seçeceğim. Her ikisini yapan arkadaşlara soruyorum. Siz olsanız hangisini seçersiniz ve nedenini de yazar mısınız?
Salsa'da ilk bir ayı bitirdim. Fakat aklımda bachata da var. Her ikisini de götüremeyeceğimden dolayı ikisinden birini seçeceğim. Her ikisini yapan arkadaşlara soruyorum. Siz olsanız hangisini seçersiniz ve nedenini de yazar mısınız?
0
Şubattan beri bachata, 1.5 aydır salsa yapıyorum.
Bachata daha kolay diyebilirim. Üstelik daha da keyifli. Partnerinle ister çok yakın dans edebilirsin, istersen daha açık pozisyonda. Hem hızlı şarkılarla gider, hem de çok romantik/seksi şarkılarla.
Öte yandan salsa daha yorucu, biraz daha zor, neredeyse daima hızlı, ve pek yakın bir dans sayılmaz.
Bunları erkek olarak yazdım, ama kadınların takip edip bağımsız figürler yapması açısından da salsa daha zor sanırım.
Dolayısıyla sıfırdan başlasan kesinlikle bachata derdim. Şu an salsadan keyif alacak seviyeye geldiysen ona devam edebilirsin, 2 ay daha yoğun yapsan iyi bir noktaya gelirsin, sonra bachata'ya da başlarsın ayrıca. Ama şu an salsa seni zorluyorsa ya da pek iç açıcı gelmediyse onu bırakıp sağlam şekilde bachata'ya da başlayabilirsin.
Bachata daha kolay diyebilirim. Üstelik daha da keyifli. Partnerinle ister çok yakın dans edebilirsin, istersen daha açık pozisyonda. Hem hızlı şarkılarla gider, hem de çok romantik/seksi şarkılarla.
Öte yandan salsa daha yorucu, biraz daha zor, neredeyse daima hızlı, ve pek yakın bir dans sayılmaz.
Bunları erkek olarak yazdım, ama kadınların takip edip bağımsız figürler yapması açısından da salsa daha zor sanırım.
Dolayısıyla sıfırdan başlasan kesinlikle bachata derdim. Şu an salsadan keyif alacak seviyeye geldiysen ona devam edebilirsin, 2 ay daha yoğun yapsan iyi bir noktaya gelirsin, sonra bachata'ya da başlarsın ayrıca. Ama şu an salsa seni zorluyorsa ya da pek iç açıcı gelmediyse onu bırakıp sağlam şekilde bachata'ya da başlayabilirsin.
0
jamalbsf
Selam arkadaşlar.Mümkünse maksimum 3500 tl olacak şekilde; Panasonic Neoplasma mükemmelliğinde renk gerçekliği,Digiturk Play vs uygulama indirip aktif olarak smart özelliklerini kullanabileceğim,Curved falan olmayan düz ekran,4K48-55 inch arasıBi televizyon buldurana 500 milyon.
Selam arkadaşlar.
Mümkünse maksimum 3500 tl olacak şekilde;
Panasonic Neoplasma mükemmelliğinde renk gerçekliği,
Digiturk Play vs uygulama indirip aktif olarak smart özelliklerini kullanabileceğim,
Curved falan olmayan düz ekran,
4K
48-55 inch arası
Bi televizyon buldurana 500 milyon.
Mümkünse maksimum 3500 tl olacak şekilde;
Panasonic Neoplasma mükemmelliğinde renk gerçekliği,
Digiturk Play vs uygulama indirip aktif olarak smart özelliklerini kullanabileceğim,
Curved falan olmayan düz ekran,
4K
48-55 inch arası
Bi televizyon buldurana 500 milyon.
0
www.mediamarkt.com.tr
Evde var kullanıyorum memnunum. Dün Mediamarkt mağazasında 3099 tl ye gördüm.
Digiturkplay netflix falan hepsi var bunda.
Bana göre tek eksisi ürünün yanında verdikleri kumanda.
Ahanda bu icdn3.digitaltrends.com
Benim işimi görüyor kumanda kullanımı kolay ama istersen parasını basıp üstüne samsung akıllı kumanda alırsan şahane olur
Evde var kullanıyorum memnunum. Dün Mediamarkt mağazasında 3099 tl ye gördüm.
Digiturkplay netflix falan hepsi var bunda.
Bana göre tek eksisi ürünün yanında verdikleri kumanda.
Ahanda bu icdn3.digitaltrends.com
Benim işimi görüyor kumanda kullanımı kolay ama istersen parasını basıp üstüne samsung akıllı kumanda alırsan şahane olur
0
www.vatanbilgisayar.com
android olduğu için istediğini indirir kurarsın ben fhd olanını kullanıyorum, netflix, youtube, spotify kurunca tadından yenmiyor.
ayrıca 500 miyon para mı lan..lksdjfhglsdkjfhgsd
android olduğu için istediğini indirir kurarsın ben fhd olanını kullanıyorum, netflix, youtube, spotify kurunca tadından yenmiyor.
ayrıca 500 miyon para mı lan..lksdjfhglsdkjfhgsd
0
Biz de bayağı bir araştırmadan sonra 1 ay önce şu LG'yi aldık:
www.mediamarkt.com.tr
Bunun muadili Samsung 7000li bir modeldi, sanırım yukarıda verilen.
LG'nin Samsung'dan farkı renklerinin daha doğal olması. Samsung'un renkleri daha canlı, LG'ninki ise daha doğal.
Akıllı kumandası var. Ayrıyetten akıllı klavye aldık biz. Gayet kullanışlı. Görüntü kalitesi de iyi.
500 milyon kalsın:)
www.mediamarkt.com.tr
Bunun muadili Samsung 7000li bir modeldi, sanırım yukarıda verilen.
LG'nin Samsung'dan farkı renklerinin daha doğal olması. Samsung'un renkleri daha canlı, LG'ninki ise daha doğal.
Akıllı kumandası var. Ayrıyetten akıllı klavye aldık biz. Gayet kullanışlı. Görüntü kalitesi de iyi.
500 milyon kalsın:)
0
dibaist
Yarın 11.40 da uçuşum var 1 saat önceden havaalanında olayım diyorum.bu hesaba göre saat kaç gibi altunizade durağında olmam gerekir?E-11 hatlı ekspresi kullanıcam iett sitesinde tek yön 60 dk demiş ama forumlarda daha az tutar yazmış herkes.
Yarın 11.40 da uçuşum var 1 saat önceden havaalanında olayım diyorum.bu hesaba göre saat kaç gibi altunizade durağında olmam gerekir?E-11 hatlı ekspresi kullanıcam iett sitesinde tek yön 60 dk demiş ama forumlarda daha az tutar yazmış herkes.
0
Yarım saat civarı.
Tek yön 60 dk dediği Kadıköy'den çıkış zaten, ama o da biraz fazla yazılmış gibi.
Tek yön 60 dk dediği Kadıköy'den çıkış zaten, ama o da biraz fazla yazılmış gibi.
0
for day to break
üniversite biteli yıllar oluyor atanamadım evdeyim. bir ara dikiş kursuna gitmiştim güzel de beceriyordum ama mağazalarda artık ne ararsan var zaten tanıdığım terzilerde yılların ustası olmalarına rağmen durumlarından memnun değiller. yani dikişle hiç vakit kaybetmek istemiyorum.tekrardan üniversite
üniversite biteli yıllar oluyor atanamadım evdeyim. bir ara dikiş kursuna gitmiştim güzel de beceriyordum ama mağazalarda artık ne ararsan var zaten tanıdığım terzilerde yılların ustası olmalarına rağmen durumlarından memnun değiller. yani dikişle hiç vakit kaybetmek istemiyorum.
tekrardan üniversite sınavlarına girip güzel bir bölüm mü okusam yoksa kpss'yi mi zorlasam? ya da kamu da olmasa bile özelde iyi kötü demeden herhangi bir işe mi koyulsam? bir arkadaşım asgari ücretle koton'da çalışmaya başladı depo bölümünde. siz olsanız ne yapardınız?
sanat tarihi okudum psikoloji ya da zihin engelliler öğretmenliği okumak istiyorum.
tekrardan üniversite sınavlarına girip güzel bir bölüm mü okusam yoksa kpss'yi mi zorlasam? ya da kamu da olmasa bile özelde iyi kötü demeden herhangi bir işe mi koyulsam? bir arkadaşım asgari ücretle koton'da çalışmaya başladı depo bölümünde. siz olsanız ne yapardınız?
sanat tarihi okudum psikoloji ya da zihin engelliler öğretmenliği okumak istiyorum.
0
LC Waikiki'de yarı zamanlı olarak birkaç yıl çalışıp sonra reyon yöneticisi olan bir sürü arkadaşım var. Ben de çalıştım orada. Başvuru yapın. Mağazadaki ikinci müdürümüz güzel sanatlar fakültesi resim bölümü mezunuydu. Hiç de öyle sektörün içinden gelen biri değildi.
0
kaç yaşındasın, hangi okulu bitirdin, okursan hangi okulu ve bölümü hedefliyorsun, okumazsan ne yapacaksın bunlara göre değişir cevap.
0
şimdi iyi bir devlet üniversitesinden psikoloji kazanmayı başarabilirsem kpss'yi de halihazırda başarırım diye düşünüyorum. hadi vira bismillah.
0
Yıllarca evde oturmak hoş değil. Kasiyer, tezgahtar, garson vb ne olursa bir yerden başlayın derim. Bu arada yine fazla kalifiye olmayan ama şartları/maaşı görece iyi olan bir işe girmeyi deneyebilirsiniz; Yemek Sepeti çağrı merkezi çalışanı, leş olmayan bir yerde garsonluk (bahşiş) gibi... Bir yandan da hayvan gibi KPSS çalış, kamuyu zorla.
Üniversite biteli yıllar olmuş, şimdi tekrar sıfırdan bir bölüm okuyacaksan bunun en azından İngilizce öğretmenliği, mühendislik gibi iş garantisi/maaşı daha fazla olan bir şey olması ya da gerçekten hayalin olan bir meslek olması gerekir. Yoksa 5 sene sonra kendini ikinci bir lisans mezunu olarak benzer bir durumda bulabilirsin.
Edit: Gerçekten iyi bir üniversitede psikoloji kazanabileceğini düşünüyorsan ya da mesela zihin engelliler öğretmenliğinin iş olanağı çok açıksa olabilir. Ya da ikisinden birini gerçekten hevesle yapabileceğini düşünüyorsan. Zaten ikinci bölüme karar versen bile yine bir yere girip part-time da olsa çalış derim...
Üniversite biteli yıllar olmuş, şimdi tekrar sıfırdan bir bölüm okuyacaksan bunun en azından İngilizce öğretmenliği, mühendislik gibi iş garantisi/maaşı daha fazla olan bir şey olması ya da gerçekten hayalin olan bir meslek olması gerekir. Yoksa 5 sene sonra kendini ikinci bir lisans mezunu olarak benzer bir durumda bulabilirsin.
Edit: Gerçekten iyi bir üniversitede psikoloji kazanabileceğini düşünüyorsan ya da mesela zihin engelliler öğretmenliğinin iş olanağı çok açıksa olabilir. Ya da ikisinden birini gerçekten hevesle yapabileceğini düşünüyorsan. Zaten ikinci bölüme karar versen bile yine bir yere girip part-time da olsa çalış derim...
0
bence bir hedefin varsa üniversite için zorla. yaşın kaç olursa olsun mesela tıp okuma hedefin varsa otur çalış gir. yaşım geçti diye mesela tıpı bir kenara bırakıp sıradan bir memur olmak saçma.
diğer taraftan memurluk da konuma göre değişir. eğer kpss a'dan sağlam bir memurluğa girebilirsen tekrar baştan üniversite okuma otur kpss'ye zorla. yani memurluk ya da üniversiteden ziyade içeriği daha önemli.
diğer taraftan memurluk da konuma göre değişir. eğer kpss a'dan sağlam bir memurluğa girebilirsen tekrar baştan üniversite okuma otur kpss'ye zorla. yani memurluk ya da üniversiteden ziyade içeriği daha önemli.
0
ben her şeyden önce sevdiğim bir bölüm okumak istiyorum. mesela çocukluğumdan beri tarih okumaktan nefret ettim. tarihi romanlar bile beni sıkardı ama açıkta kalmamak için gittim tarihle ilgili bir bölümü 4 sene boyunca işkence çekerek okudum. gerçi bölümün bazı detayları güzeldi ama ilgimi çekmeyen tarafı ağır basmış olmalı ki okuduğum bu bölüme dair en ufak bir bilgi birikimim yok.
okuduğum bölüm her ne olursa olsun bitirdikten sonra bir şeyler üretip insanlığa bir yararım dokunsun istiyorum. tabi bunu nefretle değil keyifle yapmak istiyorum aynı zamanda.
okuduğum bölüm her ne olursa olsun bitirdikten sonra bir şeyler üretip insanlığa bir yararım dokunsun istiyorum. tabi bunu nefretle değil keyifle yapmak istiyorum aynı zamanda.
0
long live rock n roll
Dün akşam başıma şöyle bir olay geldi;İki erkek, bir kız olarak cafe'de oturuyoruz. Benim kız ile ilişkim var ama bu bilinmiyor, diğer erkeğin haberi yok, ortamda 3 arkadaş şeklindeyiz.Yedik içtik, hesabı masaya istedik, ödedik. Kız "hadi kalkalım" dedi ve kalktı, biz de kalktık. Tam gidiyoruz, kız
Dün akşam başıma şöyle bir olay geldi;
İki erkek, bir kız olarak cafe'de oturuyoruz. Benim kız ile ilişkim var ama bu bilinmiyor, diğer erkeğin haberi yok, ortamda 3 arkadaş şeklindeyiz.
Yedik içtik, hesabı masaya istedik, ödedik. Kız "hadi kalkalım" dedi ve kalktı, biz de kalktık. Tam gidiyoruz, kız "tuvalet ne tarafta?" dedi. Ben de refleksif olarak "tuvalete daha önce gitmen lazım, bu daha önce de oldu" dedim. (Benzeri birkaç gün önce olmuştu, kalkıp kasada hesabı ödedik, biz dışarı çıkarken kız tuvalete gitti, biz de onu birkaç dakika dışarıda bekledik). Ben de "biz masada otururken gitmen lazım ki seni dışarda, ayakta beklemeyelim" düşüncesiyle uyardım. "Hadi git tuvalete, biz oturup bekleyelim" dedim. Kız tepki gösterdi, "yok gitmeyecem, gerek yok" dedi, çıktı dışarı. Ben arkadaşa "peşinden git, ikna et tuvalete girsin, ben bekliyorum burda" dedim. Gitti, gelmediler. Çıktım dışarı, arabamın yanındaydılar. "Cidden git tuvalete, şimdi dışarıda vakit geçireceğiz, sıkışacaksın" falan dedim, "yok, makyajıma bakacaktım, gidelim" dedi. Kötü hissettim kendimi ama ok dedim gittik.
Başka bir yere gittik beraber, arabada oturuyoruz. Kız sessiz sakin, konuşmuyor, belli ki tavırlı. Bizim 3. eleman bize take-away kahve almaya gitti, ben de konuyu açtım, "niyetim kötü değildi, uyarmak istedim sadece, yanındaki insanlar rahatsız olabilir diye" falan diye açıklamaya çalıştım, kız deliye döndü. Çıktı arabadan, yok taksi bulup eve gidecekmiş bilmemne. Peşinden gittim, bizim eleman arabaya gelip bizi arıyor bulamıyor, 20 dk yürüdüm kızla, zar zor ikna ettim geri getirdim, gergin bir ortam oldu, üçümüz konuştuk biraz meseleyi, ben kötü hissettim, kız biraz ağladı, bizim eleman aramızı buldu güzel bir şekilde. Eve gittik, oyun oynadık vs problemsiz.
Sonra kızı evine bıraktım, bırakırken "problem var mı?" diye açtım biraz konuyu yine. Çok şiddetli olmasa da yine kötü hissetti, biraz ağladı, sonra sarıldı, sonra tavır yaptı, sonra beni evine davet etti. Başka sebeplerden dolayı uygun olmayacağını söyledim, kızı bırakıp eve gittim.
Aramızdaki diğer dinamikler: İlişkimizin gizli olması gerekiyor ve kız da buna OK, ama bunun verdiği bir gerginlik var, kendini suçlu hissettiği noktalar var. Ayrıca regl döneminden geçiyor şu an.
Şimdi sorularıma gelelim; öncelikle evet, uyarı yaparkenki üslubum hoş değildi, orda hatamı kabul ettim, özür diledim 10 defa. Ama kız "sen beni uyaracak haddi nereden buluyorsun?", "2 dakika beklemek gibi basit bişeyi kim umursar? çok egoistsin", "beni hep kırıyorsun, herşeyi berbat ediyorsun" vs gibi derin suçlamalar yöneltti bana. Ben de temelde kendimi savundum, üslup konusunda hatamı kabul ettim. Ayrıca ilk baştaki nahoş uyarıyı yapan benim ama olayı büyütme niyetinde değildim, asla sesimi yükseltmedim, yapıcı olmaya çalıştım. Alıngan olup olay çıkaran, ortamı terk edip gerginlik yaratan kişi o. Kimde ne kadar suç var sizce? Bir insan arkadaşını böyle bir konuda uyaramaz mı, normal değil mi? Yoksa basit bir yanlış anlaşılma çok mu büyüdü, nedir?
İki erkek, bir kız olarak cafe'de oturuyoruz. Benim kız ile ilişkim var ama bu bilinmiyor, diğer erkeğin haberi yok, ortamda 3 arkadaş şeklindeyiz.
Yedik içtik, hesabı masaya istedik, ödedik. Kız "hadi kalkalım" dedi ve kalktı, biz de kalktık. Tam gidiyoruz, kız "tuvalet ne tarafta?" dedi. Ben de refleksif olarak "tuvalete daha önce gitmen lazım, bu daha önce de oldu" dedim. (Benzeri birkaç gün önce olmuştu, kalkıp kasada hesabı ödedik, biz dışarı çıkarken kız tuvalete gitti, biz de onu birkaç dakika dışarıda bekledik). Ben de "biz masada otururken gitmen lazım ki seni dışarda, ayakta beklemeyelim" düşüncesiyle uyardım. "Hadi git tuvalete, biz oturup bekleyelim" dedim. Kız tepki gösterdi, "yok gitmeyecem, gerek yok" dedi, çıktı dışarı. Ben arkadaşa "peşinden git, ikna et tuvalete girsin, ben bekliyorum burda" dedim. Gitti, gelmediler. Çıktım dışarı, arabamın yanındaydılar. "Cidden git tuvalete, şimdi dışarıda vakit geçireceğiz, sıkışacaksın" falan dedim, "yok, makyajıma bakacaktım, gidelim" dedi. Kötü hissettim kendimi ama ok dedim gittik.
Başka bir yere gittik beraber, arabada oturuyoruz. Kız sessiz sakin, konuşmuyor, belli ki tavırlı. Bizim 3. eleman bize take-away kahve almaya gitti, ben de konuyu açtım, "niyetim kötü değildi, uyarmak istedim sadece, yanındaki insanlar rahatsız olabilir diye" falan diye açıklamaya çalıştım, kız deliye döndü. Çıktı arabadan, yok taksi bulup eve gidecekmiş bilmemne. Peşinden gittim, bizim eleman arabaya gelip bizi arıyor bulamıyor, 20 dk yürüdüm kızla, zar zor ikna ettim geri getirdim, gergin bir ortam oldu, üçümüz konuştuk biraz meseleyi, ben kötü hissettim, kız biraz ağladı, bizim eleman aramızı buldu güzel bir şekilde. Eve gittik, oyun oynadık vs problemsiz.
Sonra kızı evine bıraktım, bırakırken "problem var mı?" diye açtım biraz konuyu yine. Çok şiddetli olmasa da yine kötü hissetti, biraz ağladı, sonra sarıldı, sonra tavır yaptı, sonra beni evine davet etti. Başka sebeplerden dolayı uygun olmayacağını söyledim, kızı bırakıp eve gittim.
Aramızdaki diğer dinamikler: İlişkimizin gizli olması gerekiyor ve kız da buna OK, ama bunun verdiği bir gerginlik var, kendini suçlu hissettiği noktalar var. Ayrıca regl döneminden geçiyor şu an.
Şimdi sorularıma gelelim; öncelikle evet, uyarı yaparkenki üslubum hoş değildi, orda hatamı kabul ettim, özür diledim 10 defa. Ama kız "sen beni uyaracak haddi nereden buluyorsun?", "2 dakika beklemek gibi basit bişeyi kim umursar? çok egoistsin", "beni hep kırıyorsun, herşeyi berbat ediyorsun" vs gibi derin suçlamalar yöneltti bana. Ben de temelde kendimi savundum, üslup konusunda hatamı kabul ettim. Ayrıca ilk baştaki nahoş uyarıyı yapan benim ama olayı büyütme niyetinde değildim, asla sesimi yükseltmedim, yapıcı olmaya çalıştım. Alıngan olup olay çıkaran, ortamı terk edip gerginlik yaratan kişi o. Kimde ne kadar suç var sizce? Bir insan arkadaşını böyle bir konuda uyaramaz mı, normal değil mi? Yoksa basit bir yanlış anlaşılma çok mu büyüdü, nedir?
0
muhtelemen o tuvalete gittiğinde size hesabı kitliyor gibi düşünmenize alındı. ondan olabilir bu tavırlar. bir de bir sürü etken varmış; gerginlik, regl vs. biraz fazla büyütülmüş gibi ama aynı sorunu bir daha yaşamazsınız sanıyorum. dersler alınmış muhtemelen.
0
Hesapla alakası yok. Zaten hesabı masada ödeyip sonra kalktık. Daha önce olduğunda da hesabı kasada ödemiştik, sonra gitmişti tuvalete. Hesabın lafı bile geçmedi.
Olayın büyümesinin esas sebepleri ilişkimizin genel dinamikleri ve regl durumu, biraz da benim hatalı üslubum. Ama merak ettiğim şey; böyle bir uyarıda bulunmak çok mu yanlış? Çünkü hep aynı şeyi tekrarladı; "ne kadar egoistsin, normal bir insan nasıl böyle bir şeye takılır, bana böyle bir uyarıda bulunacak haddi kendinde nasıl bulunuyorsun?" vs....
Olayın büyümesinin esas sebepleri ilişkimizin genel dinamikleri ve regl durumu, biraz da benim hatalı üslubum. Ama merak ettiğim şey; böyle bir uyarıda bulunmak çok mu yanlış? Çünkü hep aynı şeyi tekrarladı; "ne kadar egoistsin, normal bir insan nasıl böyle bir şeye takılır, bana böyle bir uyarıda bulunacak haddi kendinde nasıl bulunuyorsun?" vs....
0
Eğer olay anlattığın gibiyse gizli kız arkadaşın cok korkunç sabırlar diliyorum.
0
kanımca olay çok saçma. yani siz 2 dakika ayakta beklememek için mi bu uyarıyı yaptınız? tuvalete gideceğim dedikten sonra, hesap ödediyseniz bile kimse oturmanıza bir şey demez herhalde? ya da ne bileyim iki çevreye bakarsınız, falan. çok basit bir şeyden nem kapmışsınız gibi geldi. ayrıca her şey olabilir tuvalete gitmesine sebep. şimdi gitmen lazımdı, böyle olmazı tuvalet için diyorsanız baya enteresan. ayrıca regl olmuş olabilirdi. bunun anını ayarlayamaz kanımca.
bunların yanında verilen tepki fazla, o konuda haklısınız. ama bunun belki başka bir sebebi vardır. o kısmı bilemem.
bunların yanında verilen tepki fazla, o konuda haklısınız. ama bunun belki başka bir sebebi vardır. o kısmı bilemem.
0
böyle bir uyarıyı yapmaktan ziyade başkasının yanında bu şekilde uyarmış olman sorun bence. reglin de %70 payı var aşırı tepkisinde. ayrıca çıkarken gitsin ne olacak? kovmuyorlar ya sizi, dönünce çıkarsınız mekandan. bence olayın başlangıcı da anlamsız. control freak bir intiba oluşturmuşsun bence kız arkadaşında. şahsen bende öyle oluştu.
0
Hesap sorun değilse o zaman şudur:
uyarıda bulunmak yanlış değil ama biraz sert tavır koymuşsunuz, ona bozulmuştur o zaman, gücüne gitmiştir. normalde arkadaş ortamıyla dışarı çıkılınca illa ki birileri birilerini bekliyor, çok sorun etmemek lazım. şaka yollu söyleseydiniz bu kadar büyümezdi belki. ama yine cevabımın devamı aynı.
"bir sürü etken varmış; gerginlik, regl vs. biraz fazla büyütülmüş gibi ama aynı sorunu bir daha yaşamazsınız sanıyorum. dersler alınmış muhtemelen."
uyarıda bulunmak yanlış değil ama biraz sert tavır koymuşsunuz, ona bozulmuştur o zaman, gücüne gitmiştir. normalde arkadaş ortamıyla dışarı çıkılınca illa ki birileri birilerini bekliyor, çok sorun etmemek lazım. şaka yollu söyleseydiniz bu kadar büyümezdi belki. ama yine cevabımın devamı aynı.
"bir sürü etken varmış; gerginlik, regl vs. biraz fazla büyütülmüş gibi ama aynı sorunu bir daha yaşamazsınız sanıyorum. dersler alınmış muhtemelen."
0
@windowsguvenlikduvari: Evet, ayakta ve dışarıda beklememek için. Sadece ben değil, diğer bekleyen insanları da düşünerek. Yine oturabilirdik, ama bunu onun düşünmesi lazım, herkes ayağa kalktıktan 3 saniye sonra tuvalete yönelmek biraz düşüncesizlik bence. Ve reglin anını ayarlayamaz ama ayağa kalktıktan 3 saniye sonra aklına geldiyse, ayağa kalkmadan da bunu düşünebilir. Objektif olarak bakınca vardığım sonuçlar bunlar, ama olayı büyütmüş değilim. Bir uyarıda bulundum, o kadar. Evet üslubum yanlıştı ama olayı büyüten ben değilim. İnsan bir arkadaşına böyle bir uyarıda bulunamaz mı? Hele ki ilişkisi bulunan birine...
@çakıstes: Evet, başkasının yanında olması konusunda hatalıyım, bunu kabul ediyorum. Öte yandan control freak gibi görünmüş olabilirim, ama olayı pek de önemsemedim ben. Böyle bir konudan kavga çıkarmak niyetinde değildim. Sonrasındaki diyalogda da onu suçlamadım, kendimi savunmaya çalıştım ve olay büyüdü.
@dedimmidemedimmi: Aynen katılıyorum, hatamı biliyorum. Yine de "çok" sorun etmiş değilim, sadece uyardım.
Üsluptan bağımsız olarak da uyarmakta hatam var ise, bundan sonra arkadaşlarıma pek fikir belirtmeyeyim diyorum, o yüzden soruyorum biraz.
@çakıstes: Evet, başkasının yanında olması konusunda hatalıyım, bunu kabul ediyorum. Öte yandan control freak gibi görünmüş olabilirim, ama olayı pek de önemsemedim ben. Böyle bir konudan kavga çıkarmak niyetinde değildim. Sonrasındaki diyalogda da onu suçlamadım, kendimi savunmaya çalıştım ve olay büyüdü.
@dedimmidemedimmi: Aynen katılıyorum, hatamı biliyorum. Yine de "çok" sorun etmiş değilim, sadece uyardım.
Üsluptan bağımsız olarak da uyarmakta hatam var ise, bundan sonra arkadaşlarıma pek fikir belirtmeyeyim diyorum, o yüzden soruyorum biraz.
0
uyarmak tabii ki normal. o kişi sevgiliniz, anneniz, babanız, dostunuz olsa da uyarabilirsiniz, bunda yanlışlık görmüyorum ben. sen dakikalarca otur ama son anda herkes ayaklanmışken, hatta yola çıkmışken "ben lavaboya gideceğim." de. hiç mantıklı değil. üstelik daha önce de yapmış bunu. belli ki alışkanlık edinmiş.
regl olması da"egoistsin, ne haddine beni uyarmak?" gibi hakaretlere bahane değil. iyi o zaman regl olan kadınlar terör estirsin yeryüzünde.
haksız değilken özür dilemeniz de tuhaf doğrusu. çünkü bu gereksiz özürler, bu ilişkide hata yapan kişinin sadece siz olduğu yönünde bir düşünceye itiyor zamanla.
regl olması da"egoistsin, ne haddine beni uyarmak?" gibi hakaretlere bahane değil. iyi o zaman regl olan kadınlar terör estirsin yeryüzünde.
haksız değilken özür dilemeniz de tuhaf doğrusu. çünkü bu gereksiz özürler, bu ilişkide hata yapan kişinin sadece siz olduğu yönünde bir düşünceye itiyor zamanla.
0
Uyarı gereksiz olmuş. Bir iki dakika neyse beklenir. Yirmi kişilik bir grup da değil. Sonuçta tuvalet yani, ihtiyaç giderme dışında başka bir problemi de olabilir, size söylemek istemez.
0
bu tür konularda uyarı yapacaksan olduğunda değil, ertesi gün yada daha uygun bir şekilde ve ikiniz varken yapman daha doğru olur kanaatindeyim. başkasının yanında kızın kötü hissetmesini sağlamamalısın.
0
pastörizesüt +1
bence kendisinin düşünmesi gerekiyordu, ortamdan kalkarken tuvalete mi gidilirmiş sen uyarmakla doğru yapmışsın. neyin kafasını yaşıyorsa.
bence kendisinin düşünmesi gerekiyordu, ortamdan kalkarken tuvalete mi gidilirmiş sen uyarmakla doğru yapmışsın. neyin kafasını yaşıyorsa.
0
dünyada en nefret ettiğim "uyarı" tarzı olduğunu belirteyim önce.
aşırı kontrolcü karakter yapısı seziyorum.
ayrıca bir insanı bu şekilde uyarmak, öğretmek demektir.
bana bu yaştan sonra kalkıp yol yordam öğretmeye kalkan adamı yanımdan küfürle kovarım.
her zaman ayağa kalkıldığında, kadınların çoğu "ben bir tuvalete uğrayıp geliyorum" der.
bunu sorgulamak da size düşmez.
adab-ı muaşeret kurallarına göre, tuvalete giden kadına eşlik falan edilir ve beklenir, bunu da ekleyeyim.
yani bir yerde beklemek "göreviniz" orada zaten.
kadın erkekleri düşünerek hareket etmez, erkek(ler) kadına uyum gösterir.
yeni nesil mi böyle, ben mi yaşlandım bilmiyorum.
yaşınızı da bilmiyorum gerçi...
kadın masadan kalktığında arkasında leke var mı diye kontrol etmek için de tuvalete gider, bunun hesabını verecek değil.
erkeklerin geneline sesleniyorum; lütfen şöyle çok bilmiş hareketler yapmayın.
kimin ne zaman tuvalete gideceğinin kararını siz veremezsiniz.
sinirlendim şimdi durup dururken.
başkasının yanında uyarma konusuna falan hiç girmiyorum bile.
aşırı kontrolcü karakter yapısı seziyorum.
ayrıca bir insanı bu şekilde uyarmak, öğretmek demektir.
bana bu yaştan sonra kalkıp yol yordam öğretmeye kalkan adamı yanımdan küfürle kovarım.
her zaman ayağa kalkıldığında, kadınların çoğu "ben bir tuvalete uğrayıp geliyorum" der.
bunu sorgulamak da size düşmez.
adab-ı muaşeret kurallarına göre, tuvalete giden kadına eşlik falan edilir ve beklenir, bunu da ekleyeyim.
yani bir yerde beklemek "göreviniz" orada zaten.
kadın erkekleri düşünerek hareket etmez, erkek(ler) kadına uyum gösterir.
yeni nesil mi böyle, ben mi yaşlandım bilmiyorum.
yaşınızı da bilmiyorum gerçi...
kadın masadan kalktığında arkasında leke var mı diye kontrol etmek için de tuvalete gider, bunun hesabını verecek değil.
erkeklerin geneline sesleniyorum; lütfen şöyle çok bilmiş hareketler yapmayın.
kimin ne zaman tuvalete gideceğinin kararını siz veremezsiniz.
sinirlendim şimdi durup dururken.
başkasının yanında uyarma konusuna falan hiç girmiyorum bile.
0
örneğin ben her ortamdan çıkarken tuvalete giderim, bütün kız arkadaşlarım da beklemiştir şuana kadar çünkü dışarıda genelde gitme imkanım olmaz ve çok çabuk gelir. dolayısıyla bence sert çıkmışsınız ve boşuna sert çıkmışsınız 5 dakika beklerdiniz olur biterdi.
0
mekandan cikilirken tuvalete gidilmez diyen bile olmus yuh! size mi soracak insanlar ne zaman tuvalete gidecegini.
neyse oncelikle kiz arkadasinin uc bes saatlik kisa bir zaman dilimi icinde iki uc kez aglamasi enteresan bence, ben regl doneminde boyle bir seye uc bes kere aglayani gormedim, kendim dahil.
baskalari rahatsiz olacak diye insanlari bu sekilde uyarmanin genel olarak sacma oldugunu dusunuyorum, herkes kendisi dusunur zaten kimi neyle rahatsiz edip etmeyecegini, bir insanin hareketlerinden rahatsiz olan ucuncu kisiler de cok rahatsiz oluyorlarsa gorusmezler bu insanla. kendiniz rahatsiz oluyorsaniz da adam gibi soyleyin ben rahatsiz oluyorum kalkmadan git tuvalete diye, iki taraf icin de ortak nokta bulunamayacak bir olaysa ayrilirsiniz olur biter.
neyse oncelikle kiz arkadasinin uc bes saatlik kisa bir zaman dilimi icinde iki uc kez aglamasi enteresan bence, ben regl doneminde boyle bir seye uc bes kere aglayani gormedim, kendim dahil.
baskalari rahatsiz olacak diye insanlari bu sekilde uyarmanin genel olarak sacma oldugunu dusunuyorum, herkes kendisi dusunur zaten kimi neyle rahatsiz edip etmeyecegini, bir insanin hareketlerinden rahatsiz olan ucuncu kisiler de cok rahatsiz oluyorlarsa gorusmezler bu insanla. kendiniz rahatsiz oluyorsaniz da adam gibi soyleyin ben rahatsiz oluyorum kalkmadan git tuvalete diye, iki taraf icin de ortak nokta bulunamayacak bir olaysa ayrilirsiniz olur biter.
0
@m e b: Üslup ve zamanlama konusunda haksız olduğum için özür dilemem normal.
@j r r tolkien hayrani: Dediğinizi anladım, doğru. Salt onaylanmak değil de... Tepki büyük olacaksa, söylemeden önce bir kez daha ölçüp biçmekte fayda var.
@blatta hiberna: Görüş bildirdiğiniz için tikliyorum ama ancak bu kadar farklı düşünüyor olabilirdik! İlişkide bulunduğum birisinin gerçekten yanlış bir şey yaptığını düşünüyorsam, evet doğrusunu öğretmeye de kalkışırım. Mesela her buluşmaya 40 dakika geciktiğin için biri seni uyarırsa onu hayatından çıkaracak mısın?! "yani bir yerde beklemek "göreviniz" orada zaten" Hayatımda bu kadar saçma bir şey duymadım. Seksist bir insan olduğunuz her halinizden belli. Neden bekliyormuşum lan? Nerden çıktı bu adap? Ben karşımdakini ayakta bekletmemeyi hesap ediyorsam o da etmeli. "kimin ne zaman tuvalete gideceğinin kararını siz veremezsiniz" - Eğer ne zaman tuvalete gittiği beni etkiliyorsa fikir belirtirim tabii. Bir randevuya çıksanız ve karşınızdaki adam tüm randevu boyunca telefonuyla ilgilense tepki göstermez misin? Aa acaba adamın ne zaman telefonuyla oynayacağına dair karar verme haddini kendinizde nasıl buldunuz??? Toplum kurallarını kendinize göre şekillendirerek çok bilmişliği siz yapıyorsunuz şu anda. Adab-ı muaşeret kuralı diye bişey varsa, o da empati yapmayı ve karşısındaki insanı rahatsız etmeyecek hareketleri seçmeyi gerektirir; hem kadın hem de erkek için karşılıklı saygı. Sizin fikirnizse; Ben kadınım, herkes bana uyacak... Yok ya?
@yeni dunya duzeni: Bekleyebilirdim, çok büyük bir olay değil. Ama sizin durumunuzda da mesele aynı. Gitmeye karar verirken (ki ilk ayağa kalkan, yani gitme sinyalini veren kendisi), herkes kalkmadan tuvalete gitseniz, sonra masaya dönüp "evet, gidelim mi?" deseniz daha saygılı olur arkadaşlarınıza. Yapmazsanız da dünyanın sonu değil ama buna dikkat etmek minik bir incelik sadece.
@kassiopeia: "size mi soracak insanlar ne zaman tuvalete gidecegini" - Bize sormayacak, ama ne zaman tuvalete gittiği bizi etkiliyorsa, biraz empati yapması iyi olur. "rahatsiz oluyorlarsa gorusmezler bu insanla" - Bu kadar basit mi? Bu olaydan birkaç gün önceki olayda yanımızda bir arkadaş vardı, hesabı ödeyip dışarı çıktığımızda "Kız nerde" diye sormuştu, tuvalete gitti dedik ve kaldırımda biraz bekledik kızı. Kızın o arkadaşa karşı mahcup olmamasını amaçlıyorum ben mesela. 1-2 hafta sonra bunun benzeri bir olaydan dolayı başka bir arkadaşım kızdan gıcık olmasın diye... Kızı arkadaşıma iyi göstermeye çalışıyorum uyararak. Sizin mantığınıza göre evlendiğimde karım, arkadaşıma bariz bir yanlış yapıyorsa yine uyarmayayım, çünkü o kendi hayatı. Sonra da arkadaşım karıma sinir olsun, görüşmemeye karar versin, dolayısıyla benimle de görüşmesin... Yahu, geri bildirime ne kadar kapalı bir toplumuz biz...
@j r r tolkien hayrani: Dediğinizi anladım, doğru. Salt onaylanmak değil de... Tepki büyük olacaksa, söylemeden önce bir kez daha ölçüp biçmekte fayda var.
@blatta hiberna: Görüş bildirdiğiniz için tikliyorum ama ancak bu kadar farklı düşünüyor olabilirdik! İlişkide bulunduğum birisinin gerçekten yanlış bir şey yaptığını düşünüyorsam, evet doğrusunu öğretmeye de kalkışırım. Mesela her buluşmaya 40 dakika geciktiğin için biri seni uyarırsa onu hayatından çıkaracak mısın?! "yani bir yerde beklemek "göreviniz" orada zaten" Hayatımda bu kadar saçma bir şey duymadım. Seksist bir insan olduğunuz her halinizden belli. Neden bekliyormuşum lan? Nerden çıktı bu adap? Ben karşımdakini ayakta bekletmemeyi hesap ediyorsam o da etmeli. "kimin ne zaman tuvalete gideceğinin kararını siz veremezsiniz" - Eğer ne zaman tuvalete gittiği beni etkiliyorsa fikir belirtirim tabii. Bir randevuya çıksanız ve karşınızdaki adam tüm randevu boyunca telefonuyla ilgilense tepki göstermez misin? Aa acaba adamın ne zaman telefonuyla oynayacağına dair karar verme haddini kendinizde nasıl buldunuz??? Toplum kurallarını kendinize göre şekillendirerek çok bilmişliği siz yapıyorsunuz şu anda. Adab-ı muaşeret kuralı diye bişey varsa, o da empati yapmayı ve karşısındaki insanı rahatsız etmeyecek hareketleri seçmeyi gerektirir; hem kadın hem de erkek için karşılıklı saygı. Sizin fikirnizse; Ben kadınım, herkes bana uyacak... Yok ya?
@yeni dunya duzeni: Bekleyebilirdim, çok büyük bir olay değil. Ama sizin durumunuzda da mesele aynı. Gitmeye karar verirken (ki ilk ayağa kalkan, yani gitme sinyalini veren kendisi), herkes kalkmadan tuvalete gitseniz, sonra masaya dönüp "evet, gidelim mi?" deseniz daha saygılı olur arkadaşlarınıza. Yapmazsanız da dünyanın sonu değil ama buna dikkat etmek minik bir incelik sadece.
@kassiopeia: "size mi soracak insanlar ne zaman tuvalete gidecegini" - Bize sormayacak, ama ne zaman tuvalete gittiği bizi etkiliyorsa, biraz empati yapması iyi olur. "rahatsiz oluyorlarsa gorusmezler bu insanla" - Bu kadar basit mi? Bu olaydan birkaç gün önceki olayda yanımızda bir arkadaş vardı, hesabı ödeyip dışarı çıktığımızda "Kız nerde" diye sormuştu, tuvalete gitti dedik ve kaldırımda biraz bekledik kızı. Kızın o arkadaşa karşı mahcup olmamasını amaçlıyorum ben mesela. 1-2 hafta sonra bunun benzeri bir olaydan dolayı başka bir arkadaşım kızdan gıcık olmasın diye... Kızı arkadaşıma iyi göstermeye çalışıyorum uyararak. Sizin mantığınıza göre evlendiğimde karım, arkadaşıma bariz bir yanlış yapıyorsa yine uyarmayayım, çünkü o kendi hayatı. Sonra da arkadaşım karıma sinir olsun, görüşmemeye karar versin, dolayısıyla benimle de görüşmesin... Yahu, geri bildirime ne kadar kapalı bir toplumuz biz...
0
Bir sürü şey söylenmiş, bir tane de ben söyleyeyim; reglin ilk döneminde tam da ayağa kalktığımız zaman geliyor o "foşşş" hissi. Ben bu hisle uğraşırken biri uyaracak olursa dövecek kadar sinirlenirim.
0
karşımdaki adam telefonuyla oynarsa, bundan hoşlanmadığımı belirtirim.
"biriyle çıktığında telefonla oynanmaz" demem.
üslup farkı var.
baktım oynamaya devam ediyor, görüşmem.
biri sürekli buluşmaya geç geliyorsa, "buluşmalara geç gelinmez" demem.
zaten 40 dakika beklemem, tavrımı koyarım.
düzelmezse görüşmem.
tutup da koca kıza/kadına tuvalete ne zaman ve nasıl gidileceğini öğretmek hadsizliktir, nokta.
evet, gerekirse bekleyeceksiniz iki dakika.
kız duşa girmiyor neticede, ne kadar sürebilir?
bunun lafını etmek mi doğru olan yani?
karşınızdaki kadına hoşgörü ve nezaketle yaklaşmanız gerektiğini söylemek seksistlik değil.
tuvalete giden kadın konusunda, sizin haberiniz olmayan adap kuralı cem yılmaz'ın bile esprisini yaptığı bir şeydir.
"kadınlar tuvaleti önünde bekleyen adamlar..."
işte zaten kızın neden ağlayıp, psikopata bağladığı belli.
"biriyle çıktığında telefonla oynanmaz" demem.
üslup farkı var.
baktım oynamaya devam ediyor, görüşmem.
biri sürekli buluşmaya geç geliyorsa, "buluşmalara geç gelinmez" demem.
zaten 40 dakika beklemem, tavrımı koyarım.
düzelmezse görüşmem.
tutup da koca kıza/kadına tuvalete ne zaman ve nasıl gidileceğini öğretmek hadsizliktir, nokta.
evet, gerekirse bekleyeceksiniz iki dakika.
kız duşa girmiyor neticede, ne kadar sürebilir?
bunun lafını etmek mi doğru olan yani?
karşınızdaki kadına hoşgörü ve nezaketle yaklaşmanız gerektiğini söylemek seksistlik değil.
tuvalete giden kadın konusunda, sizin haberiniz olmayan adap kuralı cem yılmaz'ın bile esprisini yaptığı bir şeydir.
"kadınlar tuvaleti önünde bekleyen adamlar..."
işte zaten kızın neden ağlayıp, psikopata bağladığı belli.
0
blatta hiberna cok guzel ozetlemis bence.
olay elestiriye geri bildirime kapali olmak degil, eger 'siz' rahatsiz oluyorsaniz soylersiniz, 'ben rahatsiz oluyorum' dersiniz bu kadar basit. 'oyle davranilmaz ona ayip, buna boyle denmez bu ayip' demek mantiksiz. kaldi ki size kimse kizin bu hareketinden rahatsiz oldugunu soylememis bile. bunu belirtmeye calistim. eger siz rahatsiz olmuyorsaniz, rahatsiz olacagina inandiginiz insan rahatsiz olursa kendisi soyler zaten. soylemiyorsa da ya rahatsiz olmuyordur, ya da karsisindaki insani sevdigi icin tahammul ediyordur.
elbetteki tuvalete gittigi icin bir insanla gorusmemekten bahsetmiyorum, bunu anlayamadiginizi dusunmuyorum acikcasi. herkes iliskilerini diledigi gibi belirler bunu anlatmaya calistim. karsinizdakinin yaptigi hareket tuvalete gitmek de olur bambaska bir sey de olur, sizi rahatsiz ediyorsa soylersiniz, ortak bir noktada bulusabiliyorsaniz bulusursunuz.
sevdigimiz insanlari baskasi rahatsiz olacak, baskasi bilmem ne olacak diye kirmanin bir anlami yok, ucuncu kisiler ve onlarin ne hissedebilecekleri iliskinizi etkilemesin.
olay elestiriye geri bildirime kapali olmak degil, eger 'siz' rahatsiz oluyorsaniz soylersiniz, 'ben rahatsiz oluyorum' dersiniz bu kadar basit. 'oyle davranilmaz ona ayip, buna boyle denmez bu ayip' demek mantiksiz. kaldi ki size kimse kizin bu hareketinden rahatsiz oldugunu soylememis bile. bunu belirtmeye calistim. eger siz rahatsiz olmuyorsaniz, rahatsiz olacagina inandiginiz insan rahatsiz olursa kendisi soyler zaten. soylemiyorsa da ya rahatsiz olmuyordur, ya da karsisindaki insani sevdigi icin tahammul ediyordur.
elbetteki tuvalete gittigi icin bir insanla gorusmemekten bahsetmiyorum, bunu anlayamadiginizi dusunmuyorum acikcasi. herkes iliskilerini diledigi gibi belirler bunu anlatmaya calistim. karsinizdakinin yaptigi hareket tuvalete gitmek de olur bambaska bir sey de olur, sizi rahatsiz ediyorsa soylersiniz, ortak bir noktada bulusabiliyorsaniz bulusursunuz.
sevdigimiz insanlari baskasi rahatsiz olacak, baskasi bilmem ne olacak diye kirmanin bir anlami yok, ucuncu kisiler ve onlarin ne hissedebilecekleri iliskinizi etkilemesin.
0
bu nedir ya! okurken SIKILDIM ve gerildim. aşırı abartmis. canı sıkılmadi mi bunları yaparken acaba.
ki zaten söylediğinde haklisin.o
ki zaten söylediğinde haklisin.o
0
bir kadin olarak yaziyorum bunu.
bence tepkinde haklisin, arkadas olsun sevgili olsun, kimseni kimseyi bos yere bekletmeye hakki yok. ama uslubun yanlis, bunun icin de özür dilemissin zaten.
konu bence gereginden fazla büyümüs.
kiz "yok gitmeyecem, gerek yok" dedikten sonra kapanmasi gerekiyordu.
egoistce olan 2 dakika beklemekten rahatsiz olmak degil, baskalarini 2 dakika bekletmeyi kendine hak görmek bence.
diger yandan kizin tepkisi sadece bu konuya degil, birikmis diger seylere olabilir. reglin getirdigi duygusal durumla patlamis olabilir. ki bunu söyledigi beni hep kırıyorsun, herşeyi berbat ediyorsun" vs gibi cümlelerden de anlamak mümkün.
konu bence görünenden daha derin.
bence tepkinde haklisin, arkadas olsun sevgili olsun, kimseni kimseyi bos yere bekletmeye hakki yok. ama uslubun yanlis, bunun icin de özür dilemissin zaten.
konu bence gereginden fazla büyümüs.
kiz "yok gitmeyecem, gerek yok" dedikten sonra kapanmasi gerekiyordu.
egoistce olan 2 dakika beklemekten rahatsiz olmak degil, baskalarini 2 dakika bekletmeyi kendine hak görmek bence.
diger yandan kizin tepkisi sadece bu konuya degil, birikmis diger seylere olabilir. reglin getirdigi duygusal durumla patlamis olabilir. ki bunu söyledigi beni hep kırıyorsun, herşeyi berbat ediyorsun" vs gibi cümlelerden de anlamak mümkün.
konu bence görünenden daha derin.
0
Kiz hakli sen gereksizsin. Bu kadar basit bir seyi bir de defalarca aklinda tutup baskasinin yaninda ukalalik yapmissin. Bana bunu anam babam yapsa ifrit olurum, kaldi ki sevgili...
Ayrica baskalari rahatsiz oluyorsa zaten soylerler, kimsin ki onlar adina dusunuyorsun?
Icim sisti olayin sacmaligindan.
Ayrica baskalari rahatsiz oluyorsa zaten soylerler, kimsin ki onlar adina dusunuyorsun?
Icim sisti olayin sacmaligindan.
0
bence uyarın çok gereksiz, kızın tribi de insanı bayacak kadar uzun sürmüş. ama iki dakika dışarda beklememek istemen garip yani bekleyiver n'olcak. o da seni bekleyebilir nedir bu ufacık olaydan insanın modunu düşürme merakı anlamadım. regl ise oturup oturup ayağa kalkınca foşş diye gelmiştir, hem düşüncesizsin hem de kabaca uyarmışsın. "pedimi değiştirecem öküz" dese haklı bence. bu uyarıyı insan yanında yapman daha da sinir bozucu olmuş kız için. kimse bilmese de sevgili olduğunuzu, yine de kibar ve düşünceli davranmalısın başkalarının yanında.
kızın tribi gereksiz uzun sürmüş başta da dediğim gibi o ayrı.
kızın tribi gereksiz uzun sürmüş başta da dediğim gibi o ayrı.
0
Başka insanları düşünmüşsün ama kızı düşünmemişsin. Bi de böyle düşün..
0
Hesaptan sonra kalkıyor olması, tuvaleti hesaptan kaçma bahanesi olarak kullanıyormuş izlenimi yaratmamak için olabilir. evet hala böyle ince düşünen insanlar olabilir. Ayrıca üstte söylendiği gibi regl döneminde ayağa kalkınca gelen hissi bilmeden ahkam kesmeyin nolur.
0
ikiniz de feci derecede yanlış insanlarsınız bir ilişkide olmak için.
0
Duyurunun başlığı bir arkadaşı bir konuda hakkında uyarmak demişken, önce kendin için uyarsaydın ya kızı.
Vah vah. Yazık. Tuvalete uyarmana alınan kız tripleri he. Bir de ağlamış. Yavrum daha neler görecek o. Ona desene dünkü kırgınlık binde sıfır diye.
Lan ben iyi dayandım sana. Hala düzgün ve sağlam bir psikolojim var. Bozuyorsun arada ama topluyoruz biz yine de. Zaten olay o galiba. Tek işlevin bu.
Anam bir de olay şu; kız tuvalet için uyarmana ağlıyor. Ne kızlar var be. Böyle olamadık ondan heralde. Okadar şey yaptın da ağladık mi acaba yanında. Ah şu kızlar isini ne iyi biliyor hemen sulu goz tripleri. Insan herşeye uyumlu olmayacak sonra bizim gibi ezilir. Öğrenioz işte biz de.
Ha bir de tuvalet icin uyarmana kac kere agladi ben orayi kaçırdım sayamadım. Onu sayıp söylersen daha iyi bir yorum yaparım. Sayı önemli.
Bak şimdi burda yoruma gelecek olursam; muhtemelen kız kendi hesabını ödemiyordu. Muhtemelen değil hatta olasılık veriyorum yüzde yüz ödemiyordu. Kızın tuvalete gitmek istemesinin de regl ile bir alakası yok. Kız aşırı tripli bir de, senin zorla iteme ile bulduğun bir kız. Hesabın lafı geçmemiş olabilir de bence olay burdan kaynaklı. Böyle kompeksli kızları buluyorsunuz bir wc için uyarmana bile şaka yollu cevap vermekten aciz, agliyorlar sonra bir de diyuru açıyorsunuz.
Ne diycem biliyor musun. Kızı çok sevdim. Nolu bunu bırakma biraz anya konyayı göstersin sana. Ağlasın sen duyuru aç biz de yorum yaparız.
Ha bir de sen ne zaman bir insana ay regl döneminden geçiyor fln diye anlayışlı davrandin. Duyurunu okuyunca gözlerim yaşardı gülmekten. Hassas rolu yapma değilsin olmuyor üstüne bol geliyor.
Ha bir de telefonunu sakın ortada bırakma. Tuvalet için ağlayan kız telefonunda ayni zamanda benle barışma vs li mesajları gorunce ne yapar acaba. Ya da yok yok vazgectim regl dönemi geçsin bırak telefonu ortaya. Biraz ortalık şenlensin. Ama dikkat regl döneminde olmaz ha, yazık kıza. Ya ben zaten regl olmuyorum ya sorun yok, kır kırabildigin kadar, üz, ha bi gayret hadi tam 12den.
Vah vah. Yazık. Tuvalete uyarmana alınan kız tripleri he. Bir de ağlamış. Yavrum daha neler görecek o. Ona desene dünkü kırgınlık binde sıfır diye.
Lan ben iyi dayandım sana. Hala düzgün ve sağlam bir psikolojim var. Bozuyorsun arada ama topluyoruz biz yine de. Zaten olay o galiba. Tek işlevin bu.
Anam bir de olay şu; kız tuvalet için uyarmana ağlıyor. Ne kızlar var be. Böyle olamadık ondan heralde. Okadar şey yaptın da ağladık mi acaba yanında. Ah şu kızlar isini ne iyi biliyor hemen sulu goz tripleri. Insan herşeye uyumlu olmayacak sonra bizim gibi ezilir. Öğrenioz işte biz de.
Ha bir de tuvalet icin uyarmana kac kere agladi ben orayi kaçırdım sayamadım. Onu sayıp söylersen daha iyi bir yorum yaparım. Sayı önemli.
Bak şimdi burda yoruma gelecek olursam; muhtemelen kız kendi hesabını ödemiyordu. Muhtemelen değil hatta olasılık veriyorum yüzde yüz ödemiyordu. Kızın tuvalete gitmek istemesinin de regl ile bir alakası yok. Kız aşırı tripli bir de, senin zorla iteme ile bulduğun bir kız. Hesabın lafı geçmemiş olabilir de bence olay burdan kaynaklı. Böyle kompeksli kızları buluyorsunuz bir wc için uyarmana bile şaka yollu cevap vermekten aciz, agliyorlar sonra bir de diyuru açıyorsunuz.
Ne diycem biliyor musun. Kızı çok sevdim. Nolu bunu bırakma biraz anya konyayı göstersin sana. Ağlasın sen duyuru aç biz de yorum yaparız.
Ha bir de sen ne zaman bir insana ay regl döneminden geçiyor fln diye anlayışlı davrandin. Duyurunu okuyunca gözlerim yaşardı gülmekten. Hassas rolu yapma değilsin olmuyor üstüne bol geliyor.
Ha bir de telefonunu sakın ortada bırakma. Tuvalet için ağlayan kız telefonunda ayni zamanda benle barışma vs li mesajları gorunce ne yapar acaba. Ya da yok yok vazgectim regl dönemi geçsin bırak telefonu ortaya. Biraz ortalık şenlensin. Ama dikkat regl döneminde olmaz ha, yazık kıza. Ya ben zaten regl olmuyorum ya sorun yok, kır kırabildigin kadar, üz, ha bi gayret hadi tam 12den.
0
neynep
https://www.instagram.com/p/BMzLcEMjrXG/?taken-by=shreddedempireBu gerçek olabilir mi? Gerçek değilse nası çekilir böyle bişi?
0
gerçek gayet neden çekilmesin. sporcu bu insanlar durabilirler öyle.
0
havada duranların titremesi lazım. ağırlık kaldıran titremese kasları titrer. bilemedim şaibe var gibi :)
0
Bence gerçek.
İlk videoda; tek ayak üzerinde durup öteki ayağını kaldıran kız, bir de iki elinin üzerinde amuda kalkan kızın işi zor, dengede durmak falan. Diğerleri çok zor değil; stabil pozisyonlar. Bir de geri dönüş rotası gelişle tamamen aynı, yani muhtemelen video çekimi bitti ve geri sardılar, tek çekim.
Diğer videolarda pek zorlayıcı bir pozisyon yok. Hepsi bir yerden destek alıyor vs.
Kolay demiyorum ama yapılabilecek şeyler. Bisürü denemeyle yapmışlar sonunda muhtemelen. Bir de şu var; kamera sürekli hareket halinde olduğu için, insanlardan biri birazcık kıpırdasa bile görüntüde belli olmayabilir. Kamera sabit olsa belli olur ama zaten görüntü hareketli olduğu için o kıpırdamayı gözlerimiz ayırt etmiyordur.
İlk videoda; tek ayak üzerinde durup öteki ayağını kaldıran kız, bir de iki elinin üzerinde amuda kalkan kızın işi zor, dengede durmak falan. Diğerleri çok zor değil; stabil pozisyonlar. Bir de geri dönüş rotası gelişle tamamen aynı, yani muhtemelen video çekimi bitti ve geri sardılar, tek çekim.
Diğer videolarda pek zorlayıcı bir pozisyon yok. Hepsi bir yerden destek alıyor vs.
Kolay demiyorum ama yapılabilecek şeyler. Bisürü denemeyle yapmışlar sonunda muhtemelen. Bir de şu var; kamera sürekli hareket halinde olduğu için, insanlardan biri birazcık kıpırdasa bile görüntüde belli olmayabilir. Kamera sabit olsa belli olur ama zaten görüntü hareketli olduğu için o kıpırdamayı gözlerimiz ayırt etmiyordur.
0
ya o halterin tepesindeki, bi de yerdeki damarlı büyük şüpheli:) Bi de yeşilli donlu abla. Bi de yeşil şapkalı yan duran. Bence fotoşok. (Yani vidyoda düzeltme kullanıldığı kesin de, bence tekniğini bilmediğim daha büyük bişiler var)
0
yok ya, ben ikna olmadım. 3d bişiler var sanki. Kaslar o hareketi yaparkenki durağan şeklinde değil, ara gerilim pozisyonunda gibi geliyor bana.
0
yok yahu böyle çekimler var. bir reklam filmi de vardı böyle. kamera arkasını izlemiştim ama unuttum nasıl olduğunu. post prodüksiyonda hallediyorlar.
0
xseddx
Gözü açık öpüşmek kötü bir şey mi!? Neden birtakım insanlar bundan hoşlanmıyor?
Gözü açık öpüşmek kötü bir şey mi!? Neden birtakım insanlar bundan hoşlanmıyor?
0
Sinsi gibi bakıyor durumuna düşüleceği ve "eğer gerçekten hissetseydin gözlerini kapardın" mantığına dayalı olarak hoşlanmıyorlar. Takılma, bundan dolayı suçlanırsan "ee gördüğüne göre senin de gözlerin açıktı ehehe" pişkinliği yap.
0
ben de tam tersi gözü kapalı gördüğümde bazen başka birini mi düşünüyor moduna giriyorum. ama sanırım bu bana özgü bir saykoluk.
0
bence kötü bir şey değil. gözün açıkken başka şeyler düşünüyorsun zannediyorlar.
gözüm açıkken aklım başka yerde olabiliyor da kapalıyken neden olamasın ki?
gözüm açıkken aklım başka yerde olabiliyor da kapalıyken neden olamasın ki?
0
neden gözünü açmak ister ki insan o kadar yakın bir mesafede? neyi net olarak görebilirsin ki yani? :D gözü bozar en başta. kapatmak iyidir. "başkasını düşünüyor olabilir, kapatmasın" savunmasını da komik buldum. sanki insan gözü açıkken başkasını düşünmek istese bunu yapamayacakmış gibi euheuhe. nice cin gibi insan var, gözü açık, hatta konuşurken seni dinler gibi duran fakat kafasının içinde o anda ne hesaplar kitaplar, çıkarlar vs dönen :)
0
